ABD'de protestolarda 13'üncü gün: Göstericilerden belediye başkanına tepki
ABD'de George Floyd cinayetinin ardından gösteriler sürerken protestocuların karşısına çıkan belediye başkanı tepki gördü.
ABD’nin Minneapolis kentinde polis tarafından gözaltına alınırken orantısız şiddet ve güç kullanımı sonucunda ölen Afro-Amerikalı George Floyd’un ardından başlayan gösteriler 13’üncü gününde.
46 yaşındaki Floyd’un güpegündüz öldürülmesinin ardından başlayan olaylar, suça karışan memurlar hakkında istenilen cezalar ve iddianame belli olunca önceki haftaya göre sakinleşirken Minneapolis’te çekilen görüntüler uluslararası kamuoyunun gündemine oturdu.
Minneapolis’in 38 yaşındaki genç belediye başkanı Jacob Frey, Minneapolis Polis Departmanı’nın bütçesinin dondurulmasını isteyen binlerce göstericinin karşısına sivil kıyafetleriyle çıktı. Kot-tişört ve bez yüz maskesi takan Frey, protestocularla karşı karşıya gelerek sorularını yanıtladı.
“EVİNE GİT JACOB”
Göstericilerin arasına girdikten sonra mikrofon tutan bir kadının karşısına çıkan Frey kendisine sorulan “Polise aktarılan bütçenin kesilmesini destekliyor musunuz” sorusuna “Hayır” yanıtını verince büyük tepki çekti. İlk kez bu kadar doğrudan yanıt veren Frey’in bu açıklaması üzerine göstericiler belediye başkanını yuhalamaya başladı. Göstericiler, “Evine git Jacob, evine git”, “Utan” ve “Defol git” gibi sloganlar attı. Bazı göstericiler el ve kol hareketleri de yaptı.
Sözcü Gazetesi'nden Yiğit Can Kaytmaz'ın çevirdiği habere göre; göstericilerin yol açması üzerine olay yerinden uzaklaşan Frey’in sözcüsü daha sonra ABD’nin önde gelen medya kuruluşu CNN’e bir açıklama yaptı. Yapılan açıklamada, “Belediye Başkanı Frey’in polis şefi Medaria Arradondo ile birlikte köklü yapısal değişiklikler yapma ve sistematik ırkçılığı ortadan kaldırmak için çalışmaya devam edecek. Polis departmanına desteği kesmeyi desteklemiyor” ifadesi kullanıldı.
NE OLMUŞTU? GEORGE FLOYD KİM?
Corona virüsü salgını ile birlikte yakın tarihinin en büyük sağlık krizini yaşayan ABD’nin Minneapolis kentinde 25 Mayıs’ta George Floyd isimli bir adam “sahte para ile alışveriş yaptığı” iddiasıyla gözaltına alındı. Alışveriş yaptığı marketin köşesindeki araçta arkadaşıyla bekleyen Floyd’u yaka paça dışarı çıkaran polisler güpegündüz kaldırım kenarında 46 yaşındaki adamı yüzüstü yere yatırdı.
Bu sırada polis memuru Derek Chauvin, dakikalar boyunca Floyd’un boğazını diziyle sıkarken, yoldan geçenlerin tepkisine rağmen bu uygulamaya devam etti. Son sözleri, “Nefes alamıyorum, lütfen bırakın” diyen Floyd daha sonra bayıldı. Olay yerine ekipler Floyd’u götürürken, Afro-Amerikalı adamın yaşamını yitirdiği açıklandı.
Görüntülerin sosyal medyada yayılmasıyla birlikte polisin uyguladığı şiddet ve ırkçılığa karşı ülkenin birçok kentinde protesto gösterileri düzenlendi. Gösteriler devam ederken ABD Başkanı Donald Trump’ın gerilimi körükleyen nitelikteki açıklamaları büyük tepki çekmişti.
Birçok kentte devam eden gösterilerde zaman zaman çatışmalar yaşansa da George Floyd’un ölümüne sebep olan polis memurları hakkında yargı sürecinin başlaması ve iddianamenin tamamlanmasıyla birlikte gösteriler azaldı.
