Adalet Bakanlığı’nda tasfiyenin nedeni yıllar önceki FETÖ davası ve o dernek mi?
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç ile eski Bakan Yardımcısı Yılmaz arasında görüş ayrılıkları olduğu iddiası vardı. İki ismin yolu bundan 7 sene önce kesişmişti. Hasan Yılmaz, İstanbul Cumhuriyet Başsavcı Vekili olduğu dönemde, Adalet Bakanı Yılmaz Tunç’un kardeşi hakkındaki FETÖ soruşturmasını yürütmüştü.
Hakimler ve Savcılar Kurulu (HSK) 17 Ocak’ta aldığı kararla yargının tepe isimlerinin yerlerini değiştirdi. Kararla birlikte, Adalet Bakan Yardımcısı Hasan Yılmaz, Ankara Cumhuriyet Başsavcısı Ahmet Akça, İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcısı İsmail Uçar ve İstanbul Anadolu Başsavcı Vekili İhsan Kamil Akçadırcı Yargıtay üyesi yapıldı ve görevlerini başka isimlere bıraktı.
Yargıtay’a gönderilen dört isim de yargı içerisindeki farklı gruplar tarafından hedef alınan, bulundukları makam itibariyle de güçlü kişilerdi. 2020 yılında Adalet Bakan Yardımcılığı görevine getirilen ve üç farklı bakanla birlikte çalışan Hasan Yılmaz’ın Yargıtay Üyesi yapılması ise yargıyı yakından takip edenler için dikkat çekiciydi.
Yılmaz ve Tunç’un yolu bundan 7 sene önce kesişmişti. Hasan Yılmaz, İstanbul Cumhuriyet Başsavcı Vekili olduğu dönemde, AKP milletvekili olan Yılmaz Tunç’un avukat olan kardeşi Yahya Tunç hakkında FETÖ’den dava açan isimdi.
TUNÇ HAKKINDA İDDİANAME: BİN 454 BYLOCK KAYDI
Bakan Tunç’un kardeşi Yahya Tunç hakkında, 'FETÖ' üyeliği suçlamasıyla İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nca 2017 yılında iddianame hazırlandı. İddianamede, Yahya Tunç’un ByLock'ta bin 454 adet kaydı olduğu, ByLock kullanıcısı 22 kişiyle ve FETÖ davalarında hakkında adli işlem yapılan 166 kişiyle iletişim kaydı olduğu ifade edildi. Öte yandan, Avukat Tunç’un, Bank Asya'da birden fazla hesabı ve kredi kartı olduğu ortaya çıkmıştı.
FETÖ’DEN CEZA YAĞDIRAN MAHKEME TUNÇ’UN DOSYASINI KAPATTI
Tunç hakkında 2017'de başlatılan soruşturmanın ardından yargılama, 25 Şubat 2021'de son bulmuş ve İstanbul 24. Ağır Ceza Mahkemesi dosyayı kapatmıştı. Bank Asya’ya 1 TL bile yatıranların yıllarca hapis yatırıldığı ülkede, Adalet Bakanı’nın kardeşinin dosyası bir anda kapatılmıştı. Yahya Tunç hakkında beraat kararı veren İstanbul 24. Ağır Ceza Mahkemesi’nin baktığı diğer FETÖ davalarında ise ceza yağdırılmıştı.
YAHYA TUNÇ, SAVCILIK İFADESİNDE HANGİ DERNEKTEN BAHSETTİ?
Yılmaz Tunç’un kardeşinin, 15 Temmuz Fethullahçı darbe girişiminden 1 yıl sonra İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’na kendi isteğiyle müracaat edip ifade vermesi ise dikkat çekiciydi.
Gerçek Gündem’in ulaştığı savcılık ifadesinde, Yahya Tunç, Denge Hukuki ve Bilimsel Araştırmalar Derneği adlı sadece hukukçuların üye olabildiği bir dernek kurduklarını söyledi. Tunç ifadesinde, derneği muhafazakar insanların bir araya gelip fikir alışverişinde bulunduğu bir yer olarak tanımladı. Tunç, derneğin 15 Temmuz darbe girişiminden bir yıl önce “paralel yapı” ile irtibatlı kişiler olduğu gerekçesiyle kapatıldığını ifade etti.
ADALET BAKANI DA KAPATILAN DERNEĞİN ÜYESİYMİŞ
Öte yandan, Adalet Bakanı Yılmaz Tunç’un da kapatılan ve FETÖ üyelerinin bulunduğu ifade edilen derneğe üye olduğu ortaya çıktı. Yılmaz Tunç’un, daha sonra kişisel internet sitesinden “Denge Hukuki ve Bilimsel Araştırmalar Derneği Üyesi” ibaresinin çıkarttığı görüldü.
