Putin yaman adam! Unutulan ‘’Adana Mutabakatı’nı’’ hatırlattı. Sayın Erdoğan Putin’in ne demek istediğini anlamış ama; anlamazdan geliyor. Putin, çok diplomatik bir dil ile ‘’Suriye topraklarına Ülke’nin güvenliği gerekçesiyle girmene gerek yok. Adana Mutabakatı Ülke’nin sınır güvenliğini sağlayan bir mutabakattır. Suriye Devleti ile bunu sağlayabilirsin. Yani Esat’la anlaş. Güvenliği bahane ederek sürekli Suriye topraklarına girme.’’ Diyor.
ADANA MUTABAKATI’NIN İÇERİĞİ
Türkiye ile Suriye arasında ‘Terör ve Terör Örgütlerine Karşı Ortak İşbirliği Anlaşması’ 20 Ekim 1998 tarihinde imzalandı. 21 Aralık 2010 tarihinde bu kez Dışişleri Bakanı sıfatı ile Ahmet Davutoğlu ile halen Suriye Dışişleri Bakanlığı koltuğunda oturan Velid Muallem tarafından güncellendi.
Dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan 9 Şubat 2011 tarihinde anlaşmayı TBMM Başkanlığı’na gönderdi. Anlaşma TBMM’de onaylanıp 26 Nisan 2011 tarihinde Resmî Gazete’de yayımlandı. Bu anlaşma 1998 tarihinde imzalanan Adana Mutabakatı’nın devamı olup, terörle mücadeleyi öngören bir anlaşmadır.
2011’de yürürlüğe giren anlaşma tarafların karşı bir bildirim ve istekleri yok ise; ‘’3 yıl uzayacağı hükmüne göre’’ 2020 ilkbaharına kadar yürürlükte kalacaktır.
Bu mutabakat, Türkiye’nin Suriye iç savaşında muhaliflerin yanında yer alması ve Esat Rejimini doğrudan karşısına alması nedeniyle, uygulanma alanı bulamamıştır. Buna karşın anlaşma hala yürürlüktedir. Putin biliyor bizimkiler Fransız!
‘’Adana Mutabakatı’’ diye imzalanan belge;
- PKK ve benzeri örgütler ile ortak mücadeleyi,
- Tarafların güvenliği ile istikrarını tehdit eden terör ve terör örgütlerine karşı ortak mücadeleyi
- Her bir taraf topraklarında terör eylemleri ve terör örgütleri ile terör örgüt mensuplarına karşı etkin güvenlik tedbirleri, alacakları taahhüdünü içermeyi,
- Hiçbir terör örgütünün kamp, eğitim merkezi ve diğer tesisleri kurmasına izin verilmemeyi,
İçermektedir.
RUSYA İLE SURİYE AYNI GÖRÜŞTE
Putin; içeriği yukarıda kısaca özetlenen ve Türkiye ile Suriye arasında imzalanan bu Mutabakatı kaynak göstererek Türkiye'nin YPG'den kaynaklanan güvenlik kaygılarıyla ilgili olarak Suriye’yi adres olarak göstermektedir. Bu amaçla Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov da; ‘’Türkiye ve Suriye'nin ‘Adana mutabakatını’ sınır güvenliğinin sağlanması için kullanmasını mümkün gördüklerini’’ açıkladı. Lavrov, Esad rejiminin de sınır güvenliğinin sağlanması için bu mutabakat temelinde çalışmaya hazır olduğunu zımnen bildiriyor!
‘’BEKA SORUNU’’ VARSA BU BUMERANG AKP’Yİ DÖNECEKTİR!
Türkiye’de seçim var. İktidar Suriye olaylarını bir ‘’milli yerli’’ ve ‘’beka sorunu’’ diye insan kanı ile oy devşirilmek isteniyor! Yerli ve millilik borsanın ve bankacılık sisteminin yüzde 70’nin yabancıların eline geçtiği ile bir paradoks oluşturmaktadır!
‘’Beka Sorununa’’ gelince; Türkiye’nin böyle bir sorunu varsa 17 yıllık AKP iktidarının uygulamalarının bir sonucudur. Seçim malzemesi yapılması ‘’bumerang’’ gibi kendine dönecektir! Türkiye’nin değil AKP’nin ‘’Beka Sorunu’ vardır.