Orhan Sümer: İktidarın rant uğruna yapmayacağı yok

Abone ol

CHP Adana Milletvekili ve TBMM Kit Komisyonu Üyesi Orhan Sümer “Tarım ve Orman Kanunu Görüşmelerinde” Mecliste gerçekleştirdiği konuşmada ülkede yaşanan aksaklıkları ve Saray İktidarının Politikalarının Adana’ya olan etkilerini dile getirdi.

Orhan Sümer, “Teklifin 12'nci maddesi ormanlarda kesilecek ve taşınması yapılacak ağaçların kimler tarafından damgalanacağına dair hükmü belirlemektedir. Yapılmak istenilen değişiklikle, damgalama yetkisinin özel şirketlere verilmesinin önü açılmaktadır. Yirmi bir yıldır iktidarda olan AKP'nin doğanın yeşilini değil de doların yeşilini sevdiğini hepimiz çok iyi biliyorduk ama giderayak, ülkemizin zenginliği olan ormanlarımızın katledilmesinin önünü açacak bu tarz değişiklikleri yapmak istemesi, ranttan gelecek parayı ne kadar sevdiğini bir kez daha kanıtlamış oluyor.” dedi

TARIMSAL KALKINMA OLMADAN ÜLKE EKONOMİSİ DÜZELEMEZ

Orhan Sümer, “Defalarca dile getirdik; Türkiye'de, tarımsal kalkınma sağlanmadan, ormanları talan edenlere gerekli cezalar verilmeden ülkede ekonomik anlamda istenilen gelişmişlik seviyesi yakalanamaz. Bugün, ne yazık ki orman köylüsünü, toprağına eken çiftçisini desteklemeyen bir saray yönetimi mevcuttur. Son yirmi yılda cumhuriyet tarihi boyunca görülmemiş tarım arazisini kaybettik, iktidar sadece izledi; çiftçinin traktörüne, tarlasına, hayvanına haciz geldi, kuşaklar boyu çiftçilik yapan aileler tarımı bıraktı, AKP iktidarı çözüm olmak yerine görmezlikten gelmeye devam etti.” dedi.

SARAY LÜKS UÇAKLARLA DOLU AMA YANGIN UÇAĞI YOK

Orhan Sümer, “Cumhurbaşkanlığı garajı tek bir kişinin kullanımına tahsisli lüks uçaklarla dolu. Yüzlerce yıllık ormanlarımız cayır cayır yandı, saray iktidarı "Bir kova su atacak yangın uçağımız yok, hepsi arızalı." diye açıklama yaptı. Sonradan öğrendik ki yangın uçakları bile yandaş üzerinden kiralanıp rant elde edilmiş.” dedi.

SEL FELAKETİNDE ÖLEN VATANDAŞLARIMIZI GÖRMEZDEN GELİYORLAR

Orhan Sümer, “Tarım arazilerine, dere yataklarına imara aykırı şekilde konutlar yapılırken, daha önce olduğu gibi, yine sel faciası meydana geldi, ülkenin Tarım Bakanı çıktı "15 canımızı kaybettik ama toprak ile su buluştu." diye açıklama yaptı. Tarımdan, doğa yapısından, ekolojik dengeden bu kadar uzak, tek bildiği rant olan başka iktidarı maalesef Türkiye Cumhuriyeti görmedi.” dedi.

AKP TARIMIN BAŞKENTİ ADANA’YI UNUTTU

Orhan Sümer, “Tarımdan, ormandan, çiftçiden, üretimden bahsedecek olursak; Çukurova'yı ayrıca, özel olarak değerlendirmeliyiz. Son bir yılda gübrede yüzde 226, enerji ve yağlarda yüzde 193, hayvan yeminde yüzde 145, tarımsal ilaçlarda yüzde 110, tohumda yüzde 98 fiyat artışı gerçekleşti. Buradan tüm yetkililere ve iki dönem Adana milletvekilliği yapmış, şu anda Tarım Bakanlığı görevini üstlenen Adanalı Sayın Bakan'a soruyorum: Çukurovalı çiftçi bu rakamlarla nasıl ekim yapacak, nasıl üretecek? Buğdayın keşfedildiği topraklar dururken ithal buğday getirirseniz çiftçimiz ayakta nasıl kalacak? Biz, her fırsatta, bu kürsüden Adanalı çiftçinin sorunlarını iletirken Seyhanlı, Ceyhanlı, Yüreğirli, Karataşlı yani tüm Çukurovalı çiftçilerinin sulama sorunlarına çözüm bulunmalı, elektrikte fiyat indirimi sağlanmalı diye haykırırken, iktidar kendi çiftçisine kaynak ayırmayıp destek ödemesi yapmazken Sudan'dan tarım arazisi kiralamaya kaynak ayırırsa bizim çiftçimiz nasıl ekip nasıl biçecek, Türk çiftçisi ekimini nasıl yapacak?” dedi.

TEK ADAM REJİMİ ÜLKENİN ÜZERİNE KARABASAN GİBİ ÇÖKTÜ

Orhan Sümer, “Bugün bir kalıp peynir etin fiyatıyla yarışıyorsa, 4 kişilik bir ailenin aylık Ramazan pidesi maliyeti asgari ücretin 4'te 1'ine fazlasıyla ulaşmışsa, makarna yemek lüks sayılıyor, marketlerde süt şişelerine alarm takılıyor, gıda enflasyonu yüzünden aileler çocuklarını sağlıklı besleyemediklerini söylüyorsa orada iktidarın tarım politikası çökmüş demektir.

Saray iktidarı maalesef gençlerimizin geleceğini, çiftçimizin tarlasını, emekçinin alın terini, memurun maaşını, emeklinin son kuruşunu, fabrika işçisinin asgari ücretini, esnafın ilk siftahını, öğrencinin beslenme çantasını yirmi bir yıl boyunca kendisi ve yandaşlarının çıkarları için kullanmaktan asla geri adım atmadı, siyasi ömrünü tamamlamamış bir tek adam rejimi oldu. Allah'ın izniyle, milletimizin takdiriyle 15 Mayıs sabahı bu alaca karanlığa son verecek, 13'üncü gün Cumhurbaşkanımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu ve Millet İttifakı'yla Türkiye'ye hak ettiği aydınlığa kavuşturacağız.” dedi.



Yasak gelme ihtimali olan 451 kişiden sadece 10'u listeye konulacak Gündem 63,2 milyar dolarlık satışla 8'e katladı Güncel Gökhan Zan'ın İYİ Parti'ye transferi: 'Son dakika bir müdahaleden endişeliydi' Gündem Sinan Ateş suikastı: Kritik polis tutanağı 'kayboldu' Gündem