Erdoğan'dan kira artışlarına ilişkin açıklama: 'Seçim sonrası üzerine gideceğiz'
AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Erdoğan, katıldığı televizyon programında fahiş kira artışlarına ilişkin açıklamalarda bulundu.
AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Erdoğan, TRT canlı yayınında açıklamalarda bulundu.
FAHİŞ KİRA ARTIŞI
Büyük kentlerdeki fahiş kira artışları hakkında konuşan Erdoğan, "Maalesef büyükşehirlerde kiraların ciddi manada yükseltildiğini görüyoruz. Bu vicdani, ahlaki, insani değil. Bu bir fırsatçılıktır. Seçimden sonra üzerine gideceğiz. Bu fırsatçılığa yasal düzenlemelerle kesinlikle izin vermeyeceğiz" ifadelerini kullandı.
Erdoğan'ın açıklamaları şöyle:
"7 COĞRAFİ BÖLGEDE 7 REZERV ŞEHİR İÇİN ÇALIŞMALARA BAŞLADIK"
"İstanbul'un 39 ilçesini kapsayan bir risk haritasını Bakanlığımız çıkardı. 220 bin bina risk altında. İstanbul'da toplam 1 milyon nüfuslu iki ayrı şehir kuralım diyoruz. Kanal İstanbul'un bir tarafında 500 bin diğer tarafında 500 bin. Uydu kent modeli olacak. 130 milyon metrekare yere ihtiyacımız var. Bakanlığımız yerleri belirledi. Bu alanlar sadece riskli binaları dönüştürmek isteyen vatandaşlarımız için kullanılacak. Avcılar'da bunu yaşadık. Bu tür olaylar onların yaklaşımını teşvik ediyor. Nüfus artmayacak. İstanbul'a yeni nüfusun gelmesine müsaade etmeyeceğiz. 500 bin konutun bir kısmını yerinde dönüştüreceğiz. 7 coğrafi bölgede 7 rezerv şehir için çalışmalara başladık. Asrın felaketine karşı asrın dayanışması gösterildi. Aynı dayanışma yeni afetlere karşı da gösterilmeli. Kentsel dönüşüm konusunda vatandaşlarımız bize yardımcı olsun. Bay bay Kemal'in 'Boğaz'ı görmek için bunu yapıyorlar' demesi acemilik.
"BAY BAY KEMAL BAŞARISIZLIĞININ KİTABINI YAZMIŞ"
Bu bay bay Kemal'in SSK'nın başında olduğu dönemde hazırladığı bir kitapçık. Burada o çöküşü kendi dilinden anlatıyor. 'Eksiklerimiz yanlışlarımız var ama biraz da bizi dinleyin' diyor. Herkes başarısının kitabını yazar Bay bay Kemal başarısızlığının kitabını yazmış. Bizzat ağzından başarısızlığının itirafı var. Rahmetli Savaş Ay'ın programında gösterdikleri gerçek değil diye Avusturyalılara rapor hazırlatıyor. Avusturyalılara sormana gerek yok hastane koridorlarında inleyen vatandaşlarıma sor.
"2013'TE IMF'İN İPİNİ KESTİK"
Bugüne kadar muhalefette bay bay Kemal'in dışında pek isimlerini almadım. Son zamanlarda şirazeden çıktıkları için onları da masaya yatırmak gerekiyor. 14 Mayıs önemli Seçim. Bu ekibin içerisinde çok yakın çalıştığım kişiler var. Bir tanesini başbakanlık makamına getirerek yanlış yaptığım kişi, diğeri de genç yaşta bakanlıklara getirdiğim kişi. Bu Bebecan'dır. Davos'ta IMF'nin başı ile görüşme yaptık ve dedim ki 'elemanların bize siyasi akıl vermeye gelmesin, Türkiye'yi yönetemezler, Türkiye'nin başbakanı benim ve ben yönetirim'. Tabi adamın rengi attı. 2013'te IMF'in ipini kestik. Onlarla bu görüşmeyi yaptıktan sonra 2013'e kadar devam ettik ve borcu ödedik. Başbakanlığımda Merkez Bankası'nın döviz rezervi 135 milyar dolara kadar çıktı. Hava atıyor. Son imzayı koyan kim? Son imzayı koyan başbakan olmadıktan sonra senin yapabileceğin ne olabilir? Ben 6 sıfırı atacağım dediğim zaman 'olmaz' dediler. Başbakanlık görevine gelenin durumu malum zaten. CHP'nin çok övdüğü zat var. Otel kapılarının arkasında kendisi ve İP'in hazinecisi IMF ile görüşme yaptılar. IMF ile görüştüklerinde ne tavsiyesinde bulundular? Dediler ki, AK Parti IMF'ye borçlanmalı. Biz dedik ki 'kendimize yetiyoruz'. Ee ne oldu battık mı? Yolumuza devam ediyoruz. Faizi düşürdük. Ne oldu, battık mı? Dünyada herkes faizi yükseltiyor, biz düşürüyoruz. Enflasyon yavaş yavaş iniyor. Haklılığımız dünyada takdir ediliyor. Yüksek faizle doğru yapmadık diyorlar. Yaptığımız ikili görüşmede bunu ifade ediyorlar. Dünyada herkes bir modelle ifade ediyoruz. Biz de Türkiye modeli diyoruz. Türkiye modeliyle dünyada örnek olacağız. Bunu görecekler.
