CHP'den ihraç edilmişti: Yaşar Okuyan olayının perde arkası
Sözcü gazetesi yazarı Aytunç Erkin, eski Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Yaşar Okuyan'ın CHP'den ihraç edilmesinin perde arkasında neler olduğunu yazdı.
Sözcü gazetesi yazarı Aytunç Erkin, “Yaşar Okuyan olayının arka planı” başlıklı bir yazı kaleme aldı.
Erkin bugünkü yazısında, İYİ Parti lideri Meral Akşener ile ilgili sözleri tepki çeken eski Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Yaşar Okuyan'ın CHP'den ihraç edilmesinin perde arkasını anlattı.
Yaşar Okuyan ile yaptığı görüşmeden bahseden Erkin, “Kılıçdaroğlu, İYİ Parti'yle davalık olan Okuyan'la ikinci kez neden görüştü? Okuyan bu görüşmeyi neden paylaştı? Ya da görüşmenin fotoğraflarının daha önceki görüşmeye ait olması ‘Acaba bu görüşme olmadı mı?’ sorusunu da beraberinde getirdi. Olmadıysa neden hemen yalanlanmadı” dedi.
İşte o yazı:
Tarih 21 Şubat… Saat 16.45…
Çalışma ve Sosyal Güvenlik eski Bakanı Yaşar Okuyan, CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'yla gerçekleştirdiği görüşmeden kareleri sosyal medya hesabından paylaştı. Okuyan, “Bugün CHP Genel Başkanı Sayın Kemal Kılıçdaroğlu ile yarım saati alan bir süre TBMM'deki CHP Grup odasında görüştük. Deprem ve seçimleri ele aldık” dedi. Bu görüşme siyaset kulislerine bomba gibi düştü! Çünkü; 5 Şubat'ta Okuyan katıldığı bir yayında şu cümleleri kurmuştu:
“… Sayın Kılıçdaroğlu'na dosyayı masa kurulurken söyledim. 3 gün önce de hatırlattım. Ve ona Meral Hanım'la ilgili bir dosya verdim. Dosyayı Kılıçdaroğlu kullanmayacak ben kullanacağım. O masayı dağıttığı anda Sayın Meral Akşener ile ilgili bizim de, ben ve benim neslimin söyleyecekleri var. Belgeler ve dosyalar var. Kılıçdaroğlu'nun adaylığına karşı partinin içinden negatif konuşmaların hepsi kendi bilgisi dahilinde oluyor. Kılıçdaroğlu seçime girecek sen de gir. Kim sevinecek buna? AKP. Peki bunu düşünemeyecek kadar siyasi tecrübesi yok mu? O zaman sorular arka arkaya geliyor.” Bu açıklama sonrası İYİ Parti Sözcüsü Kürşad Zorlu'dan sert bir açıklama gelmişti:
“Bir müfterinin yalan ve iftiraları sonrası CHP Genel Başkanı Sayın Kılıçdaroğlu, Genel Başkanımızı arayarak şahsın söz konusu iddialarının tamamen yalan olduğunu ifade etmişlerdir. Ayrıca ilgili müfteri hakkında yarın suç duyurusunda bulunacağımızı kamuoyumuzla paylaşmak isteriz.” Okuyan'ın açıklamalarının ertesi günü büyük deprem felaketi yaşandı. Kulislerde, “Eğer deprem yaşanmasaydı o gün toplanacak olan CHP MYK'sında Okuyan'ın disipline sevk edileceği” konuşuluyordu. Ancak…
İYİ Parti’den tepki gelince…
Önceki gün Okuyan'ın paylaştığı tweet sonrası İYİ Parti cenahından sert açıklamalar geldi. Genel Başkan Yardımcısı Ümit Özlale, Okuyan'ın sosyal medyada yaptığı açıklamayı etiketleyerek şu cümleleri kurdu: “… Biz iktidarı neden eleştiriyoruz? İstifa etmesi gerekenleri terfi ettirdiği için. Hesap sorması gerekenlerin sırtını sıvazladığı için. Yalan üreten medyaya, iftira atanlara sahip çıktığı için. Eleştirdiğiniz iktidardan biraz farkınız olsun!” Bu arada İYİ Parti cephesinden aldığım ilk bilgiler, böyle bir görüşmenin yapılmış olmasının ciddi sıkıntı yaratacağı yönünde oldu. CHP cenahındaysa ağır toplar suskun, Kılıçdaroğlu da deprem bölgesindeydi. Yine de önemli bir isim “Görüşme olmuş” dedi.
