Vitrinde var sahada yok: S-400'ler Ukrayna savaşında sınıfı geçemedi

Ukrayna işgalinde planları çöken Rusya’nın askeri kapasitesinin üstüne gölge düştü.

En büyük tartışma ise S-400’ler üzerinden yaşandı. Ukraynalı helikopter pilotlarının Rus kentine kadar sokulup operasyon yapmasının ardından amiral gemisi Moskva batırıldı. Son olarak da Ukrayna’ya ait Bayraktar SİHA’sının Karadeniz’de iki hücumbotu vurması Rusya’nın hava savunma sisteminin sorgulanmasına yol açtı.

BATI YARDIMLARI KIRIM’A KONULAN BATARYALARA TAKILMADI

Karar'da Baran Beki imzasıyla yayınlanan habere göre; Türkiye’nin 2.5 milyar dolara alıp F-35 programından çıkarılmasına yol açan füzeler, Batı’nın Kiev’e sağladığı silahlara karşı da etkisiz kaldı. Moskova’nın Karadeniz hava savunmasını sağlaması için Kırım’a konuşlandırdığı S-400’ler için ‘yetersiz mi?’ sorusu gündeme geldi. Füzelerin savaş meydanında anlatıldığı performansı ortaya koyamaması bundan sonraki sürece ilişkin belirsizlikleri artırdı.

S-400'LERDE SORU İŞARETİ

Rusya’nın Karadeniz’deki amiral gemisi Moskva’nın ardından önceki gün iki hücumbotunun avlanması sonrası S-400 sistemlerinin etkinliği sorgulanıyor. Uçan sineği bile vurabileceği açıklanan sistemlerin, saldırılar karşısında yetersiz kalması Türkiye’de de “uğruna F-35 programından fedakarlık yapılan S-400’ler işe yaramıyor mu” sorularına yol açtı.

Rusya’nın Ukrayna’da giriştiği işgal harekatında S-400’lerin atılan füzeleri görememesi bu hava savunma sistemleri hakkında soru işaretlerine yol açtı.

Ukrayna Savunma Bakanlığı önceki gün, Karadeniz’deki Yılan Adası yakınlarında, Rusya’ya ait olan ‘Raptor’ sınıfı iki adet hücumbotun batırıldığını duyurdu. Savaşın ilk günlerinde Yılan Adası’nı çevreleyen Rus askerleri, adada görevli 13 Ukraynalı askere “teslim olun” çağrısı yapmış, askerler ise “cehenneme gidin” cevabını vermişti. Daha sonra ise aynı yerde Rus donanmasının Karadeniz’deki amiral gemisi Moskva, Neptün füzeleriyle batırılmıştı.

Her iki saldırıda da Bayraktar TB2 SİHA’larının kullanılması dikkat çekmiş, Ukrayna’nın elde ettiği bu başarı ise oldukça önemli olarak görülmüştü. Türkiye’yi de ilgilendiren bu olayda TB2’nin başarılı performansı ile gurur duyulurken bir yandan da akıllara, alınan S-400 hava savunma sistemleri ve aslında ne kadar kabiliyetli oldukları geldi.

Rusya’nın Karadeniz üzerindeki hava savunmasını Kırım’da yer alan S-400 bataryaları sağlıyor. Bunların TB2’yi tespit edip vuramaması bu bataryaların ne kadar işe yarar olduğunu sorgulattı. Bazı uzmanlara göre TB2’lerin bu denli başarılı olmalarının asıl sebebi Rusya’nın o bölgelerde yeterli bir savunma sistemi bulundurmamasına dayandırılıyor.

Rusya’nın elinde bulunan S-400’lerin havada uçan sineği bile nokta atışı vurabileceği iddia ediliyordu. S-400’lerin önceki günkü saldırılar karşısında yetersiz kalması Türkiye’de de “uğruna F-35 programından fedakarlık yapılan S-400 hava savunma sistemleri işe yaramıyor mu” sorularına yol açtı.

Türkiye hava savunmasını güçlendirmek adına iki adet S-400 sistemi satın almıştı. Hatta Savunma Sanayi Başkanı Prof. Dr. İsmail Demir tarafından yapılan açıklamalara göre bu sistemlerden daha fazla sipariş edilmesinin planlandığı bildirilmişti. Rus S-400’lerinin Bayraktar SİHA’larını görememesi ve elleri kolları bağlı şekilde iki adet hücumbotlarını kaybetmesinin, bu yeni siparişleri büyük oranda etkilemesi bekleniyor. 13 Nisan’da Ukrayna tarafından atılan Neptün gemisavar füzeleri ile vurulan Moskva kruvazörü de S-400’ün atası olan S-300 hava savunma sistemleri ile donatılmıştı. Buna rağmen geminin sulara gömülmesi yine her iki modelin kabiliyetlerini tartışmaya açtı.

Moskva’nın batırıldığı operasyonda da iki Bayraktar SİHA’sı ile geminin radarları kör edilmiş ardından karada bulunan Neptün bataryasından ateşlenen füzeler hedefini vurmuştu.

Daha önce S-400’lerde S-300’lerde olan eksikliklerin giderildiği ve kabiliyetinin artırıldığı açıklanmıştı. Ayrıca Ukrayna helikopterlerinin yakalanmadan, Rusya’ya sınırı aşan saldırılarda bazı noktaları vurması da dikkat çekiyor.

Ukrayna elinde S-400 gibi gelişmiş bir hava savunma sistemi olmamasına rağmen, Batı’dan gönderilen Stinger gibi omuzdan ateşlenebilir basit savunma sistemleriyle oldukça başarılı sonuçlar aldı. S-400’lerin kabiliyetlerinin tam anlamıyla anlaşılabileceği bir savaş görmediği, daha çok testlerden elde edilen verilerle değerlendirildiği de bazı uzmanlarca dile getiriliyor.