"KÜRT VATANDAŞLARIMIZLA DAYANIŞMAMIZ ÇOK İYİ KONUMDA"
Bu 6'lı masa olmaktan çıktı. Bu artık 7'li masa oldu. Bu 7'li masa bizim Kürt vatandaşlarımızı istismar ediyor. CHP'nin benim Kürt vatandaşlarımı sevmek gibi bir derdi yok. Bunların hepsi yalan. Doğu'da CHP'nin esamesi bile okunmuyor. Benim Doğu ve Güneydoğu'daki vatandaşlarımla bir derdim yok. Kürt vatandaşlarımızla dayanışmamız çok iyi konumda. Bir araya gelerek kapalı kapıların ardında pazarlık yapmışlar. Neymiş, Diyanet Başkanlığını kaldıracaklarmış. Kaldırıp da ne yapacaksın? Bunların din düşmanlığı yeni değil. CHP'nin tarihinde din düşmanlığı var. CHP hep bununla anılmış. CHP ve HDP bir araya gelip bir mesaj veriyorlar. O da nedir? 'Benim Kürt kardeşlerimi nasıl kandıracakları'. 'Batı'da ne varsa Doğu'da da o olacak' sözüm vardı. Oldu mu? Oldu. Hiçbir zaman mahrum etmedik. Türkiye genelinde 76 üniversite vardı geldiğimizde. Bunu 208'e çıkardık. Üniversitenin olmadığı il kalmadı. Oradaki kardeşlerimi Kürt'tür diye üniversitesiz bırakamazdım. Onlar ne kadar Kürt ise biz de o kadar Kürt'üz. Yasaklar kalktı. Billboardlarda Kürtçe yazabiliyorlar, konuşabiliyorlar. Devlet kanalında Kürtçe yayına izin verildi. Daha önce bunlar yoktu. Kültürel noktalarda yollarını açalım istedik. Kandil HDP üzerinden kendisine sinsi bir yol açmaya çalışıyor. Bay bay Kemal'in Selo ile ilgili olumsuz bir sözü var mı? Bunlardan dolayı içeride yatıyor. Ne sözü veriyor bunlar? Selo'yu, İmralı'dakini çıkarma sözü veriyor. FETÖ'cüsünü falan da çıkaracak. Bu ülke terör devleti değildir. Bu ülkede teröristlere ekmek çıkmaz. PKK'nın İmralı'daki başını bırakmak istiyor, elinde Kürt ve Türk vatandaşlarımın kanı olan Selo'yu bırakmak istiyor. Benim milletim millidir, yerlidir, dik duracak ve bunlara gereken cevabı verecektir.
"KÜRT DÜŞMANI ARIYORSAN, HDP'YE VE CHP'YE BAKACAKSIN"
Kısa bir ifadeyle söyleyeyim. Batı bunlara gazı veriyor. ABD'de Biden'ın yaptığı açıklama bu işe ilk gazı veren olmuştur. Avrupa'da Almanya, Fransa bu işin başını çekiyor. Bizim gözümüzde PKK ile Kürt kardeşlerimiz ayrıdır. Kürt düşmanı arıyorsan, HDP'ye ve CHP'ye bakacaksın. Kürtlere yıllarca zulüm eden CHP zihniyetidir. Hak ve özgürlüklerini karşılayan ise AK Parti'dir. Bizimle her yerde Kürtçe'yi özgürce konuşur hale geldi. Onun için şimdiye kadar en çok oyu bize vermişlerdir. CHP, HDP'nın şantajlarına boyun eğen bir konuma gelmiştir. 'Bunları çıkaracağız' diyor bay bay Kemal. Bunu derken de milletin hiç değerlerine saygı göstermiyor. Teröristlerle öyle bir pazarlık yapmış ki HDP'lilerin CHP'lillere yaptığı hakarete ağız açıp tek kelime edemiyor. Değmez bay Kemal değmez. Gidicisin, gidici.
YENİ KABİNE NASIL OLACAK?
Milletim 14 Mayıs'ta yetkiyi verdiği andan itibaren çalışmalarımıza devam edecek kadroya sahibiz. Kadro zenginliğimiz var. Milletimiz yetkiyi verdiği zaman kurarız kabineyi. Bizim koalisyon gibi bir derdimiz yok. Siyasetçi olur, bürokrat olur, spor dünyasından olur, iş insanlarından olur, üniversitelerden olur, STK'lardan olur. Her şey mümkün. Ülkemize en iyi hizmet edecek kabineyi biz oluşturabiliriz. Emin olun en rahat olduğumuz konu bu."