Gitmeyi en sevdiğim şehirlerin başında gelen Gaziantep tarihi, kültürü ve insanı ile beni hep etkilemiştir. Tarih boyunca birçok medeniyete ev sahipliği yapan Gaziantep, gastronomi alanında da tüm dünyanın saygı duyduğu bir mutfağa sahiptir. Bu topraklarda yaşayan farklı medeniyetlerden etkilenen ve inanılmaz bir derinliğe sahip olan “Gaziantep Mutfağı”nın şehirdeki temsilcilerini her gelişimde ziyaret etmeye özen gösteriyorum.
Bu lezzet noktalarından biri de neredeyse şehre her geldiğimde ilk durağım olan Orkide Pastanesi. Markanın dördüncü kuşak temsilcisi sevgili dostum Mustafa Özgüler ve Mehmet Murat Özgüler kardeşler işin başına geçtikten sonra Orkide hızla büyümeye başladı. Bugün Gaziantep’te 3 şube ile hizmet veriyorlar. Büyümeye rağmen asla kaliteden ve yıllar önce aile büyükleri tarafından konulan prensiplerinden ödün vermiyorlar. Hal böyle olunca da hem Gaziantepliler hem de şehre gelen yerli ve yabancı turistler için çekim merkezi olmaya devam ediyorlar.
Geçtiğimiz ay GastroAntep için şehre gelir gelmez Mustafa Özgüler’i aradım ve soluğu Orkide’nin İbrahimli Şubesi’nde aldım. Daha önce sözleştiğimiz ancak bir türlü gerçekleştirme fırsatı bulamadığımız, Orkide’nin menüsünde yer alan geleneksel Gaziantep yemeklerinin tadımını keyifli bir sohbet eşliğinde gerçekleştirdik.
Hava oldukça sıcak olduğu için iç mekanda oturmayı tercih ettim. Mükemmel bir klima sistemine ve modern bir dekorasyona sahip olan salonda kendinizi oldukça rahat hissediyorsunuz. Tadıma başlamadan önce Mustafa Bey Orkide’nin asla vazgeçmediği prensiplerine bir kez daha vurgu yaptı. Yıllardır kendi çocuklarına yedirmeyecekleri hiçbir ürünü müşteriye sunmadıklarının altını çizdi. Tadıma bir Gaziantep klasiği olan “Yuvalama” ile başladık. Ailenin reçetesi ile yapıldığı için, şehrin farklı noktalarında yediklerimden çok daha başarılı bulduğumu söyleyebilirim. Ardından “Öcce”, “Omaç” ve “Zeytinyağlı Antep Dolma” servis edildi.
Omaç’ın yanında servis edilen karpuz dikkatimi çekti. Mustafa Bey ağızda bir ferahlık oluşturmak ve damağı rahatlatmak için Omaç’ı karpuzla birlikte sunduklarını söyledikten sonra önce Omaç’tan bir parça sonrasında karpuzdan bir parça yersek daha fazla keyif alacağımızı da eklemeyi ihmal etmedi. Öcce ve Antep Dolmalar gerçekten muhteşemdi. Ana yemek olarak “Kilis Kebabı” ve “Kıymalı Ali Nazik” denedim. Ali Nazik oldukça lezzetliydi ama mevsim itibariyle içindeki sebzeler Kilis Kebabı’nı baş döndürücü bir noktaya taşımıştı.
Bu lezzet patlamasının ardından finali Orkide’nin meşhur “Katmer”i ile yaptım. Her zaman olduğu gibi yine çok başarılıydı. Orkide’nin menüsündeki geleneksel Gaziantep yemeklerinin de, dillere destan “Yöresel Kahvaltısı” gibi benden tam not aldığını bilmenizi istiyorum. Gaziantep’e gittiğinizde kendinizi ve sevdiklerinizi bu lezzetlerde mahrum bırakmamanızı öneriyorum.
***
Anadolu Yakası’nın göz bebeği Bağdat Caddesi’nde hizmet veren İtalyan restoranı “İl Patio”nun ismi yeni ama tecrübesi 17 yıla dayanıyor. Önceleri uluslararası bir markanın temsilcisi iken iki yıl önce kendi kanatlarıyla uçmaya başlayan “İl Patio”, İtalyan mutfağı tutkunlarının vazgeçilmez adresleri arasında yer alıyor. “İl Patio” ne anlama geliyor diye merak edip araştırınca Türkçe karşılığının veranda olduğunu öğrendim.
Geçtiğimiz günlerde samimi ve şık ambiyansı ile dikkatimi çeken İl Patio’yu ziyaret ettim. Beni en çok bahar ve yaz ayları için ideal bir kaçış noktası olacak verandası (bahçesi) etkiledi. Caddenin en gözde lokasyonunda yer aldığı için, gözlerden uzak bu veranda bölümü hem akşamüstü barın tadını çıkarmak hem de akşam keyifli bir yemek için biçilmiş kaftan.
Menü bir İtalyan restoranı için oldukça geniş ve her damağa hitap edecek düzeyde. Ben başlangıçlar arasından “Carpaccio di Manzo” “Burratta” ve “Arancini”yi denedim. Her üçünün de olması gerektiği seviyede olduğunu söyleyebilirim. İl Patio makarna ve pizza konusunda oldukça iddialı. Özellikle sosundan hamuruna en kaliteli malzemelerle hazırladıkları ev yapımı makarnalarda fark yarattıklarını söyleyebilirim. Pizza çeşitleri oldukça fazla her zevke hitap edecek pizzayı menüde bulmak mümkün.
Ravioli ve Risotto çeşitleri arasından tercihimi “Risotto Con Porcini”den yana kullandım. Benim damağıma göre biraz fazla pişmiş olsa da lezzet dengesi gayet iyiydi. Gecenin finalini “Tiramisu” ile yaptım. İtalyan mutfağı meraklılarının, ziyaret edilecek restoranlar listesine hızlıca eklemelerini öneriyorum.
.
***
Hafta sonuna lezzet ve keyif katmak isteyenler, cumartesi akşamı için 1978 yılından beri Ayvalık Cunda Adası’nın lezzet klasiği olan Bay Nihat Restaurant’ı keyifli ortamı ve leziz menüsüyle tercih edebilirler.
Pazar gününüze lezzet katmak için, 1940 yılından beri en kaliteli deniz mahsulleriyle Çanakkale’de hizmet veren Yalova Restaurant’da özel bir deneyim yaşayabilirsiniz.
Yeni haftaya keyifli bir başlangıç yapmak isteyenler için 1923 yılından beri Edremit’te hizmet veren Cumhuriyet Lokantası’nın leziz alternatifleriyle iyi bir seçenek olacağını düşünüyorum.
Salı günü için Kayseri’de uzun yıllardır hizmet veren Kemal Koçak Et Lokantası leziz çeşitleriyle biçilmiş kaftan.
Çarşamba gününe özel önerim her zaman olduğu gibi kahve severler için. Bu hafta rotanızı Ankara’ya çevirin Coffee Lab’ın kahve çeşitleri ile kendinizi şımartın.
Perşembe günü 1968’den beri AydınBozdoğan’da lezzet severlerin değişmez adresi olan Mikado Pide’yi enfes pide çeşitleri için tercih edebilirsiniz.
Cuma akşamı haftanın yorgunluğunu keyifli bir ortamda atmak isteyenlere, keyifli ortamı ve leziz çeşitleriyle Yeşilköy’ün simge adresi Eleos Restaurant’ı öneriyorum.
Haftaya görüşmek üzere…