TİP Başkanı Erkan Baş: Seçimlerde ilçe ilçe aday çıkaracağız, Can Atalay tahliye edilmezse Meclis'e değil Hatay'a gideceğiz
TİP yöneticileri ve milletvekilleri gazetecilerle bir araya geldiler. Parti Genel Başkanı Erkan Baş, yerel seçimlerde ilçe ilçe aday çıkaracaklarını ve belediyeyi kazanacakları yerler olduğunu belirtti. 1 Ekim'e kadar Can Atalay'ın tahliye edilmemesi durumunda ise Meclis'e gitmeyeceklerini kaydetti.
GERÇEK GÜNDEM - HABER MERKEZİ
Türkiye İşçi Partisi (TİP) yöneticileri ve milletvekilleri İstanbul’da gazetecilerle bir araya geldi. TİP Genel Başkanı Erkan Baş, milletvekilleri Sera Kadıgil, Ahmet Şık, Genel Başkan Yardımcısı Doğan Ergün ile Basın ve Hakla ilişkilerden Sorumlu MYK üyesi İzel Sezer’in katıldığı toplantıda, 2023 genel seçimlerine ilişkin değerlendirmeler ve önümüzdeki yıl yapılacak yerel seçimlere ilişkin parti politikaları anlatıldı. Yerel seçimlerde sosyalist belediye başkanlarının sayısının artırılması hedefiyle hareket edeceklerini belirten Erkan Baş, tutuklu Milletvekili Can Atalay serbest bırakılmazsa 1 Ekim’de TBMM’de değil Atalay’ın seçim bölgesi Hatay’da olacaklarını söyledi.
“İSİMLERİN DEĞİL SİYASİ FİKİRLERİN TARTIŞILDIĞI BİR SÜRECİ ÖRGÜTLÜYORUZ”
Toplantıda ilk söz alan Genel Başkan Erkan Baş, partilerinde kongre sürecinin başladığını, ilçe ve il kongrelerinin tamamlanmasının ardından genel kongrenin yapılacağını ve partinin yeni yönetiminin belirleneceğini söyledi. Seçimlerin ardından parti olarak bir siyasi rapor hazırladıklarını, temel olarak ‘Türkiye ve dünyada ne değişti’ konusunu analiz etmeye çalıştıklarını belirten Baş, buradan çıkan sonuca göre yeni yönetim kadrolarını oluşturacaklarını belirtti. Baş, “İsimlerin, kişilerin değil, siyasi fikirlerin tartışıldığı bir süreci örgütlüyoruz” dedi.
SEÇİM DEĞERLENDİRMESİ: “DAHA FAZLASINI YAPMALIYDIK”
Seçim sonrasında herkeste bir üzüntü oluştuğunu, zaman geçtikçe bu üzüntünün yerini öfkeye bıraktığını belirten Baş, “TİP’e o vermiş ve pişman olan tek yurttaş yok” diye konuştu.
Erkan Baş, şöyle devam etti:
“Muhalefet kazanmayı başaramadı. Bir kez daha iktidarın ömrü uzadı. Buradan şöyle bir yaklaşımda değiliz: Hani işte o suçlu, bu suçlu, şu suçlu. Biz ‘tertemiziz, bizim hiçbir suçumuz, eksiğimiz, zaafımız yok’ demiyoruz. Hatta ‘daha fazlasını yapmalıydık’ diyoruz.
İlk çıkardığımız sonuçlardan birisi şu: Türkiye İşçi Partisi, sosyalist soldan baktığımız zaman, son kırk yılda en ciddi örgütlenmeye ulaşmış parti gözüküyor. Bu bizim kategorimizdeki partiler için elbette ki çok önemli. Ama yüz binlerce üyesi olan sağcı, ırkçı, dinci partilerden söz ediyorsak kuşkusuz bu yeterli görülebilecek bir şey değil.
Fakat 87 seçim bölgesinin 54’ünde seçime girdiğimiz gerçeğini de göz ardı etmiyoruz. Eğer 87 seçim bölgesinde seçime girmiş olsaydık kendi hedeflediğimiz oy oranına yaklaşabileceğimizi düşünüyoruz. Gördüğümüz tablo bu.”
