Yandaşların hedefindeki TTB'den Bakan Koca'ya yazı: Bunlar acil yapılmalı
Koronavirüsle mücadele eden sağlık çalışanlarının sorunlarını dile getirdiği için yandaşların hedefi haline gelen Türk Tabipleri Birliği (TTB) Başkanı Prof. Dr. Sinan Adıyaman, Sağlık Bakanı Koca'ya bir yazı göndererek alınması gereken önlemleri sıraladı
İstanbul Çapa Tıp Fakültesi Dahiliye Profesörü Cemil Taşcıoğlu’nun koronavirüs test sonucunun pozitif çıkması, hastalarla yakın temas halinde bulunan sağlık çalışanlarının can güvenliği konusunu yeniden gündeme getirdi.
Türk Tabipleri Birliği (TTB) Merkez Konseyi Başkanı Prof. Dr. Sinan Adıyaman, dün Sağlık Bakanı Dr. Fahrettin Koca’ya gönderdiği yazıda hekimlerin risk altında olduğuna dikkat çekerek koruyucu malzeme eksikliğinin bir an önce giderilmesini istedi.
Cumhuriyet'ten Sibel Bahçetepe'nin haberine göre İstanbul Tabip Odası Başkanı Prof. Dr. Pınar Saip de “Ortada kalmış piyon gibiyiz, ekipman sorunları yaşıyoruz. Kişisel koruyucu malzemelerde yaşanılan sıkıntı bir an önce giderilmeli” uyarısında bulundu.
‘ÇALIŞANLARI KORUMALIYIZ’
İstanbul Tabip Odası Başkanı Prof. Dr. Pınar Saip, sahada çalışan sağlıkçıların maske, önlük, gözlük, eldiven, el dezenfektanları gibi malzemelerinin yetersizliğini vurguladı. Saip, “Aile sağlığı merkezlerine yetersiz sayıda maske gönderiliyor, el hijyeni malzemesi, kişisel koruyucu ekipmanlar yetersiz. Bir sağlık çalışanının günde en az 8 maske kullanması, sürekli el temizliği yapması gerek. 50 kuruşluk cerrahi maskeler 5 liraya çıkmış. Tedarikler şu ana kadar hastanelere gönderilmiş olmalıydı. Geç kalındı. Özellikle üniversite hastanelerinde firmalar ihalelere girmediği için malzeme sıkıntısı zaten vardı. Sağlık Bakanı dün açıklama yaptı, üniversite ve devlet hastanelerine karşılıksız malzemeler verilecek denildi. Henüz üniversite hastanelerinde malzeme olarak elimize ulaşmış bir şey yok” dedi.
Tüm Radyoloji Teknisyenleri ve Teknikerleri Derneği Başkanı Heybet Aslanoğlu ise radyoloji teknisyenleri radyasyon riski yanında bir de koronavirüs riski ile karşı karşıya olduğunu belirterek “Riskli hastalar ilk önce acil servislerde kaşılanıyor. Genel fiziki muayene sonrasında röntgen veya tomografiye yönlendirilmektedir. Teknisyenler radyasyon riski yanında bir de koronavirüs riski ile karşı karşıya. Bir eldivenin bile imza karşılığı verildiği günler yaşıyoruz” dedi.
42 BİN YOĞUN BAKIM YATAĞI
Türkiye’deki hastanelerde 25 bini erişkin olmak üzere 42 bini aşkın yoğun bakım yatağı olduğunu belirten Türk Yoğun Bakım Derneği Başkanı Prof. Dr. İsmail Cinel, salgının büyümesi durumunda yoğun bakımların akılcı bir şekilde kullanımı için gerekli önlemlerin alınması gerektiği uyarısında bulundu. Tıbbi tedavi yanında yoğun bakımlarda organizasyonal tedavinin de önemli olduğunun altını çizen Cinel, korona hastalarının başka acil vakalarla bir araya getirilmeden ayrı yollardan geçirilerek “kohort” yoğun bakım ilan edilen gruplandırılmış ünitelere alınması gerektiğinin önemini anlattı. Cinel, “Ayrılmış yoğun bakım ünitelerinin varlığı çok önemli. Böylece bu yoğun bakımlara yalnızca koronavirüs ile ilişkili hasta grubunu alıyorsunuz” değerlendirmesini yaptı.
‘COVİD-19 POLİKLİNİKLERİ AÇILMALI’
Türk Tabipleri Birliği (TTB) Merkez Konseyi, Covid-19 salgını dolayısıyla giderek artan şekilde kendini gösteren malzeme eksikliğinin giderilmesi ve sağlık çalışanlarını koruyucu önlemlerin artırılması talebiyle Sağlık Bakanlığı’na yazı gönderdi.
