'İnşaatı başlayan AKM Millet Bahçesi, tescilli yapıları tehdit ediyor'
Çiğdem Toker, AKM Millet Bahçesi'ne ilişkin dikkat çeken bir yazı kaleme aldı.
Sözcü yazarı Çiğdem Toker, "Ankara'nın bütün çehresini değiştirecek ve şehrin dokusu ile toplumsal hayatında köklü değişikler yapabilecek bir ölçekte." dedi.
TOKİ'nin “davet” usulüyle Yapı ve Yapı İnşaat'a 398.5 milyon liraya ihale ettiği ve Atatürk'ün 10. Yıl Nutku'nu okuduğu hipodrom alanına yapılacak olan Ankara Millet Bahçesi inşaatı başladı.
İlk olarak 'korunacak' yapılar arasında yer alan Park ve Bahçeler binasının yıkıldığını söyleyen Sözcü yazarı Çiğdem Toker, arazi içinde 6 tane daha tescilli yapının yer aldığını hatırlattı. İnşaatın ruhsatsız şekilde devam ettiği iddialarının gündemde olduğunu ifade eden Toker, "Umarım, başkentin ortasında inşaat ruhsatı alınmamış bir projenin, tescilli Cumhuriyet yapılarını yıkmasını seyretmek zorunda kalmayız" dedi.
Toker'in, "AKM Millet Bahçesi’nde neler oluyor?" başlığıyla yayımlanan yazısı şöyle:
Hipodrom'daki AKM'den Ulus'a kadar uzanacak Ankara Millet Bahçesi, bakın hangi Cumhuriyet tarihi mirasını içine alıyor:
– Tescilli Merasim Pisti
– Hipodrom yapıları olan Eski Jokey Kulübü Binası (Kültür Bakanlığı Sosyal Tesisi)
– Şeref Tribünü, Halk Tribünü (Güzel Sanatlar Genel Müdürlüğü)
– Tavla Binası
– İki adet anıt ağaç
– Belediye Park ve Bahçeler Müdürlüğü Binası (korunacak yapı olarak belirlenen)
Ankara 2 Numaralı Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu 27 Ağustos'ta toplanarak bu yapıların 1/5000 ölçekli Nazım İmar Planı değişikliği ile 1/1000 ölçekli Uygulama İmar Planı değişikliği paftasına şematik olarak işaretlenmiş şekliyle yasaya uygun olduğuna ve bu alandaki uygulamaların 644 sayılı KHK'ye göre Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nca yürütülmesine karar verdi.
Tescilli bina yıkıldı
Böyle bir alana deyim yerindeyse “çivi çakılamaması” gerekiyor. Ancak yazıda korunacak alanlar arasında yer alan Park ve Bahçeler Müdürlüğü binasının bir süre önce yıkıldığı haberi geldi. Belli ki daha
üç hafta önce Koruma Kurulu yazısında yer alan bir yapının yıkılması, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı açısından sorun oluşturmuyor. Tescilli yapıların birinde Atatürk'ün odası bulunduğunu hatırlatalım.
İnşaat ruhsatı sorunu
Dahası da var. Yer teslimi şirkete ihaleden hemen sonra yapıldı. Ancak ruhsatın hâlâ alınamadığı ve tarihi alandaki inşaatın ruhsatsız sürdüğü konuşuluyor. Üstelik belediye binasının karşısında. Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum dün ekranlarda kaçak yapıya asla müsamaha etmediklerini söylediği için, şahsen millet bahçesi inşaatının ruhsatsız yürüdüğüne pek inanmak istemiyorum.
Yapı ve Yapı'nın iktidar nezdinde stratejik bir önem taşıdığı ortada. Şirket, İstanbul Etiler'de eski polis okulu olarak bilinen arazide üç kuleli devasa bir rezidans inşa ediyor. Bu arazinin bir İBB iştiraki olan KİPTAŞ tarafından ihale edildiğini ancak bu ihalenin de detaylarının kamuoyuyla paylaşılmadığını anımsatalım. Ticaret Sicili'nde tek ortaklı olarak görünen şirketin sahiplik yapısının Zafer Yıldırım ile birlikte Hasan Yeşildağ, Zeki Yeşildağ olduğu da biliniyor. Ethem Sancak'ın Türk Medya'yı devrettiği isim olan Yeşildağ, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın eskiden bu yana yakınında bulunmuş bir iş adamı.
İş makinalarının harıl harıl çalıştığını gördüğümüz sahada şirketin daha da rahat hareket edebilme yollarını araştırdığı ve yakında bir plan değişikliğinin gündeme gelebileceği de konuşuluyor. Ancak Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, herhalde böyle bir plan değişikliği gizli tutamaz. Askıya çıkarma zorunlululuğu var. Yoksa bu değişiklik odalar ve sivil toplum duymasın diye gizli saklı mı yapılacak, göreceğiz. Umarım, başkentin ortasında inşaat ruhsatı alınmamış bir projenin, tescilli Cumhuriyet yapılarını yıkmasını seyretmek zorunda kalmayız.