Mansur Yavaş: Benim çılgın projem falan yok, en büyük projem insanları yeniden üretmeye teşvik etmek
ABB Başkanı Mansur Yavaş, Ankara Kent Konseyi ev sahipliğinde düzenlenen bir etkinlikteki konuşmasında, "Herkes ‘benim çılgın projem’ deyip halkın tertemiz parasını çalışmaz çöp projelere gömmekle meşgul. Benim çılgın projem falan yok. En büyük projem insanları yeniden üretmeye teşvik etmek" dedi.
Ankara Büyükşehir Belediyesi(ABB) Başkanı Mansur Yavaş, Ankara Kent Konseyi ev sahipliğinde düzenlenen Kars ve Çevre İlleri Demokrat Dernekler Federasyonu ile Erzurumlular Dayanışma Federasyonu İstişare Toplantısı'na katılarak vatandaşlarla bir araya geldi.
Yavaş kürsüdeki konuşması sırasında eski ABB Başkanı Melih Gökçek'e göndermede bulunarak, “Herkes ‘benim çılgın projem’ deyip halkın tertemiz parasını çalışmaz çöp projelere gömmekle meşgul. Benim çılgın projem falan yok. En büyük projem insanları yeniden üretmeye teşvik etmek. Biz gerçek belediyecilik yapıyoruz. Ankara halkının parasını sadece Ankara’da yaşayanların ihtiyaçları için karşılıyoruz. Servet gibi geliriniz varken bu kadar insan ne yer ne içer hiç düşünmediniz mi? Yoksulluğu yönetmek yerine yoksulluğu ortadan kaldıracak projeler yapmak zorundayız” dedi.
Toplantıda konuşan Yavaş, şunları söyledi:
“Belediye başkanlığı vaatlerimden birisi Ankara’da yaşayan 81 ilden herkesin kendi kültürünü yaşatması. Oradaki kültür, lezzetleri Ankara’da tadamıyoruz bir vesile olmayınca. Siz yüzlerce kilometre uzaktan buraya geldikten sonra kendi evlatlarınızın Erzurum ve Kars’ın kendi kültürünü her yönüyle yaşamasını istersiniz. İnsan yaşadığı topraklardan kopmamalı o kültürü de yaşatmalı. Bu kültürün yaşatılması adına 3 bin 500 dönümlük BAKAP projesi içerisinde bir yer planlıyoruz. Diğer şehirlerimizden herkesin gelip kendi kültürünü orada yansıtacağı, yaşatacağı ve zaman zaman toplantı yapacağı, evlatların, akrabaların birbirleriyle kaynaşacağı ortamı inşallah projelendiriyoruz.
'BENİM ÇILGIN PROJEM FALAN YOK. EN BÜYÜK PROJEM İNSANLARI YENİDEN ÜRETMEYE TEŞVİK ETMEK'
Herkes, ‘Benim çılgın projem’ deyip halkın tertemiz parasını çalışmaz çöp projelere gömmekle meşgul. Benim çılgın projem falan yok. En büyük projem insanları yeniden üretmeye teşvik etmek. Belki Türkiye’de bir numarayız, en geniş tarımsal destekleri veriyoruz. Ankara’da sizlerden aldığımız para sizin bana emanet ettiğiniz paradır. Bizim önceliğimiz insan sağlığı, bütün çalışmalarımız bu yönde, halkın genel ihtiyacı neyse parayı oraya harcıyoruz. En büyük sözümüz de şuydu: ‘Biz şeffaf olacağız, hesap vereceğiz.’ Bizden başka ihale canlı yayınlayan yok. İsteyen istediği ihaleyi YouTube’dan izleyebiliyor. Hesap veriyoruz, yaptığımız her kuruş harcamayı internet sitemizde görebilirsiniz. Varsa bir eksiğimiz hesap vermekten gurur duyuyoruz.
'MANSUR YAVAŞ’IN NEDEN SEVİLDİĞİNİ ANLAMIYORLAR, ‘ALGI YAPIYOR’ DİYORLAR. BİZ GERÇEK BELEDİYECİLİK YAPIYORUZ'
Tek başına yönetirseniz halkın zorlukla ödediği tertemiz paraları çöp projelere gömersiniz. Sonra Mansur Yavaş’ın neden sevildiğini anlamıyorlar, ‘Algı yapıyor’ diyorlar. Sosyal medyada sadece yaptığımız çalışmaları yayınlıyoruz, propagandaya dair hiçbir şey yok. Televizyonlara çıkmam. Tüm televizyonlar sizin elinizde. O zaman bu algıyı Mansur Yavaş nasıl yapıyor? Anlamadıkları nokta bu. Biz gerçek belediyecilik yapıyoruz. Ankara halkının parasını sadece Ankara’da yaşayanların ihtiyaçları için karşılıyoruz. Bu kadar kanalizasyonu yapılmamış, suyu olmayan köy varken, arıtma tesisi yapmanızı beklerken bu paraları nerelere harcadınız? Servet gibi geliriniz varken bu kadar insan ne yer, ne içer hiç düşünmediniz mi? Bu kadar sosyal destek alan aile evde neyle ısınıyor diye hiç düşünmedi mi bizden önceki zihniyet? 3 yıldır sosyal destek alan ailelere doğal gaz desteği vererek çoluğunun çocuğunun evde ısınmasını sağlıyoruz. Kırtasiye yardımı, et desteği, servis yardımı hepsini yapıyoruz ki o ailelerin çocukları okusun onlar da destek almasın. Yoksulluğu yönetmek yerine, yoksulluğu ortadan kaldıracak projeler yapmak zorundayız. Bunun da birinci adımı onların çocuklarını ne yapıp okutmak. Ankara halkı bize güvendi. Biraz önce başkanımızın söylediğinin notunu aldım. Afişlere Ankara’nın ‘Şehr-i Emin’i yazacağım ‘şehr-i emin’ neden önemli; emanet ettiğiniz paranın nereye gittiğini bilmeniz, çöp projelere harcanmadığını bilmeniz.”