SOL Parti'den seçim açıklaması: Tüm sandıkları sandığa giderek geleceğimize sahip çıkmaya çağırıyoruz'
SOL Parti, cumhurbaşkanı seçiminin ikinci turuna ilişkin “Şimdi, daha büyük bir kararlılıkla gençler ve kadınlar olarak, tüm emekçiler ve yurtsever insanlar olarak birleşerek mücadele etmeye; tüm insanları sandığa giderek ülkemizin geleceğine sahip çıkmaya çağırıyoruz” dedi.
SOL Parti, 28 Mayıs’ta yapılacak cumhurbaşkanı seçiminin ikinci turuna ilişkin yazılı açıklama yaptı.
SOL Parti, cumhurbaşkanı seçiminin ikinci turuna ilişkin “Şimdi, daha büyük bir kararlılıkla gençler ve kadınlar olarak, tüm emekçiler ve yurtsever insanlar olarak birleşerek mücadele etmeye; sandığa gitmeyen başta gençler olmak üzere tüm insanları sandığa giderek ülkemizin geleceğine sahip çıkmaya çağırıyoruz” dedi.
Açıklama şöyle:
“YÜRÜTTÜĞÜMÜZ BU MÜCADELEYİ ŞİMDİ SEÇİMİN İKİNCİ TURUNA TAŞIYACAĞIZ"
"Mücadeleye devam. SOL Parti olarak ilk kez katıldığımız seçimlerde ülkeyi, ülkenin geleceğini ön plana alan devrimci bir sorumlulukla mücadele ettik. Ülkenin dört bir yanında ayağa kalkarak bu rejimden ülkemizi kurtarma mücadelesinin ön saflarında yer aldık. Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Kemal Kılıçdaroğlu'nu destekledik. Parlamento seçimlerinde ise örgütlü mücadeleyi geliştirmeyi temel alan bir politika izledik. Partimizi, programımız, tanıtma, örgütlülüğümüzü geliştirme doğrultusunda bütün bir SOL Parti örgütü canla başla çalıştı, ülkenin her köşesinde mücadeleyi ve dayanışmayı örgütledi. Baraj baskısına rağmen bu mücadelemiz karşılık gördü. Kalpten inanan on binlerce insanın desteğini alarak yürüttüğümüz bu mücadeleyi şimdi seçimin ikinci turuna taşıyacağız.
"SEÇİM SONUÇLARI TEK ADAM REJİMİNİN GÜVEN OYLAMASINI KAYBETTİĞİNİ ORTAYA KOYUYOR"
Seçim sonuçları ve depremle birlikte ülkenin geldiği nokta AKP rejiminin temsil ettiği zihniyetle devam edilemeyeceğini ortaya koyuyor. AKP, devletin tüm imkanlarını seferber etmesine, her tür kötülük ve baskıya başvurmasına rağmen seçimi ilk turda bitirmeyi başaramamıştır. Seçim sonuçları da tek adam rejiminin güven oylamasını kaybettiğini, çoğunluğun bu rejimin sonra ermesinden yana olduğunu ortaya koymuştur. Muhalefet blokunun halka güven verecek bir önderlik ve politikaya yeterince ortaya koyamamış olması nedeniyle iktidarın ilk turda değişmesi mümkün olmamıştır. Halkın toplumsal taleplerini dillendiren ve örgütleyen değişim talebini ete kemiğe büründüren bir mücadele çizgisine ihtiyaç olduğu açıktır. Bu anlamda seçimin en önemli gerçeğinin SOL'a çağrı olduğu söylemek yanlış olmaz."