AKP’nin ihya ettiği şirketler talana devam ediyor! Akbelen’deki doğa katliamının arkasında özelleştirme var
Muğla’nın Milas ilçesindeki Akbelen Ormanı’nda YK Enerji’nin maden sahası genişletme çalışmaları kapsamında başlattığı doğa katliamı devam ederken; katliamın arkasında AKP’nin 20 yıldır sürdürdüğü özelleştirme politikaları yatıyor.
Türkiye 5 gündür Muğla’nın Milas ilçesinde bulunan Akbelen Ormanı’ndaki ağaç ve doğa talanını konuşuyor.
AKP’nin gözde şirketlerinden LİMAK ve IC İÇTAŞ ortaklığında kurulan YK Enerji’nin maden sahası genişletme çalışmaları kapsamında son 3 yıldır yaptığı girişimler, bölge halkı tarafından püskürtülürken; sabrı kalmayan talancı şirketler kolluğu da arkasına alarak adeta orman katliamına girişmiş durumda.
Direnen köylülere biber gazı, tazyikli su, coplarla saldıran jandarma ve polise karşı tepkiler de her geçen gün artarken; doğa talanının arkasında 9 yıl gerçekleşen bir özelleştirme ihalesi bulunuyor.
MAHKEMELER DUR DEDİ, BAKANLAR ONAY VERDİ
Yeniköy Termik Santrali ve Kemerköy Termik Santrali 1980’li yıllarda yapımına başlanan ve 90’lı yılların başlarında faaliyete geçen kamu kuruluşları.
Gökova Körfezi’ne yapılan Kemerköy Termik Santrali, yapımına başlanmasından itibaren büyük tepki çeken, mahkemelerin defalarca inşaatının durdurulmasına karar verdiği ancak bakanlar kurulu kararları ile faaliyetlerine devam ettiği bir santral olarak biliniyor.
1996 yılında İdare Mahkemesi, 3 termik santralin kapanmasına karar veriyor, 1998 yılında verilen karar Danıştay tarafından da onaylanıyor.
Ancak İdare Mahkemesi'nin ve Danıştay kararlarının ardından Bakanlar Kurulu kararıyla, ‘Türkiye'nin enerjiye ihtiyacı var gerekçesiyle’ santralleri çalıştırmaya devam kararı veriliyor.
Bakanlar Kurulu'nun yargı kararlarını hiçe sayması Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne de taşınıyor.
AİHM'den de yargı kararının tanınmamasına ilişkin Türkiye'yi mahkum eden ve santrallerin kapanmasını içeren bir karar çıkıyor ancak bu karar da uygulanmıyor.
Bölge halkının yıllarca tepki gösterdiği iki santral bütün Türkiye’nin gündemine ise 2014 yılında yapılan özelleştirme ihalesi ile giriyor.
BİR PEŞKEŞ HİKAYESİ…
AKP iktidarı boyunca kamuya ait fabrikalar, limanlar, madenler şirketlere bir bir peşkeş çekilirken sıra, tarihler 2014 yılının nisan ayını gösterdiğinde, Yeniköy ve Kemerköy Termik Santrali’ne geliyor.
Özelleştirme İdaresi Başkanlığı tarafından düzenlenen ihaleye 6 şirket katılıyor:
- Park Holding A.Ş.
- Çelikler Taahhüt İnşaat ve Sanayi AŞ-Kalyon İnşaat Sanayi ve Ticaret AŞ Ortak Girişim Grubu (OGG)
- Limak İnşaat Sanayi ve Ticaret AŞ
- Elsan Elektrik Gereçleri Sanayi ve Ticaret AŞ
- IC İçtaş Enerji Üretim ve Ticaret AŞ
- Konya Şeker Sanayi ve Ticaret AŞ
İhaleyi 2 milyar 671 milyon dolar ile en yüksek teklifi veren IC İÇTAŞ Enerji Grubu alıyor.
Son kararı veren Özelleştirme Yüksek Kurulu, Yeniköy-Kemerköy Santrali’nin satışına onay veriyor. Kararın Resmi Gazete’de yayımlanmasının ardından iki santral resmen IC İÇTAŞ’a satılmış oluyor.
LİMAK DEVREYE GİRİYOR
2014 yılının Nisan ayında katıldığı ihaleyi IC İÇTAŞ’a kaybeden AKP’nin gözde şirketlerinden LİMAK, Yeniköy-Kemerköy Santralleri’nin peşini bırakmıyor.
Hemen 2014 yılının son aylarında iki şirketin ortaklığında kurulan YK Enerji, santrallerin işletmesine başlıyor. YK Enerji’de LİMAK ve IC İÇTAŞ’ın yüzde 50 hisseleri bulunuyor.
PANDEMİDE KÖYÜ SUSUZ BIRAKTILAR
Akbelen Ormanı’na ve bölgedeki diğer doğal alanlara yönelik santrallerin tehditleri işte bu tarihle başlıyor.
YK Enerji, maden sahasını genişletmek için birçok kez hamle yaparken; köyün su kaynaklarını da kontrol ediyor.
Koronavirüs pandemisinin Türkiye’de de yayıldığı yılın ilk yaz aylarında İkizköylüler, şirket tarafından tam 10 gün susuz bırakılıyor.
Suların kesilme nedeni ise köyün ve santralin ortak kullandığı su deposu. Köylere su, deponun yüzde 90 dolu olması halinde verilebiliyor. Bunun kontrolü de santralin elinde bulunuyor.
HALK YARARINA DEĞİL, KAR YARARINA
Şirketin, İzmir Bölge İdare Mahkemesi’ne ormanın madenciliğe tahsis edilmesini engelleyen kararın iptali için yaptığı başvuru geçtiğimiz yıl reddediliyor ancak şirket yine de vazgeçmiyor.
İki yıldır santrale kömür sağlamak için Akbelen Ormanı’ndaki ağaçları kesmek isteyen şirketin karşısına dikilen halk, bundan dört gün önce şafak baskını ile karşılaşıyor.
Şirketin en önemli savunusu ise Türkiye’nin enerji ihtiyacını karşılamak istedikleri. Ancak bu konuda da şirketlerin halk yararını değil, cüzdanlarını düşündükleri hemen ortaya çıkıyor.
Zira Limak Holding, enerji ihracatına başlamış durumda. Holding, Kosova’daki 560 bin aboneye 5 milyar kWh elektik satıyor.
DİRENİŞ SÜRÜYOR
Arkasına iktidar desteğini ve kolluk kuvvetlerini alan şirketler, kasalarını doldurmak için doğa talanını sürdürürken; Türkiye’nin dört bir yanından ‘talana ve yağmaya hayır’ sesleri de her geçen dakika artıyor.