İstanbul’da mevcut gıda güvenliği durumuyla ilgili düzgün, düzenli bir veriye sahip değiliz. Birkaç gün önce Tarım ve Orman Bakanlığı'na CİMER üzerinden 6 soru yönelttim. Yanıt verileceğine ihtimal vermiyordum fakat yarısı yanıtlanmış. Sağda solda kalan eski, yeni verilerle birlikte gelen yanıtlar birleşince İstanbul’da gıda güvenliğinin ciddi biçimde ihlal edildiği, gıda politikalarının çöktüğü bir kez daha ortaya çıkıyor.
1. Tarım ve Orman Bakanlığı bünyesinde kaç gıda kontrol görevlisi bulunmaktadır?
2. Mevcut gıda kontrol görevlilerinin mesleklere göre dağılımı ne şekildedir?
3. İstanbul ilinde kaç gıda kontrol görevlisi bulunmaktadır?
4. İstanbul ilinde ikişerli, üçerli ya da daha fazla sayıda gıda kontrol görevlisi içeren kaç gıda denetim ekibi bulunmaktadır?
5. İstanbul ilinde kayıt ve onay kapsamında kaç gıda işletmesi bulunmaktadır?
6. İstanbul ilinde bulunan kayıt ve onay kapsamındaki gıda işletmelerinin dağılımı ne şekildedir?
Tarım ve Orman Bakanlığı'ndan gelen yanıtlara göre; Türkiye genelinde 7578, İstanbul'da 774 gıda kontrol görevlisi bulunuyor. En fazla gıda kontrol görevlisinin İstanbul’da olduğu bilindiğine göre il başına sayılar oldukça düşük. 7578 gıda kontrol görevlisinin 2180'i gıda mühendisi. Oransal olarak yüzde 28,76'sı. Bakanlık 3 aylık eğitimle diğer meslekleri gıda mühendisliği eğitiminin seviyesine çıkartmaya çalışıyor, gıda mühendisi istihdam etmiyor.
İstanbul'da kayıt ve onay kapsamında kaç gıda işletmesi olduğu ve ilçelere göre dağılımlarıyla ilgili sorularsa görmezden gelinmiş. Ama bu görmezden gelme ve veri açıklamama stratejisi günümüzde pek bir işe yaramıyor.
Tarım ve Orman Bakanlığı'nın sitesinde kamuya yayınlanması zorunlu olan 2023 Yılı Faaliyet Raporu hala sitede yok, yayınlanmamış. 2022 Yılı Faaliyet Raporu'na göre de Türkiye'de 722.090 gıda işletmesi bulunuyor. Bundan seneler önce Tarım ve Orman Bakanlığı, İllere Göre Gıda İşletmelerinin Sektörel Dağılımı başlıklı bir de tablo yayınlıyordu. Son tablonun üzerinden epey vakit geçmiş olacak ki tabloda Türkiye genelinde 450.723 gıda işletmesi olduğu yazıyor. Sonrasında tablonun da yayınlanması durduruldu, şeffaflık tamamen kaybedilmeye çalışıldı.
Buradan bir çıkarımda bulunacak olursak, bu tabloya göre İstanbul'da o dönem 58.033 gıda işletmesi bulunuyor. Bu tablodaki verilerle 2022 Yılı Faaliyet Raporu'na göre yüzde 37,59 gibi bir artış var. Verilerin 2022 yılına ait olması nedeniyle kabaca bir hesapla bugün 79-80 bin civarında gıda işletmesi olması gerekirken İstanbul İl Tarım ve Orman Müdürlüğü’nün basına aktardığı bilgilere göre 130 binin üzerinde gıda işletmesi var İstanbul’da. Bu da yüzde 124 artış demek.
Bir gıda işletmesinin şikayetler hariç yılda en az 3 defa denetlenmesi gerekiyor. Bu veriden hareketle 390 bin civarında gıda denetimi gerçekleştirilmeli İstanbul’da. İstanbul İl Tarım ve Orman Müdürlüğü’nün her yıl yaptığı reklam çalışmasına göre 2023 yılında İstanbul’da 155 bin gıda denetimi gerçekleştirilmiş. Olması gerekenin yüzde 39,85’i. Ama bu çok büyük bir başarı gibi basında yer buluyor.
İl Tarım ve Orman Müdürlükleri, Tarım ve Orman Bakanlığı’nın kamuya kapattığı verileri kendi reklamları için basınla paylaşıyor. Ara sıra Tarım ve Orman Bakanı da bu kervana katılıyor. Bu verileri görünce gıda güvenliğinin ne derece zarar aldığını tekrar tekrar görüyoruz. İstanbul genelinde gıda işletmeleri sayısı orantısız bir büyüme gerçekleştirirken Tarım ve Orman Bakanlığı gıda kontrol görevlisi kadrolarında pek bir değişiklik yok.
Her gıda denetim ekibi en az 2 gıda kontrol görevlisinden oluşuyor. Bu da demek oluyor ki İstanbul'da en fazla 387 gıda denetim ekibi mevcut. Etkin, nitelikli bir denetim sisteminde her bir gıda denetim ekibi başına yılda 1007 gıda denetimi düşüyor. Bir yılda 249 iş günü var, her işgününe 4’ün üzerinde gıda denetimi anlamına geliyor.
Etkin, nitelikli bir gıda denetimi demişken, böyle bir denetimin ideal süresi 2 saat. Ulaşım, yemek, denetim raporları, ALO174 şikayetleriyle ilgili denetim, denetim raporları ve nefes almaları için harcanan süreyi çıkartırsak günde en fazla 4 denetim gerçekleştirebilir gıda denetim ekipleri. Bunun için insan olmadıklarının kabul edilmesi gerekiyor. Sanıyorum Tarım ve Orman Bakanlığı da o noktada. İnsan olduklarının farkına varıldığı noktada da günde en fazla 2 denetim gerçekleştirilebilir. Tabii buradan bazı işletmelerin hiç denetlenmediği, denetlenenlerin de etkin, nitelikli bir denetimden geçmediği de anlaşılıyor.
Bu İstanbul özelinde veriler, diğer kentlerde durumun daha da kötü olduğunu aşikâr. Gıda sistemi tamamen çökmüş, Tarım ve Orman Bakanlığı yapısı enkaza dönmüş, kentlerimizin gıda güvenliği ciddi derecede ihlal edilen seviyelerde. Böyle bir sisteme gıda kontrol görevlisi kadrosu açmaktan önce gıda güvenliğini siyasi reklam aracı olmaktan çıkartmak gerekiyor. Acilen Ulusal Gıda Güvenliği Kurumu kurulmalı, sonrasında gereken istihdam sağlanmalı. Ama AKP zihniyetiyle olacak bir şey değil bu.