2002'den bu yana iktidar olmanın kibrini yoğun şekilde yaşayan Recep Tayyip Erdoğan cumhurbaşkanlığı işleri ile o kadar yoğun ki AKP'de yaşanan liderlik mücadelesini kontrol edemez hale geldi.
Önce Bülent Arınç'tan başlayayım.
AKP de, teşkilatlarında ve seçmen nezdinde özgül ağırlığı hala çok güçlü olan Arınç'ın "köşesine çekildiği" filan yok.
Çok aktif şekilde parti içinde siyaset yapmayı sürdüren Arınç'ın AKP milletvekilleri ve teşkilatları ile görüşmelerini sürdürdüğü görülüyor.
AKP meclis grubuna gelince asıl kaynayan kazan burası.
Meclis grup başkanı Prof. Dr. Naci Bostancı'nın görevden alınması ve yerine milli savunma eski bakanı İsmet Yılmaz'ın atanması AKP meclis grubunda önemli bir rahatsızlık yarattı.
Naci Hoca bilim insanı olma özelliği ile gerek partiler arası diyaloglarda gerekse parti için konularda hep AKP milletvekillerinden yana olumlu bir dönem geçirdi grup başkanı olarak.
Üslup olarak da hiçbir zaman kavgacı, bölücü, ayrıştırıcı bir tavır almadı genel kurul çalışmalarında.
Milletvekilleri tarafından takdir edilen bir isim olan Bostancı'nın görevden hiçbir gerekçe olmadan alınması parti içi hâkimiyet mücadelesini da öne çıkardı.
AKP Meclis grup başkanlığına atanan İsmet Yılmaz'a gelince bilinir ki eski AKP genel başkanı ve başbakan Binali Yıldırım'a çok yakındır.
Binali Yıldırım'a gelince, önce şunu söyleyeyim.
Erdoğan'a şu bilgiler yansıtıldı:
- Numan Kurtulmuş'un teşkilatlarda ağırlığı artıyor.
Erdoğan işe bu yüzden Numan Kurtulmuş'u izlemek, parti teşkilatlarındaki ağırlığını azaltmak için Binali Yıldırım'ı genel Başkan vekili olarak görevlendirdi.
Nitekim Binali Yıldırım önemli toplantılara genel başkan Erdoğan adına katılınca anlaşıldı ki Kurtulmuş'un önü kesiliyor.
Numan Bey ise boş durur mu?
Son günlerde televizyon ve gazete sayfalarında ön plana çıkmak için açıklamalar yapan Kurtulmuş demek istiyor ki;
- "Cumhurbaşkanlığı adaylığında ben de varım…"
Tekrar Binali Yıldırım'a gelince kendisinin cumhurbaşkanlığı adaylığı konusunda AKP meclis grubunu İsmet Yılmaz ile motive etmek istiyor.
Bu durumda AKP genel Başkanlığına ve tabi cumhurbaşkanlığına en şanslı aday:
- Binali Yıldırım'dır.
Şimdi gelelim, Berat Albayrak kanadına.
Kaçak damat Berat yeniden ekonomi yönetimini eline geçirdi.
Hazine ve Maliye Bakanlığı ile Merkez Bankası başkanı kontrolü altındadır.
Peşin peşin söyleyeyim:
- Damat Berat'ın hedefi Erdoğan'ın varisi olmaktır.
Zamanında yapılacak cumhurbaşkanlığı ve milletvekili seçiminde YSK Erdoğan'ın adaylığını reddedince AKP'nin olası adayıdır Damat Berat Bey.
Peşinen yazdım ama siyaset AKP'de o halde ki Erdoğan'ın varisi bir isim daha var:
- Süleyman Soylu…
Soylu'nun üslubu için "Çakma Erdoğan" sözü AKP kulislerinde seslendiriliyor.
Soylu'nun "cumhurbaşkanlığı adaylığı" hedefini güçlendirilen en büyük destek ise kuşku yok ki MHP genel başkanı Devlet Bahçeli'den geliyor.
Biliyorsunuz Soylu, İçişleri Bakanlığından istifa etti. Ancak Bahçeli devreye girerek cumhurbaşkanı Erdoğan'ı aradı ve krizin yaşandığı o gece yarısı Soylu'nun görevden "affedilmemesini" sağladı.
Bu davranışının altında yatan iki ayrı hedef olduğu da kulislerde seslendiriliyor.
1. Hedefi AKP genel başkanlığı,
2. Hedefi: MHP genel başkanlığı…
Şimdi size Soylu'nun İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nu suçlaması konusuna geleyim.
Erdoğan yeni ekonomi politikasıyla döviz kurlarını tam düşürmüş ve siyaseten seçmeni olumlu etkileyecek hale gelmişken;
Soylu İBB'deki teröristler konusunu neden gündeme getirdi?
- Erdoğan'ın başarısını kıskandı ve sabote etti…
Siyasi hırs işte böyle bir şeydir.
Seçime 1,5 yıl kala meclisteki 286 AKP milletvekili artık biliyorlar ki en az 190'u yeniden aday gösterilmeyecek.
- Çoğu bazı partilerle dirsek temasına başladı bile…
Eski AKP milletvekili arkadaşımla sohbet ederken dedi ki;
- "Önemli bir konuya dikkat çekmek istiyorum. AKP milletvekillerinin seçim bölgelerinde bir araştırma yapın.
Yörelerine hangi devlet yatırımlarını yaptırmışlar?
Sosyal medya hesaplarına bakın seçmenlerine yönelik hangi hizmetleri sıralamışlar.
İşte AKP'nin seçmen nezdindeki en büyük sorunu budur.
AKP milletvekilleri seçmenlerinin yüzlerine bakacak halde değiller."
Evet, özetleyecek olursam Recep Tayyip Erdoğan'ın zamanında yapılacak seçimde cumhurbaşkanı adayı olamayacağını gören dört isim bugünden güç mücadelesine başladılar:
- Binali yıldırım,
- Berat Albayrak,
- Numan Kurtulmuş,
- Süleyman Soylu…
"Tayyip'in Partisi" AKP cumhur ittifakı için kimi aday gösterecek?
Siyasette hesap - kitap çok karışacak ve bakalım;
- Devlet Bahçeli ne yapacak?