Dervişoğlu'ndan Erdoğan'a: Ayşe Ateş'e 'katillere dokunamıyorum' demelisin

GERÇEK GÜNDEM

İYİ Parti eski genel başkanı Meral Akşener'in Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'la görüşmesi gündemdeki yerini koruyor. Akşener'in hakkında ‘oğlu için Paris Büyükelçiliği’ni istedi’ iddiası gibi birçok iddia ortaya atıldı. Akşener ise dün yaptığı açıklamayla iddiaları yalanladı.

İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu, dün sosyal medya hesabından Akşener'in açıklamalarını alıntılayarak, "Hiç kimse yeise kapılmasın. İYİ Parti’ye düşmanlık bize sadece güç verir. Dünümüz de bizimdir, yarınımız da" diye yazdı.

Dervişoğlu, partisinin bugünkü grup toplantısında İYİ Partili bazı milletvekillerinin yeni anayasa sürecinde AKP’ye geçeceği iddialarıyla ilgili, "Herkes emin olsun ki bu rozeti onuruyla taşıyanlar, milletvekili olduğunu bir saniye unutmayanlardır. Bu şerefi, bu rozeti şerefiyle taşıyanlar imza attığı hiçbir kalemden şer ve musibet peydah olmamıştır. Bundan sonra da olmayacaktır." diye konuştu.

Öldürülen Sinan Ateş'in eşi Ayşe Ateş ile görüşen Cumhurbaşkanı Erdoğan'a seslenen Dervişoğlu, "Sayın Erdoğan, yaptığın o görüşmede Ayşe Ateş'in gözlerinin içine bakarak dünya lideri olduğun makamında, her yargı sürecine parmağını sokabildiğin kudretinle 'evet ben bu ülkenin tek adamıyım, cumhurbaşkanıyım ama katillere dokunamıyorum' demelisin. O kızların halini hatırını sorarken de babalarının neden öldüğünü bile yazmayan, adı iddianame kendisi ibraname olan bir tomar kağıt parçasını düşünür ve bu vebalden nasıl kaçacağını idrak edersin." ifadelerini kullandı.

Dervişoğlu'nun açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:

İYİ Parti kuruldu ve Türkiye'de bir şeyler değişmeye başladı. Taşıma seçmenle mi, hayır. Taşıma fikirlerle mi, hayır. Bir sosyoloji İYİ Parti'de cisimleşti. Milyonlarca insanın talepleri ve itirazları İYİ Parti'nin güneşi altında ortaklaştı.

İYİ Parti'yi doğuran talepler bugün olduğu yerdedir. Şimdi daha gür ve daha güçlüdür. Derdimiz yerlilik masalları anlatanlara, toprağımızı, suyumuzu, ağacımızı savaş ganimeti gibi görenlerledir. Şehirlerimizi betona boğanlarla, o betonu da insanımıza mezar edenlerledir.

Birlikte başaracağımıza inanıyorum. Zafer birçok gönüllerin birleşmesidir.

"ERDOĞAN'IN GÜNDEM KAÇIRMA OYUNU"

Haftalardır bu kürsüden Erdoğan'ın tezgahladığı gündem kaçırma oyununu anlatıyoruz. Bu tezgahın pazarda kaldığı her günse gerçeklerin konuşulmadığı asıl sorunların çözülmediği her bir dakika, milletimiz daha yoksul bir hayata, daha adaletsiz bir sisteme, daha onur zedeleyici olaylara dahil oluyor. Bu tezgahın en popüler ürünü de malumunuz normalleşme.

Herkes emin olsun ki bu rozeti onuruyla taşıyanlar, milletvekili olduğunu bir saniye unutmayanlardır. Bu şerefi, bu rozeti şerefiyle taşıyanlar imza attığı hiçbir kalemden şer ve musibet peydah olmamıştır. Bundan sonra da olmayacaktır.

