Adını Tamer Oyguç'un baş harflerinden ve sınırında bulunan golf sahasının birinci vuruş noktası olan "(first tee) 1. Tee"den alan Tee’O için uzun yıllardır kurulan bir hayalin vücut bulmuş hali demek yanlış olmayacak. Tamer Oyguç basketbol oynadığı yıllarda gittiği ülkelerde lezzet peşinde koşmaya başlamış. Takım ile birlikte kaldığı otellerin şefleri ile mutfaklarda uzun saatler geçirmiş. Oyguç şeflerin elinden yerel mutfakların yanı sıra Avrupa ve dünya mutfaklarına ait lezzetleri deneyimleme şansı bulurken, onlarla bu mutfakları tanımak adına da uzun süren sohbetler gerçekleştirmiş.
Tatillerde gittiği ülke ve şehirlerin yemeklerinin yapım aşamaları ve tatları konusunda da bitmek bilmeyen merakıyla bilgi sahibi olmak için çaba sarf eden Oyguç uzun yıllar boyunca deneyimlediği yemekleri evde yapmaya başlıyor ve onları arkadaşlarının beğenisine sunuyor. Yemekleri beğenilen Tamer Oyguç çevresinden gelen ısrarları da kıramayarak açacağı restoran için yer arayışına giriyor.
Atapark caddesinin gelişmeye açık bir yer olduğunu düşünen Oyguç Ataşehir Golf kulübü sınırındaki Tee’O restoranın bulunduğu yerin aradığı mekan olduğuna karar veriyor. İlk başta sokak lezzetleri pub olarak açılan mekan gelen talepler ve gördüğü ilgi üzerine yenilenme sürecine giriyor. Hem menüsünü hem de dekorasyonunu yeniliyor. Eylül ayı başında da “nice dining” olarak tanımlamanın daha doğru olacağını düşündüğüm konsepti ile kapılarını açıyor.
Mutfağın başına 23 yaşındaki genç ve başarılı şef Kutay Kaygusuz geçiyor. Ne istediğini bilen, lezzet için yorulmak bilmeden çalışan ve mutfakta takım çalışmasının gücüne inan Kutay Şef ekibi ile birlikte yeni menüyü uzun ve titiz bir çalışmanın ardından ortaya çıkarıyor. Mevsimsel ürün ve lezzetlerin ön planda olduğu menüyü geçtiğimiz günlerde gerçekleştirdiğimiz özel tadımda deneyimledim.
Kutay Şef ve kendisi gibi genç oldukları kadar başarılı ekibi beni oldukça etkiledi. Sundukları tadım menüsünde yer alan her bir tabak özenle seçilen ürünlerle ve titiz bir çalışmayla hazırlanarak servis edildi. Bu menüde beni en fazla etkileyen lezzetlere gelince. “Fava”, Domates Confi”, “İncir Chutney Pizza” ve “Dana Kaburga Rulo”yu sayabilirim. Lezzet dengeleri ile pişirilme dereceleri neredeyse mükemmele yakındı. Tabii ki denediğim bazı lezzetler ile ilgili önerilerimi de Kutay Şef ile paylaştım.
Lezzetli olduğu kadar keyifli bir sohbet eşliğinde gerçekleştirdiğimiz tadımın finalinde servis edilen “Pavlova” başarılıydı ama “Dulce de Leche Flan” gerçekten muhteşemdi. Ülkemiz gastronomisinde önemli yerlere geleceğine inandığım Kutay Şef ve ekibini tüm kalbimle tebrik ediyorum. Yolunuz Ataşehir’den geçiyor ve farklı bir lezzet deneyimi yaşamak istiyorsanız Tee’O biçilmiş kaftan…
Türkiye ile dünya gastronomisi arasında köprü görevini sürdüren ve dünya gastronomi etkinlikleri içerisinde ilk iki sırada yer alan, bu yıl 8’inci kez düzenlenen Uluslararası Gastromasa Gastronomi Konferansı, “Geography” teması çerçevesinde İstanbul’da Haliç Kongre Merkezi’nde 4-5 Kasım tarihleri arasında kapılarını yeniden açıyor.
Konferans öncesi Türkiye’nin önde gelen 7 başarılı şefi ve ünlü yiyecek & içecek uzmanı Levon Bağış’ın şarap eşleştirmeleri ile Neolokal’de bir öğle yemeği düzenlendi. Sektör profesyonelleri ile Türkiye’nin önde gelen isimlerinin buluşturan ve Gastromasa Kurucusu Gökmen Sözen’in ev sahipliğinde gerçekleşen yemekte Türkiye’nin önde gelen 7 başarılı şefi; Cenk Debensason, Cihan Kıpçak, Didem Şenol, Emre Şen, İnanç Çelengil, Maksut Aşkar ve Mustafa Otar’ın 7 özel reçetesi ünlü yiyecek ve içecek uzmanı Levon Bağış’ın şarap eşleştirmeleri ile sunuldu.
7 başarılı şefin imza yemeklerinden oluşan menü etkileyici olmanın ötesinde ilk tabaktan son tabağa kadar yaşattığı deneyimin kalite ve seviyesi ile baş döndürücüydü. Lezzetin sınırlarını zorlayan bu özel öğle yemeği 4-5 Kasım’da gerçekleştirilecek olan Gastromasa’nın da katılımcılara yaşatacağı deneyimin adeta habercisi niteliğindeydi.
Bu yıl “Geography” temasıyla organize edilecek konferansta Ángel León, Dominique Crenn, Yoshihiro Narisawa, Rasmus Munk, Bruno Verjus, Andoni Luis Aduriz, Jordi Roca, René Frank, Yann Couvreur, Antonio Bachour, Giorgio Bargiani, Dom Carella gibi dünyaca ünlü şefler ve pastry şefleri, sommelierler ve miksolojistler, turizm ve ağırlama sektörünün en önemli yatırımcıları ve profesyonelleri, fikir önderleri, ulusal ve uluslararası markalar yine İstanbul’da bir araya gelecek.