Yüz yüze eğitim belirsizliği
31 Ağustos’ta yüz yüze eğitime geçileceğini duyuran MEB’de, ‘karar gözden geçirilmeli’ tartışması yaşanıyor. Bakanlık, öğrencilerin bir hafta okulda, bir hafta evde eğitim alacağı bir modeli ve “Üçlü eğitim” modelini hayata geçirmeye hazırlanıyor.
Yüz yüze eğitime verilen aranın 31 Ağustos’ta sonlandırılacağını ve okulların açılacağını duyuran Milli Eğitim Bakanlığı’nda (MEB), ‘kararın yeniden gözden geçirilmesi gerektiği’ tartışmaları alevlendi.
Birgün'den Mustafa M. Bildircin'in haberine göre; Covid-19 kaynaklı hasta sayılarındaki artışın devam etmesi durumunda, okulların açılması yönündeki karardan vazgeçilebileceği iddia edildi.
MEB kaynaklarından edinilen bilgiye göre yeni eğitim öğretim yılı için değişik senaryolar tartışılıyor. Öğrencilerin haftanın bazı günlerinde okullarda yüz yüze, bazı günlerde ise uzaktan eğitim yoluyla eğitime alınması düşüncesinin, uygulanması en güçlü olasılık olduğu öğrenildi.
MEB yetkilileri, Türkiye’de ilk defa 1970’li yıllarda uygulanan üçlü eğitim modelini de gündeme aldı.
TEMİZLİKTEN ENDİŞE EDİLİYOR
Vaka sayılarındaki artışın yanı sıra, okulların hijyen koşullarını karşılayamayacak durumda olmasının da kararın uygulanabilirliğini azalttığı ifade edildi. Devlet okullarındaki temizlik görevlisi sayısının azlığı MEB’de en çok, ‘endişe edilen konu’ olarak görülürken dezenfektan başta olmak üzere, temizlik malzemesi tedarikinde yaşanacak sorunlar da çözüm bekliyor.
Eğitim Sen ve Eğitim İş yöneticileri, okulların açılması yönündeki kararı ve hayata geçirilmesi muhtemel senaryoları BirGün’e değerlendirdi.
KARMA EĞİTİM ÇÖZÜM OLMAZ
Eğitim Sen Yönetim Kurulu Üyesi Özgür Bozdoğan, okullarda eğitimin nasıl olacağı tartışmasının, “Okullar neden açılıyor?” sorusuna yanıt verilmeden tartışılmaması gerektiğini söyledi. Yüz yüze eğitimin, çocukları geliştiren bir süreç olduğunu anlatan Bozdoğan, “Eğer okulların açılması bu gerekçelerle değil de siyasal veya ekonomik nedenlerle gerçekleşirse bu süreçten toplumsal fayda sağlamak mümkün olmayacak” dedi. Öğrencilerin sağlığı gözetilmeden açılan okulların karma modelle bile olsa fayda getirmeyeceğini ifade eden Bozdoğan, “Kalabalık okullarda veya fiziki durumu uygun olmayan okullarda karma modelin de sağlıklı olmayacağı açık. Okulların ‘yeni normale’ hazırlanması için güçlü bir irade ve tercih gerekli” diye konuştu.
Bozdoğan, MEB’in konunun tüm taraflarıyla bir araya gelmesi ve toplumsal mutabakat ile karar alması gerektiğini vurguladı.
OKULLAR HAZIR DEĞİL
Eğitim İş Genel Başkanı Orhan Yıldırım da uzaktan eğitimin yerini yüz yüze eğitimin alamayacağını ancak okulların pandemi koşullarında eğitime hazır olmadığını belirtti.
Uzaktan eğitime katılan öğrencilerin de kısa süre sonra bu eğitimden sıkıldığını anlatan Yıldırım, şunları dile getirdi:
“Bu nedenle yüz yüze eğitime geçilmeli ancak insan sağlığı her şeyin önünde. AKP iktidarında, okullarda hizmetli olarak görev yapan devlet memurları tamamen yok edildi. Bütün okullar, hizmetli sürecini dışarıdan tutulan hizmetlilerle karşılıyor. Hangi okulumuz bu hizmeti layıkıyla yerine getirebilecek düzeyde? Bu şartlarda okulları açmak, olsa olsa özel okulları cazip kılma çabasıdır. Öğrenciler gibi eğitim çalışanları da ciddi risk altında. Sağlık Bakanlığı’nın, pandeminin Eylül’de son bulacağı öngörüsünün gerçekleşmesinin zor olacağı ortada."