İstifa Eden Kaan Şakul, Beşiktaş'ta Yaşanan Kaosun Perde Arkasını Anlattı
Beşiktaş'ta istifa eden Genel Sekreter Kaan Şakul, kulübün kaotik sürecini, Hasan Arat'ın sürpriz istifasını, Samet Aybaba ile yaşadığı anlaşmazlıkları ve tartışmalı transfer süreçlerini tüm detaylarıyla canlı yayında anlattı. "Bir daha görev almayı düşünmüyorum," diyen Şakul, dikkat çeken açıklamalarda bulundu.
Beşiktaş'ta son dönemin en çok konuşulan isimlerinden biri olan Kaan Şakul, dün akşam HT Spor'un canlı yayın konuğuydu. Şakul, Beşiktaş'ın içinde bulunduğu kaotik sürece dair önemli açıklamalarda bulundu. Yaşananları anlatırken oldukça çarpıcı konulara değinen Şakul, Samet Aybaba'nın iddialarından Hasan Arat'ın istifasına kadar bilinmeyenleri anlattı. Şakul'un sözleri sosyal medyada da en çok konuşulanlar arasında yerini aldı.
Beşiktaş'ta Genel Sekreterlik yapan ve görevinden istifa ettiğini açıklayan Kaan Şakul, neden istifa ettiği sorusuna şöyle yanıt verdi:
"Bana yapılan saldırılar nedeniyle yıprandım ve tüm arkadaşlarımın huzurunda her yerden istifa etmek istediğimi söyledim. Onlara ‘Ben istifa edeyim ki eliniz güçlensin’ dedim. Sağ olsun hepsi ‘Biz bu yolu beraber yürüyeceğiz’ dedi. Ben teşekkür ettim ama istifa mektubumu yine de yazdım. Çünkü hakikaten kararlıydım. Hüseyin başkana istifa mektubu verdikten yarım saat sonra beni odasına çağırdı. Bana, 'Ben sensiz yürüyemem, bu gemiyi mayısa kadar beraber limana yanaştıralım.' dedi ve istifamı yırtıp attı. Açıkçası çok samimi bir yaklaşımdı, ben de kabul ettim."
HASAN ARAT'IN İSTİFASI
Başkanlığı bırakan Hasan Arat'ın istifasına çok şaşırdığını söyleyen ve istifa sürecinde neler yaşandığına değinen Şakul, yaşanan süreci şöyle aktardı:
"Hasan Arat’ın özellikle Galatasaray maçından sonra başlayan süreç ve sağlık sorunlarından dolayı 'Ben yorulmaya başladım' ve Hüseyin Yücel'e 'Hazır mısın başkan olmaya?' dediği bir süreç var. Başkanın istifasına kadar geçen süreçte Hüseyin Yücel ile birlikte başkanın en azından Mayıs ayına kadar görevde kalması için yoğun bir uğraş sarf ettik.
Sağlık konusu çok ciddi bir konu olduğu için insanlar tabi etkileniyor. Birkaç gün boyunca Hüseyin Yücel ile birlikte başkanın Mayıs ayına kadar kalması için ikna etmeye çalıştık. Biz başkanı aslında ikna etmiştik ta ki Göztepe maçına kadar... Göztepe maçı hepimizi üzen bir maç oldu.
Göztepe maçından sonra Hasan Arat, beni ve Hüseyin Beyi yanına çağırdı. Başkan bize, 'Ben artık karar verdim, kaldıramıyorum' dedi ve Hüseyin Beye, ‘Sen başkan olmaya hazır mısın?’ diye sordu. Buna rağmen yine de Hüseyin Yücel ile birlikte başkanı, Mayıs ayına kadar kalmaya ikna ettik. Başkana, 'Bütün yetkilerinizi Hüseyin Beye verin, Yönetim Kurulu toplantılarına arada gelin, yormayın kendinizi. Biz geri kalanını hallederiz' gibi şeyler söyledik.
