Türkiye'de Milliyetçilik Algısı anketinden çarpıcı sonuçlar

Abone ol

'Türkiye'de Milliyetçilik Algısı' araştırmasına göre; katılımcıların yüzde 52’si "Devletimin her yaptığıyla gurur duymuyorum" dedi. "Ülkesini eleştirmek, toplumun daha sağlıklı olması için gereklidir; bu vatana ihanet değildir" diyenlerin oranı yüzde 44.

Sabancı Üniversitesi Toplumsal Araştırmalar Merkezi'nin hazırladığı 'Türkiye'de Milliyetçilik Algısı' araştırmasının sonuçları açıklandı.

Karar gazetesinde yer alan habere göre Ferhat Kentel ve Hatem Ete tarafından hazırlanan araştırmada çarpıcı sonuçlar elde edildi.

Araştırma 30 Mart-3 Nisan 2022 tarihleri arasında PANORAMATR tarafından Türkiye genelinde 1.255 kişi ile yapıldı. Katılımcılara 'Ne kadar milliyetçiyiz?', 'Milliyetçilik-devlet ilişkisi', 'Nasıl bir milliyetçilik?', 'Milliyetçilik-din ilişkisi' ile “Milliyetçilik ve dünya tasavvuru' başlıkları altında sorular yöneltildi.

TÜRKİYE'DE MİLLİYETÇİLİK 10 ÜZERİNDEN 7.5

Katılımcıların kendilerini ne kadar milliyetçi gördüklerini 0 ile 10 arasında puanlamalarını istediğimizde Türkiye ortalaması 7.5 çıktı. Katılımcıların yüzde 48’i milliyetçiliklerine 10 puan vererek son derece milliyetçi olduklarını ifade ederken, toplumun sadece yüzde 25’i için milliyetçiliğin güçlü bir kimlik öğesi haline gelmediği görüldü.

'YÜZDE 84 ÜLKEM İÇİN SAVAŞIR VE ÖLÜRÜM'

Katılımcıların yüzde 61’i 'ülkem için savaşır ve ölürüm' ifadesine kesinlikle katılıyorum cevabını verdi. Katılıyorum cevabıyla birleştirildiğinde 'ülkem için savaşır ve ölürüm' ifadesine katılan katılımcı oranı yüzde 84’e ulaştı. Bu ifadeye 'kesinlikle katılmıyorum' ve 'katılmıyorum' cevabı verenlerin oranı Türkler için yüzde 7 iken Kürt ve Zazalar için yüzde 20 olarak belirlendi.

'EĞİTİM SEVİYESİ YÜKSELDİKÇE 'SEVMEYEN TERK ETSİN' DİYENLER AZALDI'

Katılımcıların yüzde 57’si 'ülkesini ve devletini sevmeyen Türkiye’yi terk etmelidir' ifadesine katılırken, yüzde 30’u katılmamaktadır. Eğitim seviyesi arttıkça bu ifadeye katılma oranı düştü.

'YÜZDE 84 T.C. VATANDAŞI OLMAKTAN GURUR DUYUYORUM'

Katılımcıların yüzde 64’ü 'T.C. vatandaşı olmaktan gurur duyuyorum' ifadesine kesinlikle katıldıklarını belirtti. Katılıyorum cevabı ile birleştirildiğinde T.C. vatandaşı olmaktan gurur duyan katılımcılar yüzde 84’e ulaştı.

'HDP'LİLERİN YÜZDE 56'SI 'SEÇME ŞANSIM OLSA BAŞKA BİR ÜLKE VATANDAŞI OLURDUM'

Katılımcıların yüzde 42’si 'seçme şansım olsa başka bir ülke vatandaşı olurdum' ifadesine kesinlikle katılmıyorum cevabını verdi. Katılmıyorum cevaplarıyla birleştirildiğinde bu ifadeye katılmama oranı yüzde 69’a çıktı. Bu ifadeye en yüksek oranda destek veren (yüzde 56) katılımcılar HDP seçmeni iken, en yüksek oranda (yüzde 97) karşı çıkan katılımcılar MHP seçmenidir.

YÜZDE 47 'YANLIŞ DA YAPSA DEVLETİMİ SAVUNURUM'

Katılımcıların yüzde 41’i 'yanlış işler yaptığını düşünsem de devletimi savunurum' ifadesine katılırken yüzde 47’si katılmadı. İktidar ve muhalefet partileri arasında ciddi bir görüş ayrılığı görüldü. AK Partili ve MHP’li katılımcıların çoğu bu ifadeye katılırken CHP, İYİ Parti ve HDP’li katılımcıların çoğunluğu bu ifadeye katılmadı.

'EĞİTİM SEVİYESİ ARTTIKÇA 'DEVLETİN HER YAPTIĞIYLA GURUR DUYMUYORUM' DİYENLER ARTTI'

Katılımcıların yüzde 52’si “devletimin her yaptığıyla gurur duymuyorum” ifadesine katılırken, yüzde 35’i katılmadı. Eğitim seviyesi arttıkça 'Devletimin her yaptığıyla gurur duymuyorum' ifadesine katılma oranı artmaktadır.

