Tutuklu milletvekili Can Atalay'dan Türkiye'ye mesaj: Adaletin memlekette hüküm sürmesini mutlaka kazanacağız

GERÇEK GÜNDEM /

Türkiye İşçi Partisi'nden Hatay Milletvekili seçilmesine karşın tutukluluğu devam eden Avukat Can Atalay'ın serbest bırakılmaması karşısındaki tepkiler sürüyor.

Gezi Parkı Protestoları Davası kapsamında, Silivri Cezaevi'nde bir yılı aşkın süredir tutuklu bulunan Can Atalay, Soma Katliamı, Çorlu Tren Faciası, Ermenek Maden Faciası, Sakarya Hendek Havai Fişek Patlaması ve Aladağ öğrenci yurdu yangını gibi pek çok “toplumsal davada” görev aldı.

AMASYA DEMOKRASİ PLATFORMU'NDAN CAN ATALAY'IN SERBEST BIRAKILMASI İÇİN ÇAĞRI

Amasya Demokrasi Platformu, Can Atalay'ın serbest bırakılması çağrısıyla açıklama yaptı. Açıklamada; "Her fırsatta “milli irade” kavramına sarılarak kendince meşruiyet tanımlamalarına girişen siyasi iktidarın, “milli iradenin” temeli olarak gördüğü seçim sandığına ve o sandıktan çıkan iradeye saygı duymaması, açıkça halk iradesinin gasp edilmesi, Hatay halkının iradesinin ve Milli Egemenliğin yok sayılmasıdır" ifadeleri kullanıldı.

Amasya Demokrasi Platformu'nun açıklaması şöyle oldu:

"Gezi Davası nedeniyle bir yılı aşkın süredir haksız şekilde Silivri Cezaevinde tutuklu bulunan hemşehrimiz Avukat Şerafettin Can Atalay, 14 Mayıs 2023 tarihinde gerçekleştirilen 28. Dönem Milletvekili Genel Seçimleri sonucunda, Hatay halkının oyları ve iradesi ile Türkiye İşçi Partisi Hatay milletvekili seçilmiştir.

Mazbatası Hatay İl Seçim Kurulu tarafından düzenlenerek avukatlarına teslim edilen ve milletvekili olarak seçildiğine ilişkin Yüksek Seçim Kurulu kararı 30 Mayıs 2023 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan Can Atalay'ın, 2 Haziran 2023 Cuma günü Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne kaydı yapılarak yasama çalışmalarını sürdüreceği odası dahi belirlenmiştir.

Seçilme yeterliliği bulunan, milletvekili olarak seçilen ve mazbatasını alan bir milletvekilinin, seçimin üzerinden bir aydan uzun bir süre geçmiş olmasına rağmen tahliye edilmemiş olması kabul edilemez. Bunun yanında adalet bürokrasisinin en tepesinden, Can Atalay'ın gerçek hukuki durumuyla ilgisiz beyanlarla Bağımsız ve Tarafsız olması beklenen Yargı erkine talimat verilmesi de açıkça hukuka aykırıdır.

Hatırlatıyoruz:

Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın 83. Maddesine göre;

“Seçimden önce veya sonra bir suç işlediği ileri sürülen bir milletvekili, Meclis’in kararı olmadıkça tutulamaz, sorguya çekilemez, tutuklanamaz ve yargılanamaz.”

Milletvekillerinin yasama dokunulmazlığının niteliği ve halkın oyları ile milletvekili seçilen bir kişinin tutukluluğuna ilişkin demokratik seçimler tarihimizin örnekleri arasında çok sayıda yargı kararı ve yaklaşık otuz yıllık yerleşik içtihat bulunmaktadır.

Anayasa Mahkemesi’nin daha önce Mustafa Balbay, Sebahat Tuncel, Enis Berberoğlu, Leyla Güven, Ömer Faruk Gergerlioğlu başvurularına dair verdiği kararlar ile Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nca tüm bu kararlara atıfla verilen Cumhuriyet Gazetesi Davası’na ilişkin bozma kararı, seçilmiş bir milletvekilinin cezaevinden tahliyesinin hakimin takdir yetkisi içerisinde değerlendirilebilecek bir husus değil, bir anayasal zorunluluk olduğunu tartışmaya mahal vermeyecek biçimde ortaya koymaktadır.