“ÖRGÜTLENMEKTEN SÖZ EDERKEN SADECE TİP’İN ÜYE SAYISINI ARTTIRMAKTAN SÖZ ETMİYORUM”
Baş, Türkiye’de solun en önemli sorunlarından birinin muhalif cephedeki örgütlenme eksikliği olduğunu belirterek DİSK örneğini verdi. DİSK’in 250 bin civarında üyesi olduğuna TİP’in ise 1 milyona yakın oy aldığına dikkat çeken Baş, “Dünyadaki örneklere baktığımızda da bunun tersini görürüz. Yani emek örgütleri, gençlik örgütleri daha kitleseldir, daha hareketlidir. O ülkelerdeki işçi partileri de onun içerisinden bir ölçüde oy almakla övünebilirler. Türkiye İşçi Partisi açısından bakıldığında bu gerçekler karşısında bu oy oranı bir başarısızlık değildir. Dolayısıyla ben örgütlenmekten söz ederken sadece Türkiye İşçi Partisi'nin üye sayısını arttırmaktan söz etmiyorum” dedi.
TİP’e oy veren her yüz kişiden on altısının daha önceki seçimlerde AKP ya da MHP’ye oy verdiğini, yüzde yirmi birinin daha önce sandığa gitmediğini, yüzde yirmisinin ise ilk kez oy kullandığını belirten Baş, bu verilerin kendilerine çok büyük bir sorumluluk yüklediğini söyledi.
İTTİFAK AÇIKLAMASI
Seçim sürecinde bileşenlerinden oldukları Emek ve Özgürlük İttifakı’na ilişkin de değerlendirmeler yapan Erkan Baş şöyle konuştu:
“Biz, Emek ve Özgürlük İttifakı’nı son derece önemli bir üçüncü seçenek olarak işaret etmiştik. Türkiye’nin bu iki düzen içi bloka sıkışmasının gerçek alternatifi Emek ve Özgürlük İttifakı üzerinden şekillendirilebilir diye düşünmüştük. Kuruluşu için de başından bu yana çok ciddi çaba harcadık. Fakat seçim sürecinde bunun ne kadar önemli olduğunu yeteri kadar anlatamadık diye düşünüyorum.”
Partisinin yeni döneme ilişkin hedeflerini ve beklentilerini de paylaşan Erkan Baş, geçtiğimiz dönemde TİP’in “TİP gibi muhalefet yapmak” kavramını yeniden Türkiye siyasi hayatına getirdiğini belirterek şunları kaydetti:
“Şimdi kuşkusuz yanlışa yanlış demeye, halka karşı uygulamalara elimizden geldiğince direnmeye devam edeceğiz. Bu muhalefeti daha güçlü biçimde yapmaya çalışıyoruz. Ama aynı zamanda bir şeye odaklanıyoruz: Artık kazanımlara ihtiyacımız var. Önümüzdeki dönemde işçilerin sendikalaşmasının önündeki engelleri mutlaka aşacağız yani kanun değişikliklerini zorlayacağız. Olmadı fiili mücadelelerle işçileri, sendikalı, örgütlü hale getirmek için somut kazanımlara odaklanacağız. Kadın haklarına dönük talepler için mücadele eden, bu mücadeleyi kazanan bir çizgiyi tutturmaya çalışacağız. Özellikle emekçi mahallelerinde, yoksul mahallelerinde, daha önce temellerini attığımız dayanışma ağlarını güçlendirmeye çalışacağız. Depremle birlikte bunun ne kadar önemli olduğu bir kez daha ortaya çıkmıştır.
YEREL SEÇİM HAZIRLIKLARI: İLÇE İLÇE ADAYLAR AÇIKLANACAK
Ve belki de bu önümüzdeki seçimlerdeki bu mücadele sürecinin evresi olarak Türkiye'de ilk defa bir seçimde birden çok sosyalist belediye kazanma iddiasıyla hareket edeceğiz. Toplumcu halkçı belediyelerin sayısını arttırmak ve böyle bir yeni anlayışı Türkiye'de yerel yönetimlerde hayata geçirmek için mücadele edeceğiz. Bunun merkezi seçim komisyonumuz ve yerel örgütlerimiz yoğun bir çalışma içerisindeler. Tek tek bütün ilçeler üzerinde çalışma yapıyoruz. Önümüzdeki günlerde somut olarak adaylarıyla, programlarıyla, ilçeleriyle sizlerin önüne sunulacak.”
