MAN ADASI BELGELERİNİN ÜSTÜ ÖRTÜLÜYOR MU?

Geçen günlerde Man Adası Belgeleri kamuoyunda tartışıldı. Sayın Cumhurbaşkanı, yakınları ve AKP yetkilileri bu belgelerin sahte olduğunu açıkladılar. Ayrıca...

Sabri Arpaç Yazar sabriarpacymm@gmail.com

Geçen günlerde Man Adası Belgeleri kamuoyunda tartışıldı. Sayın Cumhurbaşkanı, yakınları ve AKP yetkilileri bu belgelerin sahte olduğunu açıkladılar. Ayrıca Ankara Cumhuriyet Savcılığı konu ile ilgili soruşturma açtı ve CHP Genel Başkan Yardımcısı Sayın Bülent Tezcan tarafından da belgeler savcılığa teslim edildi.

Savcılık Halk Bankası ve Mali Suçları Araştırma Kurumu’nda (MASAK) aldığı bilgiler doğrultusunda bu belgelerin gerçek olduğu nedeniyle takipsizlik kararı verdi.

Savcılık soruşturması ile Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nun açıkladığı belgelerin sahte olmadığı nedenleriyle Cumhurbaşkanı’na hakaret etmediği sonucuna varıldı.

CHP’nin savcılığa teslim ettiği ve Ankara Cumhuriyet Savcılığı tarafından gerçek olduğu tespit edilen belgeler ve ödemeler aşağıdaki gibidir.

Şimdi ne olacak?

Bu belgelerin Cumhuriyet Savcılığı kararı ile sahte olmadığı anlaşıldığına göre Devletin konu ile ilgili kurumları olan MASAK kara para aklama konusunda, Maliye Bakanlığı ise vergi kayıp ve kaçakçılığı için neler yapacak.
Şirket 2011 yılında kurulduğuna göre; zaman içinde vergi, dış ticaret konusunda neler yapılacağı merak konusu?

Yani; yurt dışına gönderilen bu para nereden kazanıldı? Bu kazanç vergilendirildi mi? MASAK bu paranın araştırmasını yapmış mi? Bundan sonra yapacak mi? Bu soruların cevabı Cumhuriyet Savcılığının ‘’zamanaşımına uğradığı gerekçesiyle soruşturulmayacağı’’ şeklinde geçiştirilemez.

Yani gelinen noktada vergi mevzuatı açısından bir işlem yapılmayacağı Cumhuriyet Savcılığı tarafından açıklanmasına rağmen şirketin halen devam edip etmediği, burada elde edilen gelirlerin yıllar itibariyle vergi mevzuatımıza göre ödenip ödenmediğinin araştırılması gerekeceği açıktır.

Bu şirket hisseleri Sayın Cumhurbaşkanının oğlu, eniştesi, kardeşi ve diğer yakınları tarafından başkalarına devredilmişse bunun ne zaman yapıldığının da vergi mevzuatı bakımında incelenmesi gerekmelidir.

Bu belgeler Cumhuriyet Savcılığı tarafından gerçek olduğu araştırılıp açıklandığına göre; AKP yetkililerinin Sayın Kılıçdaroğlu’na yaptıkları hakaret ve suçlamaların da ayrı bir tazminat konusu olması gerekeceği CHP Sayın Genel Başkanı’nın takdirindedir.

Ayrıca, Cumhurbaşkanı yakınlarının da açacaklarını söyledikleri davaların ya açılmaması, açılmışlarsa da mahkemelerce ret edilmesi gerektiği de açıkça görülmektedir.

Şimdiye kadar olan anlatımlarımız adli ve mali hukuk konuları ile ilgiliydi. Oysa bu iş aslında siyasi.

Yani yerli ve milli olduğu iddiası ile siyaset arenasında boy gösterenlerin, halka; ‘’dövizlerinizi bozdurun’’ talimat ve telkininde bulunanların samimiyetleri elbette ki siyaseten ve ahlaken sorgulanması gerekecektir.

Kılıçdaroğlu ‘’sen yerli ve milli olduğunu söylüyorsun ama oğlun, kardeşin, enişten ve diğer yakınların vergi cenneti ve kara para aklayan MAN Adasında şirket kurup vergi kaçırıyorlar bu nasıl ‘milli ve yerlilik’ oluyor’’ diyerek siyasi bir hamle yapıyor.

Sayın Erdoğan, oğlu, kardeşi, eniştesi ve yakınları ile AKP yetkililerinin ‘’yalan, iftira, sahte belge’’ söylemleri de siyasi olarak kamuoyunda bir karşılık elbette ki bulacaktır.

Tüm yazılarını göster