Tüm bu örneklerle birlikte, Can Atalay için yapılan tahliye başvurusunun üzerinden bir ayı aşkın süre geçmesine rağmen serbest bırakma kararı verilmeyerek, Türk Ceza Kanunu'nun 109. maddesinde düzenlenen "kişiyi hürriyetinden yoksun kılma" suçu işlenmektedir. Hatay halkının iradesiyle Türkiye Büyük Millet Meclisinin bir mensubu olarak takdir görmüş hemşehrimiz Avukat Can Atalay’ın, yasama faaliyeti içerisinde yer almak ve deprem bölgesi olan Hatay ili için çalışmalarına başlamak üzere derhal serbest bırakılması gerekmektedir.

Türkiye Cumhuriyetinin yüzüncü yılında, İstiklal Mücadelesinin doğum belgesi olan ve tam da içinde bulunduğumuz günlerde yayımlanarak, halk iradesinin üstünlüğünü dünyaya duyuran Amasya Tamiminin ilan edildiği topraklardan sesleniyoruz:

Her fırsatta “milli irade” kavramına sarılarak kendince meşruiyet tanımlamalarına girişen siyasi iktidarın, “milli iradenin” temeli olarak gördüğü seçim sandığına ve o sandıktan çıkan iradeye saygı duymaması, açıkça halk iradesinin gasp edilmesi, Hatay halkının iradesinin ve Milli Egemenliğin yok sayılmasıdır.

Bağımsızlık ve Demokrasi mücadelesinde aydınlık bir Türkiye'de eşit bir yaşamı savunurken, 27 ocak 1971'de Yüzevler Mahallesindeki evinin önünde yaşam hakkı elinden alınan ve halen faili meçhul olan Türkiye İşçi Partisi İl Başkanı amcası Şerafettin Atalay'ın ismini taşıyan ve Gezi'de, Soma'da, Ermenek'te, Aladağ'da, Çorlu'da, Sakarya'da ve nihayet tüm ülke sathında genelleşen sosyal haklar mücadelesinde tüm hukuksuzluklara halkın yanında göğüs geren Avukat Şerafettin Can Atalay, Hatay halkının vekili Amasya'nın da öz evladıdır.

Amasya Demokrasi Platformu olarak, 1 ayı aşkın süredir keyfi olarak özgürlüğünden mahrum edilen Hatay Milletvekili hemşehrimiz Avukat Şerafettin Can Atalay'ın derhal serbest bırakılması çağrımızı basın ve kamuoyuyla paylaşıyoruz."

CAN ATALAY'DAN MESAJ VAR

Can Atalay cezaevinden açıklama için paylaştığı mesajda, "2023 Türkiye’sinin bu zor koşullarında Cumhuriyeti savunanlar ve onu demokratikleştirme mücadelesi verenler arasında önemli, hakkı verilmesi gereken bir yeni bağ da oluştu. Anayasa’nın, anayasallığın, hukuk devletinin ve demokrasinin mevcut kazanımlarını koruyacak; eşitliğin, özgürlüğün ve adaletin eksiksiz en şanlı giysisi ile memlekette hüküm sürmesini mutlaka kazanacağız" ifadelerini kullandı."

Türkiye İşçi Partisi’nin tutuklu milletvekili Can Atalay'ın cezaevinden gönderdiği mesaj şöyle oldu:

Anayasa’nın 100. Yılına doğru ilerlerken anayasal ilke ve kuralların tanınmamasının cisimleşmiş hali olarak size Silivri’den sesleniyorum.

Amasya, Mustafa Kemal’in Anadolu’ya, Samsun’a adım atmasından sonraki ilk durağı. İlk adım fiziken Samsun’da atılıyor esasen de Amasya’da Amasya Tamimi ile başlıyor cumhuriyete giden yol.

Cumhuriyet 250 yıllık modernleşme tarihinin en önemli kazanımıdır. Cumhuriyeti savunduk her hal ve şartta da savunmaya devam edeceğiz.

Bugün Cumhuriyeti savunmak için dahi onu demokratikleştirmek zorunluluğu ile karşı karşıyayız. Yaşadığımız tüm sıkıntı temelde bu meseleden kaynaklanmaktadır.

Amasya, cumhuriyete doğru atılan ilk adımın kenti dedik. Hatay da o genç cumhuriyetin göz bebeğidir.

2023 Türkiye’sinin bu zor koşullarında Cumhuriyeti savunanlar ve onu demokratikleştirme mücadelesi verenler arasında önemli, hakkı verilmesi gereken bir yeni bağ da oluştu. Anayasa’nın, anayasallığın, hukuk devletinin ve demokrasinin mevcut kazanımlarını koruyacak; eşitliğin, özgürlüğün ve adaletin eksiksiz en şanlı giysisi ile memlekette hüküm sürmesini mutlaka kazanacağız.

Silivri’den selamlar,

Türkiye İşçi Partisi Hatay Milletvekili Şerafettin Can Atalay