Yıllarca suçsuz hapis yattılar, şimdi adalet arıyorlar

Abone ol

ANTALYA'da, 2010'da yasa dışı gösterilerde bulunup, '2 araca taş ve molotof atmak'la suçlanan 23 sanık, çeşitli cezalara mahkum edildi.

Yargıtay, bazıları 5 yıla kadar cezaevinde kalan sanıklardan 21'inin olaylarla ilgisi olmadığı gerekçesiyle beraatine hükmetti. Biri akli dengesini kaybeden sanıkların Maliye Hazinesi aleyhinde açtıkları tazminat davaları başladı. Cezaevinde 2 yıl kaldıktan sonra beraat eden Berivan Yıldırım, "Yaşadığım hiçbir şeyin maddi ve manevi karşılığı yok" dedi.

Kepez ilçesinde, 2010 yılında, yasa dışı gösterilerin failleri olarak tutuklanan ve yıllarca cezaevinde kalan 21 sanık, üzerlerine atılı suçları işledikleri sabit görülmeyerek, Yargıtay tarafından beraat ettirildi.

Yargıtay, bozma ilamında, sanıkların olay tarihinde çekilmiş, karşılaştırmaya elverişli fotoğraf ve görüntüleri ile olay tutanağı ve olay yerinde güvenlik güçlerince çekilmiş fotoğraf ve görüntülerin TRT uzmanlarına incelettirilmesi sonucu düzenlenen bilirkişi raporunda, sanıkların olaylara katıldığına dair tespit yapılamadığına vurgu yapıldı. Sanıkların olaylara katıldığının bilirkişilerce tespit edilememiş olması ve suçu kabul etmemiş olmasına göre, üzerlerine atılı suçları işledikleri sabit görülmeyerek, beraatlerine karar verildiği belirtildi.

Yıllarca cezaevinde kaldıktan sonra beraat ettirilen sanıkların Maliye Hazinesi'ne dava açtıklarını belirten avukat Hakan Evcin, gelinen noktanın trajikomik olduğunu söyledi. Antalya'da, 9 yıl önce terör suçlarına bakan özel yetkili mahkemeler olmadığını hatırlatan Evcin, "Bu mağdurlar İzmir 10. Ağır Ceza Mahkemesi'nde, haklarında 'Terör örgütü üyesi olmak', 'Terör örgütü adına suç işlemek', 'Araç kundaklayarak basit ve nitelikli ızrar', 'Görevlilere etkin direnme', 'Molotof taşıyıp atma', 'Terör örgünün propagandasını yapma' suçlarından 60 yıla varan cezalarla cezalandırıldı. Ancak dosyaya bakan Yargıtay, bu kişiler aleyhine somut delil olmadığından ve tüm delillerin tarafsız değerlendirilmesi gerektiğini hükmetti.

Antalya 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davada ise TRT'ye gönderilen görüntülerde benim müvekkilim Berivan Yıldırım'ın olay yerinde hiç olmadığı anlaşıldı. Yargıtay'ın bozma kararına uyularak beraat kararı verildi. Yaklaşık 5 yıl hapis yatan bu kişilerden biri olan F.A., sağlığını kaybetti. Benim müvekkilim de yaklaşık 2 yıl haksız yere gözaltı ve tutukluluk süreci geçirdi. Bu suçsuz bir insan için katlanılmaz niteliktedir" diye konuştu.

'MÜVEKKİLİM ÇOK BÜYÜK MANEVİ ZARARA UĞRADI'

Maliye Hazinesi'ne açılan davaların ilkinin Antalya 6'ncı Ağır Ceza Mahkemesi'nde görüldüğünü belirten avukat Evcin, şunları söyledi:

"Benim müvekkilim Berivan Yıldırım fuarda sunum yaparken apar topar gözaltına alındı ve terörist muamelesi gördü. Beraat kararının kesinleşmesiyle gözaltı ve tutukluluk, haksız gözaltı ve tutuklamaya dönüştü. Bu nedenle müvekkilim, Alanya ve Antalya'daki cezaevlerinde kaldı.

Ailesi ve avukatları ile görüşemedi. Çok büyük manevi zarara uğradı. Müvekkilim yakalandığı zaman sigortalı olarak çalışıyordu. Maddi tazminatın gözaltı tarihinden itibaren hesaplanarak yasal faizi ile birlikte ödenmesini talep ettik. Diğer sanıklar da benzer şekilde mağdur edildi ve tazminat davaları açtı.

Biz, Maliye Hazinesi'nden gözaltında haksız olarak tutulduğu günlerin toplamı için 100 bin TL maddi, 150 bin TL de manevi olmak üzere toplamda 250 bin TL tazminat istedik. Ancak mahkeme 16 bin TL civarında maddi, 35 bin TL civarında da manevi olmak üzere 51 bin TL verilmesine hükmetti. Berivan'ın çektiği acıların karşılığı bu değil."

'YAŞADIĞIM HİÇBİR ŞEYİN MADDİ VE MANEVİ KARŞILIĞI YOK'

Hakkında 2010 yılında soruşturma açıldığını anlatan Berivan Yıldırım ise "Bir gün çalıştığım iş yerine gelen polisler, herhangi bir tebligatta bulunmadan, 'Hapis cezan var' diyerek, cezaevine gönderdi. Yargılama sonunda 28 yıl hapis cezası verildi. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne gittik. 2 yıl cezaevinde kaldıktan sonra karar Yargıtay'da bozuldu.

Tahliye olduktan sonra yargılama 5 yıl daha sürdü ve sonunda beraat ettim. Yaşadığım hiçbir şeyin maddi ve manevi karşılığı yok. Sonuçta insan hayatından alınan bir süre var. İnsanların yaşadıklarını karşılamayacak şekilde, dalga geçer gibi sonuçlar çıkıyor.

Cezaevinde 2 yıl kaldıktan sonra 'Pardon, bir yanlışlık olmuş' demeleri, insana eşeğini kaybettirip, buldurmak gibi bir şey. Sadece ben olsam neyse ama çevremdeki herkes yaşadıklarımdan etkilendi. Şu an yaşattıklarının karşılığını vermeye çalışıyorlar ama onu da dalga geçer gibi yapıyorlar" diye konuştu.

Avukat Elif Yılmaz ise müvekkilleri olan O.E. ve M.Ö.'nün de yaklaşık 5'er yıl haksız yere cezaevinde yattıklarını ve Berivan Yıldırım gibi mağdur edildiklerini söyledi.

FETÖ'nün TSK yapılanmasında 7 kişi adliyede Güncel DHKP-C operasyonunda yakalanan şüpheliler mahkemeye sevk edildi Güncel Hüsnü Mahalli: Diyeceğim ama dilim varmıyor... Güncel ‘İleri geri konuştun’ deyip darülacezeden dışarı attılar Güncel