Daha sonra Perşembe günü Maccabi maçı oldu. Cuma günü ise kulübe gelirken başkanımız aradı, helallik istedi ve ayrılacağını söyleyip kapattı. Açıkçası ben çok şaşırdım. Ondan sonra Yönetim Kurulu’na istifasını bildirerek bize veda etti."
SAMET AYBABA'NIN İDDİALARINA YANIT
Samet Aybaba'nın iddialarına da yanıt veren Şakul, Samet Aybaba ile kişisel hiçbir sorunun olmadığını ancak iş konusunda problem yaşadıklarını anlattı. Yaşanan anlaşmazlığı şu sözlerle açıkladı:
"Ben Samet Aybaba'ya her zaman ağabey demişimdir. Yarın gördüğümde yine derim. Samet ağabey iyi bir insandır fakat dediğini yaparsan iyidir. Fakat biraz ters düşmeye başladığın zaman o günkü basın toplantısındaki gibi olur. Ama canı sağ olsun. Benim Samet ağabeyle kişisel hiçbir sorunum olmadı ama iş anlamında oldu.
Bana göre bunların kişiselleşmemesi gerekiyordu. Bütün hikayelerde kendisi beni suçladı. Bizim Samet ağabey ile sıkıntılarımız Nisan ayında başladı. Kulüpte herkesin sorumlulukları var, para konuları da bendeydi. Hiç kimse bugüne kadar bu konuda bana bir saygısızlık yapmadı. Fakat Samet ağabeyde biz bunu yakalayamadık.
O istiyor ki, ben alayım, ben satayım, parasını da ben belirleyeyim herkes tamam desin. Nisan ayından sonra hikaye şu; Samet ağabey başkana, 'Ben genç oyunculara zam yapmak istiyorum, bir oyuncunun da kontratına artış yapmak istiyorum' diyor. Başkan da bunu Kaan'la konuş deyince Samet ağabey de bana mesaj attı.
2 yıl kontratı olan oyuncuya acayip bir artış istedi. Ben de kendisine ‘Yarın transfer toplantısı var, genç oyuncular sorun değil ama bu arkadaşımızın iki tam sezonu var, sakatlıktan yeni çıkmış niye bu oyuncunun maaşını 3.5-4 katına çıkartıyoruz’ dedim. Samet ağabey ise toplantıyı beklemeden ertesi sabah basını çağırıp, oyuncuya zam için imza attırdı."
Brad Friedel'ın nasıl göreve geldiğini de anlatan Şakul, yönetim kurulundan bir kişinin kendilerine Friedel'ı önerdiğini söyledi:
"Satışa yönelik bir ışık olmaması sebebiyle başkan, bize bir sportif direktör aradığını söyledi. Ondan sonra sportif direktör olarak ilk görüşülen isim Devin Özek oldu. Başkan onunla anlaşmak üzereydi ama bir şekilde olmadı. Daha sonra Devin Özek haberleri çıkmaya başladı. Başkan bir sürü aday buldu, bazıları dünya çapında bazıları da az bilinen isimlerdi. Yönetim kurulumuzdan bir arkadaşımız ise başkana Brad Friedel'i önerdi. Bunu suç atmak için söylemiyorum. Ondan sonra da başkanımıza anlattım, o da bir görüşelim dedi."
SAHTE İMZA AÇIKLAMASI
Sahte imza konusuna da cevap veren Şakul, sahte imza atamayacağını çünkü kendisinin imza yetkisi olmadığını söyledi. Detayları ise şöyle anlattı:
"Sahte imza atamam çünkü benim imza yetkim yok. Başkan ve ikinci başkan bir oyuncuya teklif göndermiş. Arkadaş da teklifi yaparken, Samet Aybaba’nın elektronik imzasını kullanmış. Sonra Samet Aybaba bu duruma tepki gösterdi. Başkan da Hüseyin Yücel'e, 'Samet Aybaba, ‘İmzam kullanıldı zaten oyuncuyu da istemiyordum’ dedi bu olay nedir?” diye sordu. Başkan konuyu dinledikten ‘Böylesi daha dürüstçe olur’ diyerek teklifi geri çektirdi. Ben ise bu olayların içinde hiç yoktum."
