Özcan Deniz'in eşi Samar Dadgar'dan 'Çocuk' İsyanı: Yaptığınız Psikolojik Şiddet
Özcan Deniz'in eşi Samar Dadgar, ısrarla sorulan "çocuk" sorularıyla ilgili muhabirlere tepki gösterdi. Dadgar, bunun mahrem bir konu olduğunu belirterek "Müslüman bir kadın olarak, İran topraklarında o kültürden gelen bir kadın olarak, bu kadar mahrem bir konunun her gün bir erkek muhabir tarafından sorulması beni acayip utandırıyor. Bu bir kadına psikolojik şiddettir. Her kadının kendi bedeni ile ilgili karar verebilmesi büyük bir özgürlüktür. Herkes çocuk doğurmak istemeyebilir" dedi.
“Kızıl Goncalar” dizisinin yıldızı Özcan Deniz’in, geçtiğimiz gün magazin muhabirleriyle girdiği diyalog gündem olmuştu. Eşi Samar Dadgar’la bir kutlama çıkışı muhabirlerin sorduğu “Yeniden baba olmak istiyor musunuz?” sorusuna yanıt veren Deniz, “Dürüst olayım mı! 53 yaşındayım. Bir tane oğlum var. Hayatım benim, ömrüm… Samar ve oğlum gerçekten de benim ömrüm. Kaç sene daha onlara eşlik edebilirim bilmiyorum. Onların genç olduğu zamanlarda ben yaşlı olmak istemiyorum” demişti.
Özcan Deniz'in sözleri, eşi Samar Dadgar‘ın anne olma hakkını elinden alma odığı şeklinde yorumlanınca Dadgar, konuyla ilgili Instagram hesabından yazılı bir açıklama yaparak bunun kendi kararı olduğunu söyledi.
'BU KONU BENİ ACAYİP UTANDIRIYOR'
Samar Dadgar, tartışmalara şu sözlerle yanıt verdi:
"Müslüman bir kadın olarak İran topraklarında o kültürden gelen bir kadın olarak bu kadar mahrem bir konunun her gün bir erkek muhabir tarafından sorulması beni acayip utandırıyor ve bu çok mahrem bir konu… Türk örf ve adetlerinde de bunun hiçbir yeri yoktur onu da hepimiz biliyoruz…Benim kararım olan bu karara saygı duymanızı istiyorum ve ebediyen bu sorunun bana yöneltilmesini istemiyorum.
'HER KADIN ANNE OLMAK ZORUNDA DEĞİL'
Sevgili eşim, yol arkadaşım, en değerlim, kocamın bu karara saygı duyması benim için yeterliydi. Ondan sonrası bunu sorgulamak ve mesaj yağmuruna tutulmak sadece bir kadına psikolojik şiddettir. Her kadın anne olmak zorunda değil, her kadın anne olma duygusunu ile yanıp tutuşmak zorunda değil. Hepinizi saygı ile kucaklıyorum ve hepinizden artık bu denli mahrem konuyu açmamanızı diliyorum."