İBB Başkanı İmamoğlu'ndan Tayfun Kahraman vurgusu

İstanbul Bilgi Üniversitesi Hukuk Fakültesi ve Alexander von Humboldt Stiftung iş birliğiyle, Türk Ceza Hukuku reformunun 19. yıl dönümünde, “Bilme ve İstemeye Dair Araştırmaların Ceza Hukuku Sorumluluğu Bakımından Önemi” başlıklı bir etkinlik düzenlendi. Etkinliğe katılan İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, İBB bünyesindeki Şehircilik Proje Koordinatörü Tayfun Kahraman'ın hâlâ cezaevinde tutulmasına tepki gösterdi.

İmamoğlu, "İBB bünyesinde yol arkadaşım, Şehircilik Proje Koordinatörü Tayfun Kahraman'ın, yargılandığı dava ile kent adaletini savunan bir insanın şu anda Avrupa İnsan Hakları ve Anayasa Mahkemesi kararlarının uygulanmaması ile hapiste yatıyor olması, içimizi de acıtan ve yakan bir unsurdur" dedi.

Etkinlikte konuşan İmamoğlu, İstanbul'da "herkes için hukuk ve adalet" perspektifiyle önemli adımlar attıklarını ancak Tayfun Kahraman davasındaki hukuksuzluktan bahsetmeden geçemeyeceğini söyledi.

İmamoğlu, ceza hukukunun nihai amacının ceza hukukuna ihtiyacın duyulmayacağı bir toplumsal hayatın kurulması olduğunu belirterek, hukuka ve adalete sarıldıkça daha güzel günlere ulaşılacağını ifade etti.

ÖZGÜR ÖZEL, TAYFUN KARAMAN'IN KIZININ MEZUNİYET TÖRENİNE KATILDI

Gezi Parkı davası kapsamında Silivri’deki Marmara Cezaevi’nde tutuklu şehir plancısı Tayfun Kahraman’ın kızı Vera, anaokulundan mezun oldu. Vera ve arkadaşları için İstanbul’un Beşiktaş ilçesindeki anaokulunda mezuniyet töreni düzenlendi.

ANKA'nın haberine göre; Mezuniyet törenine, CHP Genel Başkanı Özgür Özel, CHP İstanbul Milletvekili Yunus Emre, CHP İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik, Beşiktaş Belediye Başkanı Rıza Akpolat ve Şişli Belediye Başkanı Resul Emrah Şahan da katıldı. Özel, daha sonra yanında Vera ve annesi Meriç Demir Kahraman ile birlikte açıklama yaptı.

''Hepimiz adına bir görev yapıyor Tayfun Kahraman, Vera’nın babası'' diyen Özel, şunları söyledi:

''O, o görevde olduğu için buraya gelemedi. Benden rica etti, ‘Vera’nın mezuniyetine sen gider misin’ diye. Geldim, Vera’nın arkadaşlarının danslarını izledik. Çok güzel sohbet ettik ve şimdi de buraya sizin karşınıza birlikte geldik. Burada söyleyeceğim tek şey şudur. Gerçekten hepimizin yapacağı bir şeyi Tayfun yaptı ve hepimiz adına da bugünkü görevini yapıyor yıllardır. Bu kreşe Vera’yı getiremedi, hiç de alamadı. Şimdi seneye Vera okula başlayacak artık. Buradan, Türkiye’de vicdanı olan herkese sesleniyorum. Bu kadar yeter. Herkes artık durması gerektiği yerde dursun, vermesi gerektiği kararı versin. Şu anda Vera’nın babasının göreviyle ilgili kağıtların incelenmekte olduğunu biliyoruz. O arkadaşların vicdanlarına sesleniyorum. O arkadaşlar kimin sözüne kıymet veriyorlarsa bir kez daha o kişilere sesleniyorum.

Bu bitsin, artık okula Vera’yı babası götürsün. Vera’nın babasının 4 arkadaşı daha var. Onlar için de aynı talepte bulunuyoruz. Hatta Vera’nın babası gibi çocuklarından ayrı olan herkes için de bundan sonrası için bir talepte bulunuyoruz. Bütün Türkiye’ye bu duygularla sesleniyoruz. Vera’ya teşekkür ediyorum. Arkadaşları da Vera da çok güzel şeyler yapmışlar. Hep birlikte bir şarkı okudular. Okudukları son şarkı da şeydi, ‘Bir gün birisi ağaçları kesmeye kalkarsa o ağaçlar hepimizin’ diye bir şarkı okudular. Şarkı okudu diye kimseye kötülük yapılmaz. O şarkının sözlerine uydu diye kimsenin cezalandırılmaması lazım.''