Dünya nüfusunun en az yarısı yakın gelecekte obez olacak

Abone ol

Dünya Obezite Federasyonu’nun raporuna göre yakın gelecekte dünyanın yarısından fazlasının obez ya da fazla kilolu olacağı öngörülüyor.

Dünya Obezite Federasyonu tarafından yayınlanan rapora göre 2035’e kadar 4 milyardan fazla insanın obez veya fazla kilolu olacağı öngörülüyor. Araştırmada obezitenin ve fazla kilonun neden olduğu sorunların tedavisinde kullanılan sağlık hizmetleri maliyetlerinin küresel ölçekte yılda 4 trilyon doları aşabileceği belirtiyor. Genel Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Mehtap Ertürk ise son dönemde en çok tercih edilen tedavi yöntemleri olan tüp mide ameliyatı ve mide balonu tedavilerinin farklarını anlatarak hastalara yol haritası çiziyor.

Op. Dr. Mehtap Ertürk, “Her iki işlemde de hastanın beslenme alışkanlıklarında değişiklikler yapması gerekiyor. Kişi, sağlıklı ve düzenli beslenmezse hiçbir zayıflama işleminin sonucu kalıcı olamaz” dedi.

Tüp mide ameliyatı vücut kitle endeksi 30 ve üzeri olan kişilere uygulanabiliyor

“Tüp mide ameliyatı ve mide balon uygulamalarından aynı etkiyi beklemek doğru olmaz” diyen Genel Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Mehtap Ertürk, “Obezite ve fazla kilo, kontrol altına alınmadığında diyabet, kalp rahatsızlıkları, bazı kanser türleri gibi daha pek çok ciddi hastalığa sebep olabiliyor. Sağlık sektöründeki teknolojik gelişmelerle zayıflamak, günümüzde daha kolay hale geliyor. Ancak hastaların da tercih edecekleri tedaviler hakkında bilgi edinmesi kritik bir önem taşıyor. Örneğin, fazla kiloya karşı en fazla kullanılan tedavilerden tüp mide ameliyatı ve mide balonu arasındaki farkı birçok kişi bilmiyor. Tüp mide ameliyatını, midenin yemek borusu ve on iki parmak bağırsağının birleştiği noktadan kesilerek midenin yaklaşık %80’inin çıkartılması ve tüp haline getirilmesi olarak özetleyebiliriz. Kapalı olarak yapılan ameliyattan sonra hastalar, fazla ağrı hissetmediği için 3 ila 4 gün içinde rutin yaşamlarına dönebiliyor. Hemen başlayan kilo verme süreci, ilk ayda çok hızlı başlarken sonrasında yavaşlayarak bir yıl içinde tamamlanıyor. Bu tedaviler, vücut kitle endeksi 30 ve üzeri olan 18-60 yaş arasındaki ameliyat engeli olmayan kişilere uygulanabiliyor” şeklinde konuştu.

“Mide balonu işlemi mide ameliyatına göre daha kısa ve kolay”

Mide balonu uygulamasının tüp mide ameliyatına göre daha basit bir işlem olduğunu belirten Genel Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Mehtap Ertürk, “Özellikle anestezi alması sakıncalı olan ya da cerrahi işlem istemeyen hastalara ameliyatsız şekilde uygulanan mide balonu, endoskopiyle mideye yerleştirildikten sonra şişiriliyor. Hatta artık endoskopiye gerek kalmadan kapsül olarak suyla yutulan mide balonu da yapılabiliyor. Midede yer kaplayarak tokluk hissi veren mide balonu sayesinde daha az yiyecek tüketen hastanın kilo verme süreci başlıyor. Mide balonu, çeşitlerine göre vücutta 4 ila 12 ay arasında kalabiliyor. Balon çeşidine göre, belirli süre sonunda balon sönüyor ve bağırsaklar yoluyla vücuttan atılıyor. Bu tedavinin mide ameliyatından en önemli farkı tekrar uygulanabilir olması. Ayrıca hasta istediği zaman mide balonu çıkarılabiliyor. Bu yöntem için vücut kitle endeksinin ise 27 ve üzeri olması yeterli” ifadelerini kullanarak sözlerini şöyle sonlandırdı:

“Mide balonu yöntemi, mide ameliyatının aksine hastaneye yatış gerektirmiyor. Kısa ve ağrısız bir işlem olduğu için hasta işlem sonrası istediği zaman çıkış yapabilir. Elbette şunu unutmamak gerekir, tüm bu zayıflama tedavileri kilo vermek ve obeziteden kurtulmak için yalnızca bir başlangıçtır. Tedavinin başarılı olması için hastanın yaşam tarzını değiştirilmesi, düzenli ve sağlıklı beslenmesi gerekir. Obezite ve fazla kilo tedavilerinin uzman hekimler tarafından yapılması ise şarttır.”

Kanser tedavisinde ilk kez kullanılan mRNA aşısı, başarılı sonuç verdi Dünya DSÖ'de koronavirüs endişesi: Yeni varyant yayılıyor Güncel