CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun "demokrasiye ve medya özgürlüğüne" olan inancı tüm siyasilere örnek teşkil etmektedir.
Fatih Altaylı'nın yıllardır süren ve klasik haline gelen "Teke Tek" canlı yayınına katılan Kılıçdaroğlu konuşurken önce Meclis Başkanı Prof. Dr. Mustafa Şentop sonra da Ulaştırma Bakanı Adil Karaismailoğlu canlı yayına bağlandılar ve görüşlerini açıkladılar.
Aralarındaki konuşmaları gazetelerde ve web sayfalarında okumuş, televizyonlarda izlemişsinizdir.
Fatih Altaylı yayın sırasında dedi ki;
- "Kemal Bey izin verdi bağlandılar cevap hakkını kullandılar…"
Televizyon yayıncılığı açısından etik bir uygulama oldu. Fatih kardeşimi kutluyorum.
Kılıçdaroğlu'nun eleştirilerine gelince;
- Birincisi;
Meclis Başkanına sitemde haklıydı. Meclis Başkanı Mustafa Şentop, CHP Genel Başkanı ve Ana Muhalefet Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, TÜİK Başkanı tarafından randevu verilmeyip bahçe kapısından içeriye alınmayınca sert tavır göstermeliydi.
Her milletvekilinin kamu kurum ve kuruluşlarına serbestçe girme ve bilgi alma hakkı olduğunu bir basın açıklaması ile duyurmalıydı.
Yani milletin vekillerine sahip çıkmalıydı.
- İkincisi;
Ulaştırma Bakanı Karaismailoğlu hakkındaki iddialar ve Kılıçdaroğlu'nun elindeki belgenin içeriği konusunda haklılığını anlatamadı.
Kılıçdaroğlu'na hakaretler yönelterek, "iftira" dedi. Belgeli iddia konusunda ise hiçbir bilgi veremedi.
Kılıçdaroğlu bu bağlantılardan sonra dedi ki;
- "Çıksın saraydaki zat 'Biz araç tahsisi istemedik' diye söylesin. Plakaları tek tek önlerine koyacağız. Resmî yazı var. Bakanlıklara resmî yazı var.
- Cumhurbaşkanlığı'na 7 araç,
- 15 Temmuz Derneği'ne 7 araç,
- AK Parti Grup Başkanvekilliği, AK Parti Silivri İlçe Başkanlığı, Başbakanlık 100 araç, Cumhurbaşkanlığı, Okçular Vakfı, Sekbanlar Spor Kulübü, Sıcak Yuva'ya İBB'den araç, ne yapılıyor bunlar? Ne iddiası?
- Bunlar kul hakkı yiyorlar. İstanbul'un alın terini nasıl birilerine peşkeş çekersiniz.
- 27,5 yılımı devlete verdim böyle rezalet görmedim.
- Şimdi Saray da bizi dinliyor. Onun da bağlanmasını istiyorum."
Değerli okurlarım,
Kemal Kılıçdaroğlu'nun Türkiye Millet Meclisi Başkanı Şentop'un bağlanmasına izin vermesi doğaldı ama bana göre "sarayın memurları" diye sürekli eleştirdiği kişilerden olan Ulaştırma Bakanı Karaismailoğlu'nu muhatap alması yanlış oldu.
Altaylı'ya şöyle demeliydi:
- "Benim muhatabım seçilmiş siyasi olan Recep Tayyip Erdoğan'dır. Tek Adam Rejiminin siyaseten tek sorumlusu Erdoğan bağlansın…"
Kemal Kılıçdaroğlu, "Şimdi Saray da bizi dinliyor. Onun da bağlanmasını istiyorum" dedi…
Değerli okurlarım,
Doğrusu da budur.
AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Meclis'te grubu bulunan partilerin liderlerini Flash TV'de canlı yayına davet ediyorum.
AKP, CHP, İYİ Parti, MHP, HDP partilerinin liderleri ile ayrı ayrı da canlı yayına çıkmak isteyebilir.
Hatta Erdoğan ve Devlet Bahçeli birlikte olur; karşılarına Kemal Kılıçdaroğlu, Meral Akşener ve Mithat Sancar ya da Pervin Buldan çıkabilir.
Ya da Erdoğan her liderle ayrı ayrı programa katılmak isteyebilir.
Recep Tayyip Erdoğan ve Kemal Kılıçdaroğlu sizi Flash TV'de canlı yayına davet ediyorum.
Peşinen söyleyeyim;
- Sorularımı vermem…
- Camdan yanıtı kabul etmem.
- Saraydan ya da CHP Genel Merkezinden yayın yapmam,
- Buyurun gelin Flash TV stüdyosundan sizlere eşit süreler vereyim,
- Birbirinize eşit sayıda soru imkânı da vereyim.
Demokrasinin gereği budur.
- Hodri meydan; Var mısınız?