TTB Merkez Konseyi Başkanı Prof. Dr. Sinan Adıyaman’ın imzasıyla, Sağlık Bakanı Dr. Fahrettin Koca’ya gönderilen 18 Mart 2020 tarihli yazıda, hem kamu sağlık sektöründe, hem özel sağlık sektöründe sağlık çalışanlarını koruyucu önlemlerin yeterli olmadığı yönünde yakınmalar olduğu belirtildi ve koruyucu malzeme eksikliğinin bir an önce giderilmesi istendi.
Sağlık kurumlarındaki çalışma düzenlerinin yeni duruma göre ayarlanması gerektiğine yer verilen yazıda, sağlık kurumlarındaki eksikliklerin giderilmesinin sağlanması ve Covid-19 şüphesi olan her olguya test yapılabilecek duruma getirilmesi istendi.
Talepler şöyle sıralandı:
A) Hastanelerde;
1. Kişisel koruyucu malzemelerde yaşanılan sıkıntı bir an önce giderilmeli, nöbet giysilerinin temizliği ve temininde hastane yönetimlerinin sorumluluk almaları sağlanmalıdır.
2. Bakanlığınızca, muayene ve girişimin düzeyine göre kullanılması gereken kişisel koruyucu donanımların hastane yönetimleriyle paylaşılması ve bu malzemeler olmadan çalışmanın yasak ve uygunsuz olduğunun hastane yönetimlerine iletilmesi önemlidir.
3. Özel hastaneler başta olmak üzere kimi hastanelerin hala tanı ve tedavi süreçlerini CoVID-19 sorunu öncesindeki rutin işleyişle yürütmekteki ısrarı kırılmalıdır.
4. Elektif ameliyatlar ilk aşamada Nisan ayı sonuna kadar durdurulmalıdır.
5. Polikliniklerin çalışma biçimleri yeniden düzenlenmeli, MHRS üzerinden verilen randevularda süre 20 dakikada bir olarak ayarlanmalı, diğer polikliniklerden ayrılacak biçimde CoVID-19 poliklinikleri açılmalı, “olası olgu” tanımı yerli olguları içerecek şekilde genişletilerek hekimler tarafından kuşku duyulan her olguya test yapılabilmelidir.
6. İvedi olarak bütün yurttaşlara tanı/tedavisi acil veya yaşamsal olmayan durumlar için sağlık kuruluşlarına başvuru yapmamaları çağrısında bulunulmalı, bu bağlamda yurttaşların Sağlık Bakanlığı’nın bilgilendirme ve danışma hatlarını daha yaygın kullanması sağlanmalıdır.
7. Acil servisler hekim ve sağlık çalışanı açısından desteklenmelidir.
8. Özel hastaneler de dahil olmak üzere yoğun bakım yatak sayısının olası ihtiyaç artışını karşılayabilmesi için palyatif bakımın yeterli olabileceği hastaların triyajını da içeren rasyonel stratejiler geliştirilmeli, yoğun bakımların yatış/çıkış ölçütleri dikkatle izlenmeli, kişi başına düşen erişkin yoğun bakım sayılarındaki bölgesel/il bazlı eşitsizlikler giderilmeli ve yoğun bakımların kullanımına özen gösterilmelidir.
B) Birinci basamak sağlık kuruluşlarında;
1. Aile Sağlığı Merkezlerinde çalışma biçimi yeniden düzenlenmeli; (8.00-12.00) saatleri arasında aşılama, gebe-bebek takibi gibi koruyucu sağlık hizmetleri, (13.00-15.00) saatleri arasında rutin hasta muayene ve kontrol hizmetleri sunulmalı; (15.00-17.00) saatleri günlük raporların tutulması, eğitim çalışmaları ve temizlik faaliyetleri için ayrılmalıdır.
2. Aile Sağlığı Merkezlerinde çalışanların gereksinim duyduğu kişisel koruyucu donanımlar ivedi olarak karşılanmalıdır.
3. Aile Sağlığı Merkezlerinin temizliği il sağlık müdürlükleri tarafından sağlanmalıdır.
4. İşyeri hekimlerinin kişisel koruyucu donanımları işverenler tarafından sağlanmalı, bu konuda yaşandığını bildiğimiz eksikliklerin giderilmesi için Çalışma Bakanlığı ile görüşülmelidir.