CHP heyeti, Samandağ'da deprem atıklarının toplandığı alanda açıklama yaptı

Abone ol

CHP Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’ndan sorumlu Parti Meclisi üyesi Baran Bozoğlu, Hatay Samandağ’da deprem atıklarının depolandığı deniz kıyısında açıklama yaptı.

CHP Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’ndan sorumlu Parti Meclisi üyesi Baran Bozoğlu, CHP Hatay Milletvekili Nermin Yıldırım Kara ile birlikte Samandağ Belediye Başkanı Refik Eryılmaz; depremin ardından sel felaketinin yaşandığı Hatay Samandağ’da incelemelerde bulundu.

Deprem atıklarının toplandığı büyük bir alanın önünde, CHP Heyeti ile birlikte açıklama yapan Bozoğlu, “Yan tarafında bir spor kompleksi var. Karşı tarafında bir okul var. Arka tarafında açık bir spor tesisi var, hemen dibinde de bir halı saha var. Arka tarafta da konteyner kentler var. Yani bu atıklar doğrudan yaşam alanının içine, ekolojik alanın içine yer altı sularını kirletecek şekilde atılmış durumda. AKP hükümeti demek, görüntü var ses yok demektir. Görüntünün olduğunu biliyoruz, ama uygulamanın olmadığını çözüm üretilmediğini her alanda, her ekolojik krizde yaşıyoruz. Hatay, depremi yaşadı. Ama valilik bu konuda hazır değildi. Atıkları yönetmeye hazır değildi. Doğal bir afetin, yüzyıllar boyu sürecek bir yapay afete dönüştüğünü görüyoruz” dedi.

Bozoğlu, şunları söyledi:

“Samandağ’daki en büyük ekolojik krizin yanındayız. İlçe Başkanımız, İl Başkanımız, Belediye Başkanımız, Milletvekilimiz ile sahada inceleme yapıyoruz. Arkada gördüğünüz sahada, şu anda aslında bir kıyı şeridinin atıklarla nasıl doldurulduğunu görüyoruz. Hafriyat atıkları, deprem atıkları ile şu anda ne yazık ki verimli tarım alanı, aynı zamanda bir kıyı şeridinin kirletildiğini, yer altı sularının kirletildiğini görüyorsunuz.

Atığın büyüklüğünü gördüğümüz zaman bunun çok bilinçli bir şekilde yapıldığı ortada. Yani anlık bir çözüm değil. Çok bilinçli ve düzenli bir şekilde aylardır atıkların buraya geldiğini görüyoruz.

Arka tarafta deniz kıyısını görüyorsunuz. Atıklar denize doğru yaklaşmış durumda. Bu atıkların içerisinde evsel atıklar, tehlikeli atıklar, asbestli atıklar, PCB’ler; bir evde ve iş yerinde olabilecek her türlü kimyasal tehlikeli atığın olduğunu biliyoruz. Yer altı sularına doğrudan karışıyor. Düzenli depolama alanı değil. Ama üzerinde hala işçiler, emekçiler çalışıyor. Emekçi kardeşlerimizin, halk sağlığı problemi de burada net bir şekilde yaşanıyor.

'ATIKLAR YAŞAM ALANININ İÇİNE ATILMIŞ'

Yan tarafında bir spor kompleksi var Gençlik Bakanlığı’nın. Karşı tarafında bir okul var. Arka tarafında açık bir spor tesisi var, hemen dibinde de bir halı saha var. Arka tarafta da konteyner kentler var. Yani bu atıklar doğrudan yaşam alanının içine, ekolojik alanın içine yer altı sularını kirletecek şekilde atılmış durumda. Üzerinde hala çalışmalar yapılıyor. Tozuma ile beraber; hem partikül madde dediğimiz toz kirliliği doğaya yayılıyor, hem de asbestin riski yayılıyor. 2010’dan önce yapılan tüm binalarda asbest riski olduğunu biliyoruz.

'HİÇBİR VALİLİK PLANLAMA YAPMADI'

2004 yılında; Hafriyat Atıkları ve İnşaat Atıkları Yönetmeliği’nde 44. Maddesinde bir afet olduğu zaman valiliklerin bu afet atıklarını nasıl yöneteceğine dair bir planlama yapılma zorunluluğu getirilmişti. Üzerinden 20 yıl geçti. Buna rağmen hiçbir valilik; afet atıkları, deprem atıklarını nasıl yöneteceğine dair bir planlama yapmadı.

AKP hükümeti demek, görüntü var ses yok demektir. Görüntünün olduğunu biliyoruz, ama uygulamanın olmadığını çözüm üretilmediğini her alanda, her ekolojik krizde yaşıyoruz.

