Meclis’te bütçe görüşmeleri yaklaşıyor. AKP iktidarının elinde bir bütçe planı var. Yurttaş ne kadar vergi verecek, ne kadar ceza ödeyecek, nereden ne gelir elde edilecek belli. Bunların ne kadarı yurttaşa hizmet olarak dönecek, ne kadarı yandaşın cebine girecek belirsiz. Bizler için belirsiz.
Muhalefetin elinde alternatif bir bütçe planı yok. Gündemde okullarda bir öğün ücretsiz yemek hiç yok. Bu gıda politikası birkaç yılda yurttaş üzerinde büyük bir tahribat yaratacak.
OKUL YEMEĞİ EĞİTİM YASASI OLUŞTURULMALI
Ücretsiz okul yemeği için Okul Yemeği Eğitim Yasası oluşturulması ve yasal hükümlere göre bir bütçe planlanması gerekiyor. Kaç çeşit yemek verilecek, yemeklerin kalite standartları nasıl olacak, kimler ve hangi kurumlar sorumlu olacak bütün detayların net bir şekilde ortaya koyulması lazım.
Okul gıdaları hakkında yayınlanan yönetmelik de tekrar ele alınmalı ve yeniden yapılandırılmalı. Mevcut olarak yayınlanmış olan Okul Gıdaları Hakkında Tebliğ’in uygulanma ihtimali çok düşük. AKP iktidarı da muhalefet de bu durumun farkında fakat hiçbir taraf bununla ilgili bir adım atmıyor. Tebliğde yer alan muğlaklıkların hepsi giderilmeli, bütün açık kapılar kapatılmalı, çocuklarımızın sağlıklı ve temiz gıdaya güvenilir bir biçimde erişmeleri sağlanmalı.
Türkiye’deki bütün okulların ortamı beslenme ve sağlık hizmetlerine uygun hale getirilmeli. Mevcut durumda okulların çok büyük bir kısmı beslenme ve sağlık hizmetleri için uygun koşulları taşımıyor. Okullarda yemekhane, mutfak ve revir bulunmuyor. Afetlere hazırlık adı altında okullar rant için dönüştürülüyor. Yemekhane, mutfak ve revir alanları ya hiç yapılmıyor ya da bunlardan biri ya da ikisi yapılıyor sonrasında atıl halde kalıyor.
Bugün Türkiye’de 18 milyon çocuğumuz ilk ve orta öğretimde eğitim hayatlarına devam ediyor. Ortaya koyulacak yasaya göre verilecek ücretsiz okul yemeğinin maliyeti belli. Yemek için yapılacak personel ve elektrik, su, doğalgaz maliyetleri de belli. Ortaya bu işin bütçesini oluşturmak ve Meclis’e sunmak kalıyor.
GIDA GÜVENLİĞİ OKUL MÜFREDATINA GİRMELİ
Türkiye’nin Ulusal Gıda Güvenliği Kurumu’na olan ihtiyacını her defasında farklı durumlarla anlatmaya çalışıyorum. Ücretsiz okul yemeği için de bu kuruma ihtiyaç var. Hem okullarda yemek hizmetinin denetlenmesi hem de gıda ve beslenmenin eğitim müfredatına girmesi gerekiyor.
Gıda on beş farklı temel yaşam alanını doğrudan ya da dolaylı olarak etkiliyor. Eğitim, adalet, çevre, sağlık, ekonomi bunların başında yer alıyor. Ulusal gıda güvenliği kültürü yaratabilmek, gıda ve beslenmenin önemi ve etkilerini yerleştirebilmek için ilk ve orta eğitimde gıda ve beslenmeyle ilgili temel dersler verilmesi gerekiyor.
Sağlıklı bir toplum inşa edebilmek, fiziksel ve psikiyatrik hastalıkları azaltabilmek, eğitim seviyesini yükseltebilmek için ücretsiz okul yemeği hayati konumda. Bugün çocuklarımız kötü ve yetersiz beslenme nedeniyle çocukluk dönemlerinde bodurluk, zeka ve algılama geriliği, gelişim bozukluğuyla yetişkinlik dönemlerinde obezite, diyabet, kanser ve kalp-damar hastalıklarıyla karşı karşıya.