'YÜZDE 44 ÜLKE ELEŞTİRİSİ VATANA İHANET DEĞİL'

Katılımcıların yüzde 44’ü 'Ülkesini eleştirmek, toplumun daha sağlıklı olması için gereklidir; bu vatana ihanet değildir' ifadesine kesinlikle katıldıklarını belirtti. “Kesinlikle katılıyorum” ve 'katılıyorum' cevabını verenlerin toplamı ise yüzde 73’tür.

'CHP İLE HDP VATANPERVER, MHP MİLLİYETÇİ'

Milliyetçilik ile vatanseverlik arasında bir tercih yapmaları istendiğinde, katılımcıların yüzde 77’si vatanseverlik kavramını tercih etti. Bu bulgu, katılımcıların kendilerini tanımlamak üzere kullandıkları milliyetçilik sıfatını aslında vatanseverlik/yurtseverlik ile ilişkilendirdiklerini gösterdi. Bütün katılımcı kümeleri için vatanseverlik tercihi milliyetçilik tercihine baskın çıktı. Vatanseverlik tercihinin en yüksek olduğu grup CHP ve HDP seçmeni, en düşük olduğu grup MHP seçmeni.

'TÜRK TANIMI'NDA DA GÖRÜŞ BİRLİĞİ SAĞLANMADI

'Sizce bir insanın Türk sayılabilmesi için en önemlisi hangisidir?' sorusuna katılımcıların yüzde 43’ü 'T.C. vatandaşı olmak', yüzde 30’u 'Türk soyundan olmak', yüzde 16’sı da 'Müslüman olmak' cevabını verdi. Kendilerini Ülkücü ve Milliyetçi olarak tanımlayan katılımcılarda Türklüğün tanımında 'Türk soyundan olmak' daha baskınken, diğer kimlik kategorilerini benimseyen katılımcılarda 'T.C. vatandaşı olmak' daha baskın ölçüldü.

GENÇLER 'T.C. VATANDAŞI OLAN HERKES TÜRK OLARAK TANIMLANMALI' İFADESİNE KATILMADI

Katılımcılar 'Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olan herkes Türk olarak tanımlanmalıdır' ifadesine yönelik kanaatlerde ikiye bölünmüş göründü. Katılımcıların yüzde 46’sı bu ifadeye katılırken, yüzde 44’ü katılmadı. Bu ifadeye 55 yaş ve üstü katılımcılar daha çok katılırken gençler arasında bu önermeye katılmama oranı daha yüksektir.

ÖNCELİKLER KONUSUNDA DA BÖLÜNMÜŞLÜK TESPİTİ YAPILDI

'Hangisi sizin için en önce gelir?' sorusuna katılımcıların yüzde 40’ı 'yaşadığım ülkeyi sevmek', yüzde 27’si 'Dünyayı, doğayı sevmek', yüzde 19’u 'milletimi sevmek', yüzde 9’u 'yaşadığım yeri, şehri, bölgeyi sevmek' cevabını verdi. 'Ülkeye' daha çok öncelik verenlerin oranı göreli olarak milliyetçiler ve muhafazakârlar arasında; 'millete' daha çok öncelik verenler ülkücüler, milliyetçiler ve Atatürkçüler arasında; 'Dünya ve doğayı' vurgulayanlar sosyalistler, liberaller, sosyal demokratlar ve demokratlar arasında; 'yerelliği' vurgulayanlar liberaller ve sosyalistler arasında daha yüksek oranlara sahiptir.

İKTİDARIN ÖNCELEDİĞİ ASKERİ GÜÇ TOPLUMDAKİ KARŞILIĞI DÜŞÜK

'Türkiye hangisi ile daha güçlü olur?' sorusuna verilen cevaplarda 'ekonomik güç (yüzde 32) ve 'güçlü bir demokrasi' (yüzde31) öne çıktı. Katılımcıların yüzde 20’si Türkiye’nin 'toplumsal barış' ile daha güçlü olacağına inanırken, yüzde 10’u askeri güç seçeneğini tercih etti. Toplumsal barış ile demokrasi birleştirildiğinde, Türkiye’nin ekonomik güç ve demokrasi üzerinden daha da güçleneceğini düşünen katılımcılar yüzde 70’i buldu. İktidarın son birkaç yıldır söylemsel ve politik olarak öncelediği askeri güç seçeneği toplumda anlamlı bir karşılıklı bulmamış görünüyor.

'YÜZDE 55 SİLAHA AKTARILAN PARA EĞİTİM İÇİN HARCANMALI'

Katılımcıların yüzde 55’i 'Türkiye silahlanmaya harcadığı kaynağı eğitim, sağlık gibi alanlara harcamalıdır' ifadesine katıldı. HDP’lilerin ve CHP’lilerin yüzde 75’i ve İYİ Partililerin yüzde 57’si bu ifadeye katılırken MHP’lilerin yüzde 49’u ve AK Partililerin yüzde 46’sı bu ifadeye katılmadı.

