Kuzey Ormanları'na yapılan RES'e karşı imza kampanyası başlatıldı
Kuzey Ormanları’nın Çatalca mevkilerine Alman Dirkshof şirketi tarafından yapılan İstanbul RES projesine karşı imza kampanyası başlatıldı.
Kuzey Ormanları’nın Çatalca mevkilerine Alman Dirkshof şirketi tarafından yapılan İstanbul RES projesine karşı imza kampanyası başlatıldı.
Başlatılan imza kampanyasında şu ifadelere yer verildi:
''Ormanda RES Olmaz!
İSTANBUL RÜZGAR ENERJİ SANTRALİ PROJESİ İPTAL EDİLSİN!
Kuzey Ormanları’nı ve göçmen kuşları tehdit eden İstanbul Rüzgar Enerji Santrali (RES) projesi iptal edilsin!
Almanya merkezli Dirkshof şirketinin sahibi olduğu Universal Wind Enerji Elektrik Üretim A.Ş. tarafından Kuzey Ormanları’nın İstanbul Çatalca mevkilerindeki sık meşelik alanları yok ederek kurulumuna başlanan İstanbul RES Projesinde 44 adet RES tribünü dikilmesi ve tribünleri yerleştirmek için orman alanının tıraşlanarak yok edilmesi planlanıyor.
Yüz binlerce göçmen kuşun göç yolu üzerinde bulunan Kuzey Ormanları, Türkiye’nin en büyük rüzgâr elektrik santrali (RES) projesinin tehdidi altında. Bu bölge, leylek ve kartal gibi birçok farklı göçmen kuş türünün Türkiye’ye giriş yaptığı göç yolunun üzerinde bulunuyor. Proje sahası, Istrancalarda ve Trakya bölgesinde yapılan RES projeleri nedeniyle göçmen kuşların güvenli geçiş yapabilecekleri ve dinlenebilecekleri son alanlardan birisi durumunda.
Proje sahası aynı zamanda Terkos Havzası Önemli Doğa Alanı’nın içerisinde yer alıyor. Yani İstanbul’un doğal kalabilmiş son alanlarından birisi olan bu bölge, rüzgar elektrik santrali projesi nedeniyle yok olma tehlikesiyle karşı karşıya.
Bu proje neden yapılmamalı:
- Proje sahası; sayıları her geçen gün azalan birçok yaban hayvanı türünün yuvası olan Çilingoz Yaban Hayat Geliştirme Sahası içinde ve çevresinde bulunuyor.
- Proje; en az 300 yıllık kadim meşe ormanlarını ve bu ormanların içerisinde barındırdığı biyolojik çeşitliliği yok edecek.
- Proje sahası her yıl 120 binden fazla leyleğin kullandığı göç yolu üzerinde yer alıyor. Küçük orman kartalının dünya nüfusunun %90’nı İstanbul Boğazı’ndan geçiş yapıyor. Rüzgar tribünleri kuşları girdabına alarak özellikle süzülerek göç eden kuşların ölümlerine neden olmasının yanında leyleklerin ve diğer süzülerek göç eden kuş türlerinin zorlu göç yolculuğunda dinlenme alanlarını yok edecek. Ayrıca bu alanda yaşayan en az 34 kuş türü, Türkiye’nin taraf olduğu uluslararası sözleşmelerle koruma altında bulunuyor.
-Proje sahasının kuş uçuşu 2-20 km uzaklığında büyük yarasa kolonilerinin bulunduğu Çilingoz, Yaylacık Mağarası, Kocakuyu Mağarası, Gümüşpınar Mağarası ve İkigöz Mağarası gibi önemli mağaralar bulunuyor. Proje, aralarında küresel olarak tehdit altında olan yarasalar için doğrudan tehdit içeriyor.
- Proje sahasının yer aldığı bölge, arıcılık faaliyetleri mutlak koruma altında bulunuyor.
-Proje sahası, Tarihi Roma Su Yolu’na ait su galerisi hattı kalıntıları ile aynı bölgede bulunuyor.
İstanbul RES Projesi için verilen Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) olumlu kararı tüm bu nedenlerle, ne hukuka ne ÇED işleyişine uygun değil. Bölgedeki insanların yaşamını tehlikeye atan bu proje aynı zamanda İstanbul’un son doğal alanlarından birisini ve bu bölgede yaşayan yüz binlerce canlıyı yok edecek.
İstanbul RES Projesi’nin hayata geçirilmesi planlanan bölgede, yine tamamı aynı ormanlık alan içinde konumlanmış birçok başka RES projesi bulunuyor. Bölgedeki benzer faaliyetlerin çevresel etkilerinin bir bütün olarak ele alınması gerekli. Kümülatif etki değerlendirmeye tabi tutulmaksızın idarece verilen ÇED olumlu kararı hatalı.
Bu yüzden biz aşağıda imzası bulunan kurumlar ve yurttaşlar olarak “İstanbul RES” isimli rüzgar enerji santrali projesinin durdurulmasını, verilen ÇED olumlu kararının iptal edilmesini, başlatılmış olan tahribatın derhal durdurulmasını talep ediyoruz.
Kuzey Ormanları’nı yok etmeyi değil yaşatmayı seçelim!''