TELEFONUNA YÜKLENEN UYGULAMA: “GRUPTA SOHBET HOCASI OLARAK ERTAN VARDI”
Tunç ifadesinin devamında, dernek üyelerinden Hasan Şimşek’in telefonuna “buradan haberleşeceğiz” diyerek ByLock olarak tespit edilen ve kendisine “Tango” olduğu söylenen bir uygulama yüklendiğini söyledi.
Yahya Tunç savcılık ifadesinde uygulamada konuştuğu kişilerle ilgili şunları ileri sürdü:
“Genelde toplantı çağrıları bu program üzerinden yapılmaktaydı. Yazışma yaptığımız grupta Avukat Hasan Şimşek, Avukat Rahmi Arslan, Avukat Mehmet Topkaya ve Avukat Hidayet adlı kişiler vardı. Bir de sohbet hocası olarak Ertan vardı. Kendisi matematik öğretmeniydi. Bu programı kurduktan sonra 1 yıl kadar süre ile grup içerisinde yazışmalarımız oldu.”
Yahya Tunç, uygulamanın dernek içi konuşmalar için yüklendiğini söylemişti. Söz konusu derneğe sadece hukukçular üye olabilirken, bir matematik öğretmeninin sohbet hocası olarak grupta olması ve uygulama üzerinden bir yıl boyunca iletişimde kalınması başka soru işaretlerini de beraberinde getirdi.
Ağabeyi Yılmaz Tunç’tan da bahseden Yahya Tunç’un ifadesini alan isim ise dönemin İstanbul Cumhuriyet Başsavcı Vekili Hasan Yılmaz’dı. Tunç’un ifadesinin ardından soruşturma tamamlanmış ve hakkında FETÖ’den dava açılmıştı.
Böylece, Bakan Yılmaz Tunç’un da bir dönem üyesi olduğu derneğin adı FETÖ davasında geçirilmiş oldu. Dolayısıyla Yılmaz Tunç ile Hasan Yılmaz bu dava ile karşı karşıya geldi.
BAKAN TUNÇ, HASAN YILMAZ’I CUMHURBAŞKANLIĞINA ŞİKAYET Mİ ETTİ?
Yılmaz Tunç hakkında FETÖ’den dava açan Hasan Yılmaz ise İstanbul Cumhuriyet Başsavcı Vekilliği’nin ardından 2020 yılında Adalet Bakanı Yardımcısı olarak atandı. Eski adalet bakanları Abdulhamit Gül ve Bekir Bozdağ’ın da yardımcılığını yapan Hasan Yılmaz’ın bu görevi Yılmaz Tunç döneminde sona erdi. İddialara göre, Hasan Yılmaz’ı bakanlıkta istemeyen isim kardeşine FETÖ’den dava açmasını unutmayan Adalet Bakanı Yılmaz Tunç’tu.
Bakan Yardımcısı Hasan Yılmaz, 17 Ocak’ta, Yargıtay Üyesi seçildi. Yılmaz’ın bakan yardımcılığından Yargıtay’a gönderilmesi ise “tenzili rütbe” olarak yorumlandı.
Söz konusu atamadan kısa bir süre önce gazeteci Barış Terkoğlu, Yılmaz Tunç’un, yardımcısı Hasan Yılmaz’dan rahatsız olduğunu ve Cumhurbaşkanlığı’na şikayet ettiğini gündeme getirmişti.
AİHM’İN BYLOCK KARARI NEYDİ? YILMAZ TUNÇ NEDEN BU KARARA KARŞI ÇIKTI?
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM), “ByLock kullanmak”, “Bank Asya’da hesabı olmak” suçlamaları ve gizli bir tanığın ifadesiyle tutuklanan eski öğretmen Yüksel Yalçınkaya için hak ihlali kararını geçen aylarda verdi.
AİHM’in söz konusu kararının ardından, Bank Asya’ya 1 TL yatıran, ByLock’u telefonuna yükleyip bir kez bile kullanmayıp FETÖ üyeliğinden hapis cezası alan yurttaşlar için bozma kararı verilmesi gündeme gelmişti.
Ancak AİHM’in hak ihlali kararının ardından Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, ByLock kullanımının FETÖ’den ceza verilmesinde yeterli olduğunu savunan bir açıklama yapmıştı.