Bizim siyasetimizde tutulacak tek el milletimizin nasırlı elleridir, bakılacak tek göz milletimizin şuurlu gözleridir, bakacağımız tek yüz sevdalısı olduğumuz milletimizin yüzüdür.

İYİ Parti milliyetçi, demokrat ve kalkınmacıdır. Bunların ne manaya geldiğini, bu üçünü birden tek bünyede taşımanın zorluklarını da gayet iyi biliyoruz. Bu zorluğu bilenler olarak Erdoğan'ın şahsım devletine, ucube rejimin doğurduğu sonuçlara, saray medyasınca sürekli olarak tertiplenen dünya lideri törenlerine, devlet adamı tiyatrolarına ve sözde Türkiye milleti yaratma deneylerine karnımız ziyadesiyle toktur!

Karşı çıktığımız şey yolsuzluk, yoksulluk ve kimliksizleştirme sisteminin kendisidir; hepsi tek adam sisteminin ürünüdür. Her türlü dayatmaya ve üzerimizde oynanan oyunlara rağmen, bu ucube nizama karşı başkaldırıyoruz. Vefayı boza sanıp içenlere ve onlara eşlik eden şıracılara hiçbir şekilde ihtiyacımız yok. İktidar ve yandaşlarının bol kepçeyle dağıttığı uslu çocuk şırasını da asla içmeyeceğiz.

MEHMET ŞİMŞEK'E SESLENDİ

Buradan İngiliz finans sermayesinin çıkarlarını kendi vatandaşının çıkarlarına tercih eden bakar ama görmez Mehmet Şimşek'e sesleniyorum. Soho'da dolaştığın kadar bir kere de halkın arasında dolaş. Emeklinin, asgari ücretlinin, diplomalı yoksulun, ev hanımının çektiği sıkıntıları dinle. Sonra da asgari ücrete ve emekli maaşlarına zam yapmamayı kendi vicdanına bir anlat bakalım.

ERDOĞAN-AYŞE ATEŞ GÖRÜŞMESİNE YORUM

Ateş ailesinin bu bayramının adaletten yoksun geçirdiği son bayram olmasını yürekten diliyorum. Sayın Erdoğan, yaptığın o görüşmede Ayşe Ateş'in gözlerinin içine bakarak dünya lideri olduğun makamında, her yargı sürecine parmağını sokabildiğin kudretinle 'evet ben bu ülkenin tek adamıyım, cumhurbaşkanıyım ama katillere dokunamıyorum' demelisin. O kızların halini hatırını sorarken de babalarının neden öldüğünü bile yazmayan, adı iddianame kendisi ibraname olan bir tomar kağıt parçasını düşünür ve bu vebalden nasıl kaçacağını idrak edersin.

"ŞAHSIM DEVLETİ DENEN BU ÇETE REJİMİNİ ASLA KABULLENMEYİZ"

İYİ Parti milletine verdiği sözün gereği olarak kurucu iradesine, kurucu hikayesine, kurucu ilkelerine bağlı kalacak, Türkiye'yi kuşatan bu saray rejimine karşı Türk milletinin menfaatlerini savunma mücadelesine sonuna kadar devam edecektir. Ben tüm bunları bilerek, üzerime yüklediğiniz sorumluluğu bilerek üstlendim. Bizim tek önceliğimiz vardır, o da tüten en son ocak olmaktır.

Şahsım devleti denen bu çete rejimini asla kabullenmeyiz. Cumhurbaşkanlığı sistemi denilen milletimize yabancı olan bu yırtık deli gömleğini yeniden giymeye ısrarcı çevrelerle asla birlikte olamayız. Biz millet adına yanlışlığa itiraz edenleriz. Herkes iyi bilmelidir, milletin merkezi olmak için kurulan bu kutlu çatının sahibi şahıslar değil doğrudan doğruya büyük Türk milletidir. İYİ Parti bu milletin eseridir.