'Diyanet İşleri Başkanı bile bu çirkin görüntüyü içine sindiriyorsa, bize laf söylemek düşmez'
Can Ataklı, Erdoğan tarafından Londra'da açılışı gerçekleştirilen Cambridge Merkez Cami'nin açılışındaki görüntüye tepki gösterdi.
Korkusuz Gazetesi yazarı Can Ataklı, AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından Londra'da açılışı gerçekleştirilen Cambridge Merkez Cami'nin açılışındaki görüntüye tepki gösterdi.
Can Ataklı'nın köşe yazısının caminin içindeki görüntüye tepki gösterdiği köşe yazısı şöyle:
"ACAYİP YAZILAR
Bir de ayakkabı ile girseydiniz
Londra’da da bir camimiz var artık.
Türkiye’de işi gücü bırakıp dünyanın er yanına “cami ihracatı” yapan iktidarımız Londra’ya da bir tane cami kondurdu.
Ne demekse “çevreci cami” imiş bu cami.
Açılışını da “Hazır Londra’ya gidip NATO’ya ayar vermişken” Erdoğan açtı.
Açılış için de bir tören düzendi.
Ama ne tören.
Ben açıkçası gözlerime inanamadım, çünkü bu törende İslam dininde hiç olmayan VIP uygulaması hepimizin gözüne gözüne sokuldu.
Caminin içine çok rahat sandalyeler konmuş.
Konuklar camilerde görülmemiş biçimde yere oturacaklarına bu sandalyelere oturmuşlar.
Erdoğan için bir kürsü hazırlanmış.
Önüne yine promter cihazları konmuş.
Konukların tam ortasında Arap kıyafetlerini andırır güya üniformasıyla Diyanet İşleri Başkanı oturuyor.
Sanki cami değil de bir konferans salonu gibi olmuş görüntü.
Yabancı ve dolayısıyla gayrimüslim olan konuklar dışındaki isimlere baktığımızda, hemen hepsinin “dindar” kişiler olduğunu biliyoruz.
Demek ki hiçbirinin aklına “Yahu burası cami değil mi, hangi camii olursa olsun buraya girenler yere oturmaz mı, bağdaş kurmaz mı?” demek gelmemiş.
Muhtemelen “İngilizlere ayıp olmasın, şimdi onları yere oturtmak olmaz, iyisi mi biz kendimizi modern gibi gösterip camiye sandalyeler koyalım” dediler.
Ortaya bu hem din dışı hem de görgüsüz bir manzara çıkmış.
Kendine “dindar” diyenlerle kendini “dini fetvalar vermekte bir otorite olarak gören” Diyanet İşleri başkanı bile bu çirkin görüntüyü içine sindiriyorsa, bize laf söylemek düşmez ki."