“HATAY HALKI BURADA OTURUN DERLERSE ONLARLA BİRLİKTE OTURURUZ YÜRÜYELİM ANKARA'YA DERLERSE YÜRÜRÜZ”
Konuşmasının son bölümünde TİP Hatay Milletvekili Can Atalay’ın hukuksuz biçimde hala cezaevinde tutulduğuna dikkat çeken Erkan Baş, Anayasa Mahkemesi’nin 1 Ekim’e kadar karar vermesini beklediklerini söyledi. TBMM yönetiminin Can Atalay’ın vekillik haklarına ilişkin her türlü prosedürü uyguladığını sadece soru önergelerinin gündeme alınmadığını belirten Erkan Baş, planlarını şöyle anlattı:
“Tek eksik Can’ın tahliye edilmesi. Hatay halkının durumunu aşağı yukarı hepimiz biliyoruz. Deprem geride kaldıkça zorluklar azalmıyor, artıyor. Oradaki insanlar kendi zorluklarıyla baş başa kalıyorlar. Türkiye İşçi Partisi olarak Hatay halkına borcumuz Can’ın cezaevinden çıkması ve Hatay’daki görevlerine odaklanması. Bu gerçekleşene kadar mücadeleyi sürdüreceğiz. Önümüzdeki günlerde Hatay'da Can Atalay Gezici Ofisi oluşturulacak. Danışman arkadaşlarımız, partimizin il yöneticileri, gerektiğinde biz orada olacağız. Yani sanki Can dışarıdaymış, görevini yapıyormuş gibi çalışacağız. Onun eksikliğini hissettirmemek için biz elimizden gelen her şeyi yapacağız.
Can Atalay tartışması bizim açımızdan Gezi davasının parçasıdır. Yani Gezi davasındaki hukuksuzluklara karşı mücadele aynı zamanda Can için mücadeledir. Bir Ekim'e kadar Anayasa Mahkemesi'nin kararını vermesini bekliyoruz. Bir Ekim'de Meclis yeniden açıldığında eğer Can bırakılmamış olursa biz Meclis’e gitmeyiz. Biz o gün Hatay halkının yanına gideriz. Deriz ki, ‘Sizin milletvekiliniz cezaevinde haksız, hukuksuz bir şekilde esir tutuluyor.’ Orada Hatay halkımız ne görev verirse biz onu yaparız. Yani burada oturun derlerse onlarla birlikte otururuz. Yürüyelim Ankara'ya derlerse yürürüz.”
“DAHA GENİŞ SOL KESİMLERLE DE BİR BİRLİKTELİĞE AÇIĞIZ”
Toplantının soru yanıt kısmında, 2024 yılında yapılacak yerel seçimlerde TİP’in ittifak konusundaki tutumuna ilişkin soruya yanıt veren Erkan Baş, Emek ve Özgürlük İttifakı olarak çalışmalarını sürdürdüklerini belirtti. İlkeler üzerinden yapılacak ittifaklara her zaman açık oldukları mesajını veren Erkan Baş, “Asıl önemli olan 3. Yol seçeneğinin hayata geçirilmesidir. Daha geniş sol kesimlerle de bir birlikteliğe açığız” dedi
Hatay’ın Samandağ ve Defne ilçelerinde iddialı olduklarını belirten Baş, aday çıkartacakları yerlerde belediye meclis üyelerinin halk tarafından belirleneceğini söyledi.
KADIGİL: DOĞRU BİLDİKLERİMİ SÖYLEYEBİLECEĞİM BİR PARTİYE GEÇTİĞİM İÇİN ÇOK HUZURLUYUM
CHP Diyarbakır Milletvekili Sezgin Tanrıkulu’nun Kendi partisi içinden de tepki gören sözlerine ilişkin soruya yanıt veren Sera Kadıgil, "Doğru bildiklerimi söyleyebileceğim bir partiye geçtiğim için çok huzurluyum. Burada tepki gösterilmesi gereken, Sezgin Tanrıkulu'nun yargı tarafından kesinleşmiş bir kararı dile getirmesi değil, Faik Öztrak'ın açıklamalarıdır. CHP içindeki milletvekillerinin yüzde 70'inin de Sezgin Tanrıkulu'na hak verdiğini biliyorum. CHP, 'Aman ağzımızın tadı kaçmasın Ali Rıza Bey' siyasetini bırakmalıdır" diye konuştu.
“SADECE HATAY VE DEFNE DEĞİL, KAZANABİLECEĞİMİZ BAŞKA YERLER DE VAR”
Emek ve Özgürlük İttifakı ile yerel seçimler konusundaki soruya yanıt veren Genel Başkan Yardımcısı Doğan Ergün ise, seçim bölgelerine ilişkin yaptıkları ayrıntılı çalışmaları dost partiler ile paylaşmaya hazır olduklarını söyledi. Ergün, "Biz solun ve sosyalistlerin kazanmasını istiyoruz. Türkiye'de bir kayyum belası var. Yan yana gelebileceğimiz bir zemin kalmasa bile kayyum belası nedeniyle bir araya geleceğiz. Sadece Hatay ve Defne değil, kazanabileceğimiz başka yerler de var" ifadelerini kullandı.