'YÜZDE 55 ÜLKEME BAĞLILIĞIM DİNİME BAĞLILIĞIMDAN FAZLA'

Katılımcıların yüzde 55’i 'ülkeme bağlılığım dinime bağlılığımdan daha fazladır' ifadesine katılmazken, yüzde 28’i katılmadı. Bu ifadeye yönelik tutumlarda, iktidar-muhalefet ayrışması yerine, dindarlık-sekülerlik veya din-milliyetçilik arasındaki tercih belirleyici bir rol oynadı.

'YÜZDE 66 ÖNCE MÜSLÜMAN SONRA TÜRKÜM'

Katılımcıların yüzde 66’sı 'Önce Müslüman sonra Türküm' ifadesine katılırken yüzde 23’ü katıldı. Bu bulgu, radikal reformlara, resmi söylem ve politikalara karşın, yüz yıl sonra bile, toplumun Türklüğü Müslümanlığın yerine ikame etme, Müslümanlığı Türklük lehine geriletme çabalarına destek vermediğini, toplumun çoğunluğu için önceliğin Müslümanlık, daha doğrusu dini aidiyet olduğunu ortaya koymaktadır. Bu aslında, Müslümanlık ile Türklüğün ayrışmasına, Türklüğün Müslümanlığa alternatif bir kimlik olarak kurgulanmasına itiraz olarak da anlaşılabilir.

YÜZDE 61'İNE GÖRE TÜRKİYE HEM DOĞULU HEM BATILI

Katılımcıların yüzde 61’i Türkiye’yi 'hem doğulu hem batılı' bir ülke olarak görüyor. 'Doğulu' olarak görenler yüzde 14, 'batılı' olarak görenler sadece yüzde 7’dir. Doğu ve Batı seçeneklerinin tek başlarına hakim bir görüş olmaması, yüzünü batıya dönmüş Müslüman bir toplum/ülke olma gerçeğiyle uyumlu olarak görüldü.

TÜRKİYE’NİN DIŞ POLİTİKA YÖNELİMİNİNDE AĞIRLIK BATIYI İŞARET ETTİ

Katılımcıların yüzde 39’u Türkiye’nin 'Türk dünyasına' yönelmesini, yüzde 34’ü 'Avrupa’ya' yönelmesini, yüzde 29’u ise 'Ortadoğu ve İslam dünyasına' yönelmesini istedi. 'ABD’ye' yönelmeli tutumunu (yüzde 11) 'Avrupa’ya' yönelmeli tutumuyla birleştirdiğimizde, katılımcılardaki en yüksek eğilim batıya yönelme olarak düşünülebilir. AK Partili katılımcıların yoğunlaştığı kanaat (yüzde 51) 'Ortadoğu ve İslam dünyası', MHP’li (yüzde 61) ve İYİ Partili (yüzde 57) katılımcıların yoğunlaştığı kanaat 'Türk dünyası', CHP’li (yüzde 63) ve HDP’li (yüzde 57) katılımcılardaki hakim kanaat 'Avrupa'dır.

YÜZDE 48 'TÜRKİYE NATO, AB GİBİ KURULUŞLARA KATILMAMALI'

Katılımcıların yüzde 48’i 'Türkiye tam bağımsız olmalı; NATO, AB gibi uluslararası kuruluşlara/birliklere dahil olmamalıdır' ifadesine katılırken, yüzde 33’ü katılmadı. Bu ifadeye ilişkin tutumda AK Partili, MHP’li ve İYİ Partili katılımcılar ile CHP’li ve HDP’li katılımcılar arasında bir farklılık gözüktü. AK Partili, MHP’li ve İYİ Partili katılımcıların çoğunluğu bu ifadeye katılırken, HDP’li ve CHP’li katılımcılarda bu ifadeye katılma oranı görece daha düşük oldu.

YÜZDE 77 BAŞKA ÜLKENİN İHTİYACI OLSA DA ÖNCELİK BENİM ÇIKARIM

Katılımcıların yüzde 49’u 'Başka ülkeler ihtiyaç içinde olsalar bile benim için önce ülkemin çıkarları gelir' ifadesine kesinlikle katıldıklarını belirtti. Katılıyorum tercihiyle birleştirildiğinde bu ifadeye katılma oranı yüzde 77’yi bulmaktadır. Bu ifadeye katılmayanların oranı sadece yüzde 12.

'Demirtaş'ın çağrısı iktidarın hoşuna gitmeyebilir' Siyaset Erdoğan ve oğlu dert yanmıştı: İbn Haldun'un Mukaddime'sini kim yasakladı? Siyaset Elif Çakır'dan Erdoğan'a: Beş yıl boyunca ne dediyse tam tersi çıktı, burada bir sakatlık yok mu? Siyaset Doğu Perinçek: NATO'dan çıkarsak patlıcan fiyatları düşer Siyaset