Maliye, kurumların yönetim ve denetim kurullarına toplantı başına ödenen huzur hakkı ücretlerine de asgari ücret istisnası uyguluyor.
HUZUR HAKKI NEDİR?
Huzur hakkı, Türk Dil Kurumu sözlüğünde; ‘’Belli bir konuyu görüşmek için toplanan bir kurulun üyelerine ödenen para’’ olarak tanımlanmıştır.
Türk Ticaret Kanunu’nun 394’ncü maddesinde ise;
Şeklinde düzenlenmiştir.
Huzur hakkı sermaye şirketlerinde, derneklerde, kooperatiflerde, vakıflar ve cemaatlerde toplantı başına ödenen ücret olarak ödenmektedir. Sermaye şirketlerinde kar payları ile karıştırılmaktadır.
Kâr pay, şirket ortaklarına, tasarruf sahiplerinin koydukları sermayeleri karşılığında elde edilen gelirdir. Vergi kesintisine tabidir.
Başka bir ifadeyle kâr payı, bir şirketin hisse senedi fiyatı doğrultusunda ne kadar ödeme yapıldığını yıllık olarak gösteren bir menkul sermaye iradı geliridir.
Ücret ise, Gelir Vergisi Kanunu’nun 61’nci maddesine göre; işverene tabi belirli bir işyerine bağlı olarak çalışanlara hizmet karşılığı verilen para ve ayınlar ile sağlanan ve para ile temsil edilebilen menfaatlerdir.
Huzur hakkı zaten Gelir Vergisi Kanunu’nun 61’nci maddesinde ücret sayılmıştır. Anılan düzenlemeye göre ücret; ‘’ödenek, tazminat, kasa tazminatı, tahsisat, zam, avans, aidat, huzur hakkı, prim, ikramiye, gider karşılığı veya başka adlar altında ödenmiş olması veya bir ortaklık münasebeti niteliğinde olmamak şartı ile kazancın belli bir yüzdesi şeklinde tayin edilmiş bulunması ücret tanımının içeriğini değiştirmeyeceği’’
Şeklinde düzenlenmiştir.
Şirketlerden elde edilen diğer bir gelir de menkul sermaye iradı olup, tanımı ise; ‘’sahibinin ticari, zirai veya mesleki faaliyeti dışında nakdi sermaye veya para ile temsil edilen değerlerden müteşekkil sermaye dolayısıyla elde ettiği kâr payı, faiz, kira ve benzeri iratlar’’ şeklindedir.
HUZUR HAKLARININ ASGARİ ÜCRET İSTİSNASINDAN YARARLANMASI
Ülkemizde yüksek oranda seyreden enflasyonun etkisi ile oluşan fiyat artışlarının asgari ücreti çok olumsuz etkilemesi sonucu 2023 yılında asgari ücret iki kez yeniden belirlendi. Asgari ücretin çalışanlar üzerindeki olumsuz etkisinin bir kısmının Hazine üzerine bırakılması sonucunu doğurdu.
Yıllardır muhalif politikacılar ile iş ve işçi temsilcilerinin savundukları; ‘’asgari ücretin vergi dışı bırakılması’’ tam da bu döneme denk geldi. İktidar da hiç istemediği ve gündeminde olmayan bu hususu yani asgari ücretin vergi dışı bırakılması istemeye istemeye yasalaştırmak durumunda kaldı.
Bu anlamda, Gelir Vergisi Kanunu’nun 23/18’nci maddesine 7349 sayılı Kanununla eklenen düzenleme;
"Hizmet erbabının, ödemenin yapıldığı ayda geçerli olan asgari ücretin aylık brüt tutarından işçi sosyal güvenlik kurumu primi ve işsizlik sigorta primi düşüldükten sonra kalan tutarına isabet eden ücretleri (Şu kadar ki, istisnayı aşan ücret gelirinin vergilendirilmesinde verginin hesaplanacağı gelir dilim tutarları ve oranları, istisna kapsamındaki tutarlar da dikkate alınarak belirlenir. Ödenecek vergi tutarı, bu suretle bulunan vergi tutarının içinde istisna tutara isabet eden kısım düşülmek suretiyle hesaplanır. İstisna nedeniyle alınmayacak olan vergi ilgili ayda aylık asgari ücret üzerinden hesaplanması gereken vergiyi aşamaz. Birden fazla işverenden ücret alanlarda bu istisna sadece en yüksek olan ücrete uygulanır)."
Şeklindedir.
Paralel düzenleme aynı Kanunla Damga Vergisi Kanununa ekli (2) sayılı tabloda da;
Hükmü eklenmiştir.
Yapılan düzenleme ve açıklamalara göre; şirket ortakları ile kurumların yönetim kurulu üyelerine huzur hakkı olarak yapılacak ödemelerin Gelir vergisi Kanununun ücret hükümlerine göre gelir vergisi kesintisine tabi tutularak vergilendirildiği için ücret kapsamında değerlendirilen söz konusu huzur hakkı ödemelerine, 193 sayılı Kanunun 23/18’nci maddesinde yer alan asgari ücret istisnası uygulanacağı, aynı şekilde Damga Vergisi Kanununa ekli (2) sayılı tabloda yer alan damga vergisi istisnası da uygulanacaktır.
Huzur hakkı ödemelerinin alındığı dönemde ortak ya da yönetim ve denetim kurulu üyelerine bu sıfatları nedeniyle ödenecek ücretin birden fazla işverenden elde edilmesi halinde asgari ücret istisnasının sadece en yüksek ücret gelirine uygulanacağı da öteden beri genel uygulamadır. (Gelir İdaresi İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı’nın 22.05.2023 tarih ve E-62030549-125-562790 sayılı özelgesi de bu yöndedir).