Tartışmalar ışığında Yaşar Okuyan'ı aradım. Okuyan, “Grup toplantısından sonra Sayın Kılıçdaroğlu ile yaklaşık 35-40 dakika görüştüm” dedi. Görüşmenin ayrıntıları hakkında bilgi vermeyeceğini söyleyen Okuyan, verimli bir toplantı gerçekleştirdiklerini ifade etti. Bu arada deprem bölgesindeki Kılıçdaroğlu'na “Görüşmenin bu şekilde yansımasının yarattığı sıkıntı” anlatıldı ve CHP lideri de duruma müdahale etti. Saat 14.34'te CHP resmi sosyal medya hesabından açıklama yapıldı: “Sayın Yaşar Okuyan'ın partimizle ilişiği kesilmiştir. Kamuoyunun bilgisine sunarız.”
Bu İYİ Parti'de olumlu karşılandı ve CHP'nin aldığı karar “köprüde hasar yaratmadan atlatıldı” yorumlarına neden oldu. Bir not daha: Kılıçdaroğlu, İYİ Parti'yle davalık olan Okuyan'la ikinci kez neden görüştü? Okuyan bu görüşmeyi neden paylaştı? Ya da görüşmenin fotoğraflarının daha önceki görüşmeye ait olması “Acaba bu görüşme olmadı mı?” sorusunu da beraberinde getirdi. Olmadıysa neden hemen yalanlanmadı? Tam bu gelişmeler tartışılırken sosyal medyada bir çarpıcı paylaşım daha oldu.
HATAY'DAYKEN YAPILAN PAYLAŞIM
“Seçim 2023” adlı hesaptan saat 12.09'da şu paylaşım yapıldı: “Meral Akşener: CHP, Lütfü Savaş'ı istifaya davet etmelidir.” Akşener'in nerede ve ne zaman bu açıklama yaptığını öğrenmeye çalışırken İYİ Parti'nin etkili isimlerinden “Sayın Genel Başkan böyle bir açıklama yapmadı, yalan” bilgisine ulaştım. İlginç bir durumdu bu da! Yine aynı hesap bir saat sonra (saat 13.11) yeni bir paylaşım daha yaptı: “DÜZELTME: ‘CHP, Lütfü Savaş'ı istifaya davet etmelidir' cümlesinin Meral Akşener ile konuşan Fatih Altaylı'nın kendi ifadesi olduğu anlaşılmıştır. Düzeltir, takipçilerimizden özür dileriz.”
Önceki gün Habertürk yazarı Fatih Altaylı, İYİ Parti lideriyle yaptığı görüşmeyi köşesinde paylaştı. Bu görüşmede Akşener'in, Lütfü Savaş'la ilgili kurduğu bir cümle yoktu. Altaylı parçalı yazılar kaleme alan isimlerden biri ve diğer yazısında kendi düşüncesini ortaya koymuş, Hatay Belediye Başkanı Savaş'la ilgili görüşlerini dile getirmişti.
Burada esas konu şu: “Seçim 2023” adlı hesabın paylaşımın zamanlaması manidar. Çünkü; CHP lideri Kılıçdaroğlu tam da Hatay'da Lütfü Savaş'la beraber deprem bölgesinde incelemeler yaparken, açıklamalarda bulunurken paylaşıldığı için. Anlaşılan; seçim sürecine kadar böylesi “operasyonların” olacağı!