Mark Zuckerberg'ün Metaverse'ünde seks tartışması

Teknoloji milyarderi Mark Zuckerberg, Facebook şirketinin ismini "Meta" diye değiştirerek artık Metaverse'e odaklanacağını ekimde duyurdu.

Independent Türkçe'nin aktardığına göre "tüketiciyi yeni bir evren sunan" sanal gerçeklik projesi, pek çok tartışmayı da beraberinde getirdi. Bu tartışmalardan biri, sanal evrende seks üzerine.

New York merkezli Vice haber sitesinde yayımlanan yazıda, sanal evrende cinselliğe izin verilmemesi halinde Metaverse projesinin başarısız olacağı savunuldu.

'GÜVENLİ BİR ORTAM'

Facebook'un sanal dünyasına dair henüz fazla detay duyurulmadı. Adı belirtilmeyen bir Meta sözcüsü, Vice'a yaptığı açıklamada "Şirketin planlarının çoğu 5-10 yıl içinde anlaşılacak" dedi.

Ayrıca Meta yöneticileri Andrew Bosworth ve Nick Clegg'in eylülde paylaştığı bir blog yazısında Metaverse projesi hakkında şu ifadeler yer aldı:

"Kullanım koşullarının, gizlilik kontrollerinin ve güvenlik önlemlerinin yeni teknolojilere uygun olmasını ve insanları güvende tutmasını sağlamak için çalışıyoruz. Herhangi bir şirket tek başına bu işi yapmayacak. Doğru yapılması için endüstri genelinde uzmanlarla, devletlerle ve düzenleyicilerle işbirliği yapılması gerekecek."

Meta Artırılmış Gerçeklik ve Sanal Gerçeklik Başkanı Bosworth geçen ay, sanal evrende kontrolü elden bırakmayacaklarını ve "güvenli bir ortam" hedeflediklerini söyledi.

Samantha Cole imzasıyla yayımlanan haberde de eski adıyla Facebook'un, platformlarında cinselliğe karşı katı bir politika izlediğine dikkat çekildi:

"Facebook'un, dünyanın en büyük sosyal medya platformlarını yönetme şekline bakarak Metaverse'ün tamamen cinsiyetsiz bir dünya olacağını varsayabiliriz."

Zira şirket, platformlarında çıplaklığı 2008'de yasaklamış ve kadınların meme ucunu içeren gönderileri silmeye başlamıştı. Vice, şirketin giderek daha katı politikalar izlediğinin altını çizdi.

Haberde, yıllardır varlığını sürdüren sanal dünyalarda seksin önemli bir unsur olduğu vurgulandı. Bunlardan biri 1990'larda epey meşhur olan metin iletileri temelli çok oyunculu zindan oyunları (multi user dungeons).

Bu fantastik rol yapma oyunlarında, kullanıcıların internette zaman geçirdiği kişilerle buluşup görüştüğü ve hatta bazı kişilerin evlendiği bile yazıldı:

"Bu dünyalar genellikle sadece sanal seks için inşa edilmedi. Ancak cinsellik yine de özel mesajlarda ve gizli odalarda ortaya çıktı."

1999'da Everquest, 2003'te Second Life gibi görselliğin de olduğu çevrimiçi rol yapma oyunlarında da cinsellik ön plana çıktı.

Vice, 18 yıl geçmesine rağmen Second Life'ın hala önemli bir oyuncu topluluğuna sahip olduğuna dikkat çekti. Oyunda striptiz kulüpleri ve eskortların da olduğu vurgulandı.

Bir sanal gerçeklik platformunun kurucusu olan Angelina Aleksandrovich, "Metaverse'ün bütün güzelliği, seçtiğimiz veya koşullara bağlı olarak içinde yaşamak zorunda kaldığımız insan bedenlerimizin ve dünya kimliklerimizin dışına çıkma şansı" diye konuştu. Aleksandrovich, sanal evrende kullanıcıların kendilerini istediği gibi ifade edebileceğini savundu.

Habere göre bu koşullar, kullanıcıların cinsellik hakkında rahat olmasını sağlıyor. Aleksandrovich platformlarında 50-60 yaşlarındaki kişilerin bastırılmış arzu ve eski travmalarıyla yüzleşerek kuir olduğunu keşfettiğini öne sürdü:

"Fiziksel dünyada bu iyileşmeye hazır olmayabilirler. Ancak bunun sanal dünyada yaşanmasına izin verilebilir. Çünkü kullanıcılar, adlarını ve avatarlarının görünümünü her zaman değiştirebileceklerini ve kimsenin kendilerinin gerçek kimliğini öğrenemeyeceğini biliyor."

SECOND LIFE, 10 MİLYONLARCA İNSANIN İLGİSİNİ NASIL ÇEKTİ?

Second Life'ın kurucusu Philip Rosedale de geçen hafta yaptığı bir röportajda şöyle konuştu:

Bence 10 milyonlarca insanın Second Life'ı denemesinin nedeni, gerçekçi bir alanda yaratıcı ve etkileyici olma gücünün vaat edilmesiydi.
Öte yandan yazıda, Metaverse'te cinselliğe izin vermesi halinde bile Facebook'un kullanıcıların güvenini kazanmakta zorlanacağı çünkü cinselliği yıllarca engellediği yazıldı.

Bu görüşe destek veren Aleksandrovich, sözlerini şöyle sonlandırdı:

"İnşa ettiğimiz alan ve topluluktaki temel değerlimiz şunlar: Radikal bir şekilde kendini ifade etme, açık fikirlilik, düşünce özgürlüğü, mahremiyet, kapsayıcılık… Yani aslında Facebook'un olmadığı her şey."