Samet Aybaba'nın da imza yetkisi olmadığını ve suç işlediğini söyleyen Şakul, ''Samet Aybaba imza yetkisi olmadığı halde dünya kadar insana genel menajerlik yetkisi vermiş'' dedi ve şöyle devam etti:
"Samet Aybaba'nın imza yetkisi yokken dünya kadar insana genel menajerlik yetkisi vermiş. Başkan söyledi bana, hepsini iptal ettirmiş. Yani kulüpte imza yetkin yok senin, olmayan imza yetkinle imza atıyosun. Futbolculara direkt ulaşma yetkimiz varken, araya başka bir aracı sokuyorsun ve yetki veriyorsun. Senin imza yetkin yok, bu bir suç. 2-3 kişiye veriyor bu yetkileri. Bunların hepsinin listesi var. Bunlar sonradan ortaya çıkan şeyler. Çoğunun yetki süresi de bittiği için başımıza bişey gelmiyor. Sen nasıl olmayan yetkinle, yetki belgesi veriyorsun menajerlere."
Samet Aybaba'nın ''Al-Musrati ve Muçi'ye 24 milyon Euro verilince şok oldum'' açıklamasına da cevap veren Şakul, bu transferlerle ilgili Fernando Santos'u işaret etti:
"Al-Musrati'ye ekstra bir imza parası ödemedik. Fernando Santos, Musrati ve Muçi'yi istedi. Musrati eski kulübündeyken hocaya mutlu olmadığına dair mesaj atmış. İkisi de Portekizli olduğu için hoca da seviyor herhalde, istedi."
Samet Aybaba'nın Muleka'yla konuştuğunu ve bu yüzden Arabistan'a transferinin yattığını iddia eden Şakul, bu konuyu şöyle anlattı:
'Hoca, Muleka'yı kadroda düşünmüyordu biz de kendisiyle konuştuk. Arabistan'dan bir kulüple, 750 bin euro kiralama, 3.25 milyon euro ligde kalırlarsa satın alınacak opsiyonuyla anlaştık. Muleka, Arabistan'a gitmek için hocaya yalvarmış. Belki bizden aldığı maaşın 2.5 katını orada alacaktı. Böyle olunca hocanın da kararıyla oyuncu ayrılacaktı. Sonrasında Muleka bir anda gitmekten vazgeçti.
Beşiktaş'tan üst düzey bir yöneticinin Muleka'yla konuştuğu iddia ediliyor. Fikrim var ama kim bu bilmiyorum. Oyuncu da buna inanmış kalmış. Transferi yatıran bu oldu. Muleka, menajeri vasıtasıyla bunları söyleyenin Samet Aybaba olduğunu ifade etti.'
Samet Aybaba'ya hocanın iki katı kadar prim yazıldığını belirten Kaan Şakul, Göztepe maçının ardından yaşananları anlatırken şu ifadeleri kullandı
''Hoca, başkan ile görüşmek istiyor. Hüseyin Yücel de stadyumda yok. Başkan da statta olmadığı için hoca ile ben görüştüm. Sonra hoca sorunlarını anlatmaya başladı ve dışarıdan birisi kapıyı açmaya çalışıyor. Dışarı bakıp Feyyaz Ağabey'i görünce 'Kimse yok görüşme işi bana kaldı ve 5 dakika süre ver ben sana anlatacağım.' dedim. O da 'Tamam Kaan.' dedi.
Esas bütün hikayenin koptuğu olay prim listesi. Liste çok kalabalık 70 civarında kişi var. Samet Aybaba'ya hocanın iki katı prim yazılmış. Hoca bunu görünce bozuk attı. Hasan Arat ve Hüseyin Yücel ile konuştuk. Ben 'İki kat prim mümkün değil.' dedim. Ağustos gibi yaşanıyor bu olay. Orada tekere çomak soktuk.''
Son olarak Beşiktaş'ta bir daha görev almayı asla düşünmediğini söyleyen Kaan Şakul, ''İnşallah çok adaylı bir başkanlık seçimi olur. Derbiyi de inşallah kazanırız'' diyerek sözlerini noktaladı.