Bir insanı ölüme götürebilecek çikolata dozundan, İngiliz istihbarat biriminin yılbaşı bilmecesine; domuzlara barbekü affından, pamuk şeker rekoruna… Son dönemin birbirinden tuhaf haberleri sizlerle...
İlk tuhaflık için İngiltere’ye gidiyoruz. Birleşik Krallık'ın ünlü casusluk teşkilatı GCHQ, her yıl olduğu gibi bu Noel'de de genç zihinleri zorlayacak bir bilmeceyle karşımıza çıkıyor. Elektronik ve siber istihbarat uzmanı olan GCHQ, bu defa özellikle 11-18 yaş arası gençlere hitap eden bir Noel kartı hazırladı. Ancak bu sıradan bir kart değil; içinde zeka oyunları ve şifre çözücülerin sınırlarını zorlayacak yedi bulmaca barındırıyor.
Bu eğlenceli meydan okuma, aslında gizli bir amaca hizmet ediyor; gençlere bilim, teknoloji, mühendislik ve matematik (STEM) alanlarını sevdirmek ve onları siber güvenlik dünyasına çekmek. GCHQ Direktörü Anne Keast-Butler, kartın “bir casusluk kariyerinin sunduğu fırsatları gençlere göstermek için bir ilham kaynağı” olmasını umduklarını söylüyor.
Peki, bu bulmacaları çözmek için ne gerekiyor? GCHQ’nun “baş bulmacacısı”, zeka kadar ekip çalışmasının da önemine dikkat çekiyor. Ona göre, yalnız dehalardan ziyade farklı becerilere sahip insanların bir araya gelmesi bu tür zorlukların üstesinden gelmenin anahtarı.
Tarihten ilham alan bu gelenek, Bletchley Park’taki ünlü kod çözücülerin İkinci Dünya Savaşı’nda oynadığı rolü de hatırlatıyor. GCHQ’nun bu yeni bulmacaları ise geçmişin mirasını modern bir şekilde devam ettiriyor.
Kim bilir? Belki de bu Noel’de bir genç, geleceğin en büyük şifre çözücülerinden biri olmak için ilk adımını atacak.
Şimdi Atlas Okyanusu’nu geçerek ABD’ye gidiyoruz. Noel geldi ve Miami'de alışılmadık bir af hikayesi yaşanıyor. Beyaz Saray’ın Şükran Günü’nde hindileri affetme geleneğinden esinlenen Miami-Dade Belediye Başkanı Daniella Levine Cava, bu yıl Glinda ve Elphaba adlı iki yavru domuza kalıcı barbekü affı verdi.
Normalde Noel arifesinde Kübalı Amerikan ailelerinin sofralarında “lechon asado” olarak yer alabilecek olan bu şirin domuzlar, şimdi hayatlarının geri kalanını bir hayvan barınağında huzur içinde geçirecek.
Yaklaşık tombul bir beagle (küçük bir köpek türü) büyüklüğündeki Glinda ve Elphaba, kendileri için düzenlenen törende, sunulan elma ve portakal dilimlerine ilgi gösterirken, çevrede toplanan kalabalık ve kameraların ilgisinden pek etkilenmişe benzemiyordu. Plastik çimlere ilgileri ise oldukça fazlaydı.
Etkinlik Latin Cafe 2000’in sahibi Eric Castellanos’un bir şakasından doğmuş. Castellanos, “Biz Miami'de hindi yemeyiz, domuz eti yeriz” diyerek bu eğlenceli geleneğin başladığını anlatıyor.
Domuzların isimlerini Castellanos’un çocukları Rico ve Alessandra seçmiş. Glinda ve Elphaba şimdi affedilen 13. ve 14. domuz olarak barınakta yeni hayatlarına başlıyor. Miami’de barbeküden kurtulmuş olmak, onlar için ikinci bir şans anlamına geliyor.
Atlas Okyanusu’nu tekrar katedip İngiltere’ye dönüyoruz. Leah Shutkever adındaki hızlı yiyen bir kadın, son derece tatlı bir rekor kırarak gündeme oturdu. Bir dakikanın altında bir sürede tam 49 gram yeşil pamuk şekeri tüketerek Guinness Dünya Rekorlar Kitabı'na adını yazdırdı.
Peki neden yeşil pamuk şekeri? Hakemler bu rekor için "Grinch" renginin özel bir önemi olduğunu belirtiyor. Yani Shutkever'ın tam olarak bu renkteki pamuk şekeri yemesi gerekiyormuş.
Yarışmanın ardından Shutkever, "Ellerim yapış yapış, yüzüm de öyle ama buna değdi!" diyerek mutluluğunu dile getirdi. Zaten daha önce de "tavuk nugget" ve "jöleli çörek" tüketerek rekorlar kırmıştı.
Bu yazıda coğrafi çeşitliliği yakalayamadık; tekrar ABD’ye gidiyoruz. Dr. Joe Dituri, Güney Florida Üniversitesi’nde profesör ve aynı zamanda "Dr. Deep Sea" lakabıyla tanınan bir maceraperest. Doktorun son macerası, bilim dünyasında oldukça dikkat çekti. Dituri, uzun süreli uzay yolculuklarının insan vücudu üzerindeki etkilerini anlamak için 100 gün boyunca suyun 30 metre altındaki "Jules' Undersea Lodge" adlı bir habitatta yaşadı.
Mart 2023'te başlayan bu sıra dışı deney, hem fiziksel hem de psikolojik etkileri gözlemlemek üzere tasarlandı. Dituri, küçük ve izole bir ortamda yaşamanın vücudunu nasıl etkilediğini anlattı. Sürekli basınç altında olmak, boyunun geçici olarak kısalmasına neden olmuştu. Ancak su yüzüne döndüğünde her şey normale dönmüştü.
Dituri “Bu süreçte hem iyi hem de zorlu deneyimler yaşadım. Ama sonuçta bu, gezegenler arası yolculuklar için insan dayanıklılığı hakkında çok şey öğretti” diyerek deneyin önemine dikkat çekti.
Çikolata çoğumuzun vazgeçilmezi, ancak aşırıya kaçmanın bedeli ağır olabilir. Peki, sizi öldürebilecek kadar çikolata yemeniz mümkün mü? Bilimsel verilere göre evet, ama miktarı sizi şaşırtabilir.
Çikolatanın içerdiği teobromin adlı bileşik, yüksek dozlarda zehirli etkiler gösterebiliyor. 68 kg ağırlığındaki bir kişinin tehlikeli seviyelere ulaşması için yaklaşık 68.000 mg teobromin tüketmesi gerekir ki bu da yüzlerce çikolata barına eşdeğer. Örneğin, 165 kiloluk bir kişi 711 adet sütlü çikolata barını yiyerek teorik olarak ölümcül bir doza ulaşabilir. Neyse ki böyle bir vaka bildirilmedi.
Köpekler içinse durum daha ciddi. Çok daha düşük dozlarda teobromin zehirlenmesi yaşayabilirler. Çikolata tüketen bir köpek, kusma, huzursuzluk ve kalp çarpıntısı gibi belirtiler gösterebilir. Böyle bir durumda hızlıca veteriner yardımı almak şart.