Hatay, depremi yaşadı. Ama valilik bu konuda hazır değildi. Atıkları yönetmeye hazır değildi. Doğal bir afetin, yüzyıllar boyu sürecek bir yapay afete dönüştüğünü görüyoruz. Biz CHP olarak bu konuyu hassasiyetle takip ediyoruz. Belediye Başkanlarımız, il başkanlarımız bu alanların rehabilitasyonuna dair projeler üretiyorlar. Ancak gelin görün ki atıkları kaldırmayan, atıkları yönetemeyen bir iktidar var. 21. yüzyılda, atıklarını dahi yönetemeyen bir yapı ile karşı karşıyayız. Çözümün parçası olmak istiyoruz ve bu sorunları her platformda dile getiriyoruz.

Buradan bir çağrıyı da uluslararası kuruluşlara yapmak istiyorum: Uluslararası kuruluşlar nasıl diğer dünya ülkelerinde deprem olduğunda atık yönetimi konusunda destek oluyorlarsa, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ne de bu hibeleri, desteği, ucuz kredileyi sağlamak zorundalar”

“İLK ANDAKİ KOORDİNASYONSUZLUK, RANT ODAKLI BAKIŞ AÇISI; NE YAZIK Kİ HALA ATIK YÖNETİMİNDE DEVAM EDİYOR”

Bozoğlu ve CHP heyeti daha sonra sel sularının yaşamı olumsuz etkilediği bir bölgede ikinci bir açıklama daha yaptı. Bozoğlu, şunları söyledi:

“Bugün Hatay bölgesinde, deniz kıyısında yaşanan fırtına sonrasında büyük bir problem ve afet ile karşı karşıya kaldık. Genel Başkanımız Sayın Özgür Özel’in talimatı ile bölgeye geldik. Hatay CHP milletvekillerimiz, il başkanımız, ilçe başkanlarımız, il belediye başkanımız, ilçe belediye başkanımız, örgütümüz; hassasiyetle çalışmalarını iki gündür sürdürüyor.

Şu anda Samandağ’da ciddi bir ekolojik krizle karşı karşıya olduğumuzu görüyoruz. Özellikle iklim krizi ile beraber, Meteoroloji Genel Müdürlüğü’nün verilerinde de gördüğümüz üzere büyük bir rüzgarla karşı karşıya geldik. Ancak dikkat çekici bir şekilde Meteoroloji Genel Müdürlüğü, rüzgâr hızını hala açık bir şekilde internet sitesini yayınlamamış durumda. Ama bizim yaptığımız çalışmalara göre, 100 metre/saniye hıza ulaşmış olan ciddi bir fırtına ile karşı karşıya kaldı Hatay kıyıları. Bundan dolayı da özellikle denizin taşmasından kaynaklı olarak kentin kıyı kesimlerinin su taşkınları ile karşı karşıya olduğunu gördük. Normal şartlarda HATSU’nun, Hatay Büyükşehir Belediyemizin ve ilçe belediyelerimizin çabaları ile taşkınlar durumunda bir kanal vasıtası ile bu taşkınlar dereye aktarılıyordu. Fakat ileride gördüğümüz deprem atıklarının kontrolsüz bir şekilde kıyı sahiline yığılması nedeniyle, geçmişte yapılan kanalın bu atıklarla kapatılması nedeniyle; ne yazık ki su kanala ulaşamadı ve vatandaşların evlerine ve işyerlerine büyük zarar verdi. HATSU’nun çabaları ile sabah saatlerinde yeni bir kanal açıldı ve suyun denize ulaşması sağlanmış oldu.

Fakat ne yazık ki burada iklim değişikliği üzerine çalışmalar yaptığını söyleyen Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın yanına İklim Değişikliği Başkanlığı ekleyerek su krizleri çözüyormuş imajı veren hükümetin yetkililerinin, ilgili kurumlarının sahada olmadığını ve Samandağlıları yalnız bıraktığını görüyoruz. Buna rağmen bütün ilgili kurumlarımız, ilçe belediyemiz, büyükşehir belediyemiz, HATSU ekiplerimiz canla başla çalışmalarını sürdürüp vatandaşlarımıza destek olmaya çalışıyorlar.

Bu bölgenin en büyük problemlerinin başında, asbestli atıklar geliyor, deprem atıkları geliyor. İlk andaki koordinasyonsuzluk, rant odaklı bakış açısı; ne yazık ki hala atık yönetiminde devam ediyor. Kıyı şeridinin; tehlikeli atıklarla, asbestli atıklarla doldurulduğunu görüyoruz. Atık sahasında da incelemeler yapacağız. Samandağlıların, Hataylıların, Antakyalıların karşı karşıya kaldıkları bu atık problemini çözene kadar CHP olarak çalışmalarımıza devam edeceğiz."

Emine Şenyaşar hakkında hapis talebi Siyaset 'Bugün bir başlık atıyorum; yeniden İstanbul' Siyaset MHP'li Yalçın: 'Evet, Devlet Bahçeli kayyımdır' Siyaset "Gençlerin yüzü CHP'ye döndü, tüm ilişkilerde şeffaf olacağız" Güncel