Cumhurbaşkanlığından Reuters'ın 'Bilal Erdoğan' haberine tepki: "Mesnetsiz iddialarla dolu bir senaryo"
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın oğlu Bilal Erdoğan'ın adının geçtiği yolsuzluk iddialarıyla ilgili yurt dışında savcıların araştırma yaptığını yazan Reuters'a İletişim Başkanı Fahrettin Altun tepki gösterdi.
Cumhurbaşkanı İletişim Başkanı Fahrettin Altun, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın oğlu Bilal Erdoğan'ın adının geçtiği yolsuzluk iddialarıyla ilgili İsveçli ve ABD'li savcıların araştırma yaptığını yazan Reuters'a sert tepki gösterdi. Altun, "Reuters haber ajansının bugün, özel dosya başlığıyla abonelerine servis ettiği ve Sayın Cumhurbaşkanımızın oğlu Sayın Bilal Erdoğan'a yönelik mesnetsiz iddialarla dolu bir senaryodan müteşekkil sözde haber; gazetecilik tarihi açısından hem kara bir lekedir hem de 171 yıllık bir medya kuruluşunun kendini açıkça küçük düşürmesinin acınası bir örneğidir." ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın oğlu Bilal Erdoğan'la ilgili haber kaleme alan Reuters, yolsuzluk iddiasını gündeme getirdi. Reuters, ABD ve İsveç'teki yolsuzlukla mücadele yetkililerinin "Amerikan şirketinin ortağı İsveçli Dignita Systems firmasının, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın oğlu Bilal Erdoğan üzerinden Türkiye pazarında yer edinmeye çalıştığı" iddialarını incelediğini yazdı.
FAHRETTİN ALTUN'DAN SERT TEPKİ
Reuters'ın haberine Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun'dan sert tepki geldi Sosyal medya hesabından paylaşım yapan Altun, şu ifadeleri kullandı: "Reuters haber ajansının bugün, özel dosya başlığıyla abonelerine servis ettiği ve Sayın Cumhurbaşkanımızın oğlu Sayın Bilal Erdoğan'a yönelik mesnetsiz iddialarla dolu bir senaryodan müteşekkil sözde haber; gazetecilik tarihi açısından hem kara bir lekedir hem de 171 yıllık bir medya kuruluşunun kendini açıkça küçük düşürmesinin acınası bir örneğidir.
"DEZENFORMASYON ÜRÜNÜ"
Temel habercilik kriterlerine asgari düzeyde dahi olsa riayet edilmemiş bu dezenformasyon ürününün, içerisinde yer alan şu cümlelerle kendisini yalanlaması ve gerçekle uzaktan yakından ilgisinin olmadığını adeta itiraf etmesi, gazetecilik derslerinde okutulacak cinstendir: "Bir kişi tarafından yetkililere sunulan ve Reuters tarafından da incelenen şikayete göre sonuçta herhangi bir rüşvet ödenmedi. Aslında İsveçli şirket Reuters tarafından görülen şirket yazışmalarına göre, geçen yılın sonlarında projeden aniden vazgeçti." "Reuters, Cumhurbaşkanı Erdoğan ve oğlu Bilal'in Dignita'nın iddia edilen rüşvet planından haberdar olup olmadıklarını veya bu plana dahil olup olmadıklarını bağımsız olarak teyit edemedi."
"NATO ZİRVESİ ÖNCESİ YAYINLANMASI SORU İŞARETLERİ GETİRİYOR"
Tamamen hayal mahsulü senaryolarla dolu olan, gazeteciliğin en temel etik ilkelerini hiçe sayan ve Sayın Cumhurbaşkanımızın ailesini hedef aldığı apaçık ortada olan bu algı operasyonunun, tam da önümüzdeki günlerde gerçekleşecek NATO liderler zirvesi öncesinde yayımlanması da akla ciddi soru işaretleri getirmektedir.
"TÜRKİYE'NİN İLKESEL TUTUMUNA ZARAR VEREMEYECEK"
Şunu çok net şekilde vurgulamak isteriz ki, Türkiye'ye baskı yapmak amacıyla Türkiye karşıtı lobi ve kamu otoritelerince yönlendirilen bu operasyonel haber Türkiye'nin ilkesel tutumuna asla zarar veremeyecektir. Bilhassa 28 Mayıs Cumhurbaşkanlığı seçimi sonrasında yoğunlaşarak devam eden Sayın Cumhurbaşkanımıza yönelik bu tip saldırılar, Türk Milletinin iradesine saygısızlık anlamı taşıdığı gibi, bizi yolumuzdan döndüremeyecek beyhude çabalardır. Dezenformasyona karşı vermiş olduğumuz mücadelenin de ne denli önemli olduğunu tüm dünyaya bir kez daha kanıtlayan bu yalan haberi servis eden Reuters'ı kınıyoruz. Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde Milletimizin ve uluslararası kamuoyunun manipüle edilmesine müsaade etmemek için gece gündüz çalışmaya devam edeceğiz."