'Vay, vay, vay… Mahrem meseleler ortalığa dökülmeye başladı'
Korkusuz Gazetesi yazarı Ümit Zileli, yandaş medyada Özlem Albayrak, Hilal Kaplan, Ersoy Dede ve Kemal Öztürk arasında başlayan tartışmayı köşesinden değerlendirdi.
Korkusuz Gazetesi yazarı Ümit Zileli, Özlem Albayrak'ın Yeni Şafak'tan yazısı yayımlanmadığı için istifa etmesinin ardından Hilal Kaplan, Ersoy Dede ve Kemal Öztürk arasında başlayan tartışmayı köşesinden değerlendirdi.
Ümit Zileli'nin yandaş medyada yaşanan tartışmayı değerlendirdiği köşe yazısının ilgili bölümü şöyle;
"İslamcı camianın “mahrem” meseleleri!..
Bir süre önce Yeni Şafak Gazetesi'nde İbrahim Tenekeci şöyle yazmıştı:
–Önümüzdeki günlerde siyaset ve mütedeyyin camia karışacak… Dileriz mahrem meseleler gözler önüne serilmez… Bunun olmaması için herkes sorumluluk düşüyor!..
Ben de “Allah Allah, neymiş acaba bu kadar önemli ve de mahrem meseleler” diye düşünmüş, “Kokusu çıkar yakında” demiştim… Gerçekten de bir yazı ve ardından gelen istifa ile “gözler önüne serilmek” ne kelime, adeta pazara düştü desek yeridir!..
Geçtiğimiz günlerde Canan Kaftancıoğlu'nun mahkumiyet kararını eleştirdiği yazısı sansür edilen Özlem Albayrak “bu, sorunların son halkasıydı” diyerek Yeni Şafak'tan istifa etmişti. Daha sonra bu sansürün ilk olmadığını kendisinden öğrendik. Daha da ağır olanını da yinWe Albayrak şöyle anlattı:
–Yeni Şafak holiganlık yapmamızı istiyordu!..
İstifadan sonra Sabah Gazetesi yazarı Hilal Kaplan ve Star Gazetesi yazarı Ersoy Dede, Albayrak'ın İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne bağlı BİMTAŞ'ta çalıştığını, belediye olanaklarıyla bir yıl süreyle ABD'de dil kursuna gittiğini yazdılar…
Albayrak ise Ersoy Dede'ye hitaben “çok çirkinleştin” diye yanıt verdikten sonra, Hilal Kaplan için şöyle yazdı:
–Ne ihale aldım, ne ne genel müdür oldum; yalıda oturup hükümet kurup hükümet yıkan birine çok gelmiş!..
Albayrak ayrıca “ABD'ye dil kusuna İBB olanaklarıyla gittiğimi ispatlamayan şerefsizdir” mesajıyla “hodri meydan” dedi…
Bu ağır mesajlara Hilal Kaplan bu kez eski Anadolu Ajansı Genel Müdürü Kemal Öztürk'ü de katarak. Albayrak'la ikisini “Davutoğlu saflarına katılmakla suçlayıp” şöyle yazdı:
–Ellerinden giden çıkar ilişkileri sebebiyle Başkan Erdoğan'a karşı pozisyon almamış gibi millete ahlak satmaya kalkıyorlar… Ahlak insanın yalnız dilinde değil, esas gönlünde olacak!..
Vay, vay, vay… Demek mahrem meseleler ortalığa dökülmeye başladı; ahlak, şeref, ilke, prensip, haysiyet sözcüklerinin uçuştuğu “Pazar meydanına” bakalım daha hangi “mahrem çamaşırlar” dökülecek!.."