Ve Deniz Baykal da konuştu!..

Orhan Uğuroğlu Yazar ouguroglu@gmail.com

Hain darbe girişiminin yapıldığı 15 Temmuz 2016 tarihinden bu yana geçen 3.5 yıl içinde askerler, polisler, savcılar, hakimler, öğretim üyeleri, bürokratlar ve cemaatin imamları yargılandı ve yargılanıyor ama FETÖ'nün siyasi ayağı, siyasetçi işbirlikçileri bir türlü ortaya çıkarılamıyor.

26. Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ, katıldığı bir televizyon canlı yayınında şunları söyledi:

"FETÖ'nün siyasi ayağı yok dersek gerçeği inkâr olur. Bunu yargının çıkarması ve siyasi iradenin ağırlığını koyması lazım.

26 Haziran 2009'da yasalar torba yasa olarak gündeme getiriliyor. Bu TSK ile ilgili bir kanun teklifi. Bu yasa 25 Haziran'ı 26'sına bağlayan gece yarısı oluyor.

Bahsedilen yasa teklifi askeri şahıslar askeri mahalde işlediği suçlarda dahil özel yetkili mahkemelerde yargılanacak.

Bu bir kere anayasaya aykırı. Bu kanun teklifini kim hazırladı tamamen FETÖ ile ilgili bu araştırılsın."

Başbuğ'un hedefinde olan isimler şöyle:

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ı temsilen tam yetkili AKP Grup Başkanvekilleri:

- Bekir Bozdağ, Mustafa Elitaş

AKP milletvekilleri:

- Ahmet Aydın, Mehmet Ceylan, Yahya Doğan, A. Müfit Yetkin.

Bu yasa değişikliğine o gece onay verenler ise şöyle:

- Anayasa Komisyonu Başkanı AKP'li Ahmet İyimaya,

-Adalet Bakanı Sadullah Ergin.

Bu isimlere yazımda yer verince AKP'li bir milletvekilinden şu tepkiyi aldım:

"Dönemin Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ü neden yazmadın? Bu yasa değişikliğini onaylayan, veto etmeyen 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ü yeni parti kurma çalışması nedeniyle siyaseten korumak mı istediniz?"

Dedim ki; Abdullah Gül'ü yazmadığım için eleştirinizde yerden göğe kadar haklı, "siyaseten korumak" eleştirinizde de yerden göğe kadar haksızsınız.

AKP Grup Başkanvekili Mustafa Elitaş

İlk olarak o tarihte AKP Grup Başkanvekili olan görüştüğüm Mustafa Elitaş özetle şu iddiaları gündeme getirdi:

"CHP Genel Başkanı Sayın Deniz Baykal, 23 Haziran 2009 tarihinde meclis grup toplantısında, 'Türkiye'yi askeri darbe arayışına sürükleyen ortamı tasfiye etme arayışı içindeysen, getir gereğini yapalım' diye Sayın Recep Tayyip Erdoğan'a çağrıda bulundu.

Başbakan Sayın Erdoğan da 'Tamam, grup başkanvekilleriniz gelsin gerekli yasa değişikliğini yapalım' diye davet etti.

Sayın Baykal'ın talimatı ile CHP grup başkanvekilleri önce Adalet Bakanı Sadullah Ergin ile görüştüler sonra meclisteki 4 parti mutabakat sağladık. Yasa Meclis'ten oy birliği ile geçti.

Ancak daha sonra Sayın Baykal, 'Meclis'te gece yarısı darbesiyle çok önemli değişiklikler oldubitti ile halledilmek isteniyor' dedi ve CHP yön değiştirip Anayasa Mahkemesine dava açtı ve o madde iptal oldu.

Sayın Başbuğ'un o ifadesine göre, bu durumda hepimiz FETÖ'cüyüz demek mi oluyor."

MHP'den yalanlama

Elitaş'ın bu iddiası üzerine, o tarihte MHP'nin grup başkan vekilleri olan Oktay Vural ve Mehmet Şandır ile de konuştum.

Vural, "Bu düzenleme yapılırken, askerlerin sivil yargıda yargılanması anayasa değişmeden mümkün olamazdı" dedi.

Şandır, "Anayasa hükmüne aykırı olduğu için ve bu hükme aykırı olduğunu bile bile neden destek verelim?" dedi.

CHP'den yalanlama

Elitaş'ın bu iddiası üzerine o tarihte CHP grup başkanvekili olan Hakkı Süha Okay'ı aradım.

Okay, "Sayın Elitaş'ın size verdiği demeci ve MHP'lilerin verdiği yanıtları da okudum. Sayın Mustafa Elitaş'ın söyledikleri A'dan Z'ye yalan. Genel başkanımız Sayın Deniz Baykal'ın kesinlikle böyle bir talimatı da tavrı da yok" dedi.

23 ve 24. Dönem CHP Mersin milletvekili ve adalet komisyonu üyesi olan hukukçu Alirıza Öztürk beni arayarak özetle şunları söyledi:

"Bir takım insanlar bizim grup başkanvekilimiz Hakkı Süha Okay'ı "anlaşmışlar" diye suçluyorlar. Deniz Bey bu dedikodu üzerine beni çağırdı. "O gece orada bir anlaşma oldu mu?" diye sordu. Hayır, olmadı dedim. Deniz Baykal'la anlaşsalardı, beni çağırıp sorgular mıydı?"

Ve Baykal

Siyasi gelişmeleri dikkatle takip eden CHP'nin önceki genel başkanı Sayın Deniz Baykal'la da görüştüm.

- Sordum: Askerlerin sivil yargıda yargılanması için AKP'ye destek verdiniz mi?

Baykal: "Böyle bir talimatım kesinlikle olmadı. Meclis grup başkanvekillerimiz, Hakkı Süha Okay, Kemal Anadol ve Kemal Kılıçdaroğlu her zaman çok güvendiğim siyasi dava arkadaşlarımdır. Yazınızda adı geçen Alirıza Öztürk de güvendiğim hukukçular arasındadır."

- Sordum: Demokratikleşmeye destek amacı ile bu desteği AKP'ye verdiğiniz iddia edildi.

Baykal: " 12 Eylül darbesinin mağduru siyasetçilerden birisi olarak anayasa ve yasalardaki tüm anti demokratik hükümlerin çıkarılması için elbette o gün çağrı yaptım, bugün de aynı çağrıyı yapıyorum.

Hiç güvenilmeyen bir siyasi iktidara neden böyle bir destek vereyim ki?"

Tüm yazılarını göster