Libya'da seçimler öncesi son viraj Paris'te: "Erdoğan gelmesin diye Rumlar davet edilmiş olabilir"

Barış Kaygusuz / GERÇEK GÜNDEM

Muhammer Kaddafi'nin devrilmesinin ardından iç savaş sürüklenen Libya, geçtiğimiz yıl imzalanan ateşkes anlaşması sonrasında 24 Aralık'ta yapılacak seçimlere hazırlanıyor.

24 Aralık'ta yapılacak seçimler öncesinde dönülecek son siyasi viraj ise Cuma günü Fransa'nın başkenti Paris'te yapılacak Uluslararası Libya Konferansı olacak.

Uluslararası toplum tarafından 24 Aralık seçimlerinin başlangıç noktası olarak görülen konferansta ateşkese destek ve dış müdahalelerin sonlandırılması temalarının hakim olması bekleniyor.

BİR NUMARALI GÜNDEM YABANCI GÜÇLERİN ÇEKİLMESİ

Geçtiğimiz bir yıl boyunca Berlin'de yapılan iki konferansın devamı olarak da değerlendirilen Paris Konferansı'na bu kez krizin bölgesel boyutunun da ele alınması için Çad, Nijer ve Malta'dan temsilcilerin de katılması bekleniyor.

Gerçek Gündem'e konuyla ilgili değerlendirmelerde bulunan Dış Politika Uzmanı Aydın Sezer, Paris Konferansı'nın Berlin'deki toplantıların devamı niteliğinde olduğuna dikkat çekerek, bu toplantıda yabancı güçlerin ülkeden çekilmesi konusunun daha güçlü bir şekilde vurgulanacağını söyledi.

Daha önceki toplantılarda Libya'da askeri güç bulunduran Türkiye'nin bu konudaki itirazlarını hatırlatan Sezer, "Berlin'de yabancı güçlerin Libya'dan çıkması için çağrılarda bulunulmuştu, bu kez de bu tekrarlanacaktır. Ama bu sefer Türkiye'den çok Rusya'nın itirazıyla karşılacaklar. Zira Rusya, bu konuda bir takvim belirlenmesi ve senkronize bir çekilme politikası oluşturulması gerektiği konusunda çok kararlı. Bu konuda da Mısır'la anlaşmaya vardılar" ifadelerini kullandı.

Bilindiği üzere Mısır, uzun süredir ülkenin doğusunu kontrol eden Hafter güçlerine destek veriyor. Rusya'nın ise paralı asker grubu Wagner yoluyla Hafter'e destek sağladığı biliniyor.

SEZER: TÜRKİYE ZOR BİR KARARIN AREFESİNDE

Paris'te düzenlenecek Ulusalararası Libya Konferansı'nda katılımcıların Libyalı siyasetçiler seçimler konusunda teşvik edeceğini belirten Sezer, Türkiye'nin de bu konuda bir karar aşamasında olduğunu belirtiyor.

Geçen hafta Türkiye'ye yapılan iki ziyarete dikkat çeken Sezer, "Geçtiğimiz hafta Libya Birlik Hükümeti Başbakanı Abdülhamid Dibeybe, Erdoğan'ı ziyaret etti. Arkasında güvenoyu olmayan ama yenisi kurulana kadar hükümetin başında olan bir başbakan. Dün de Çavuşoğlu, Libya Devlet Yüksek Konseyi (DYK) Başkanı Halid el-Mişri ile görüştü. Bu ziyaretlerin Paris'teki toplantı için strateji belirlemek adına yapıldığını düşünüyorum" şeklinde konuştu.

Türkiye'nin seçimlerdeki tavrının belirleyici olabileceğine dikkat çeken Sezer, "Seçimlerde Türk kökenli ve Türkiye'ye yakın bir isim olan Eski İçişleri Bakanı Fethi Başağa yarışacak. Ancak şimdi Dibeybe'nin de aday olmak istediği ve Türkiye'den destek istediği biliniyor. Türkiye'nin elinde iki aday var ve dolayısıyla Türkiye zor bir kararın arefesinde. Dibeybe ismi doğudaki meclise daha yakın bir isim. Doğudaki meclisin zaten kendi adayı var ama tercih yapmak durumunda olurlarsa Dibeybe'den yana tavır alacaklardır" ifadelerini kullandı

MERKEL'İN BOŞLUĞUNU MACRON MU DOLDURACAK?

Paris'teki konferans Fransa, İtalya ve Almanya'nın ortak çağrısıyla gerçekleştirilecek. Ancak önceki toplantılar Berlin'de yapıldıktan sonra Fransa'nın Libya konusunda inisiyatif alan tutumu Merkel'den doğan boşluğu Macron mu doldurmaya çalışıyor sorularına neden olmuştu.

Bu soruya yanıt veren Aydın Sezer, "Bu Macron'un rol çalması anlamına gelmeyebilir. Hatta Merkel, Fransa'nın süreçte aktif bir rol alabilmesi için bunu özellikle istemiş de olabilir. Daha önceki toplantıların İtalya'da yapıldığını unutmamak gerekiyor. Ancak bu konferans patronajın Merkel ve Almanya'dan Fransa'ya geçtiğini gösteriyor. Fransa, Hafter'i destekleyen bir ülke ve Fransa'nın bir BMGK üyesi olduğunu da hatırlamak gerekiyor" şeklinde konuştu.

TÜRKİYE'NİN KATILIMI BAKAN YARDIMCISI DÜZEYİNDE

Uluslararası Libya Konferansı'na Türkiye'nin üst düzey temsilciler gönderip göndermeyeceği tartışılırken, Dışişleri Bakanlığı Paris'teki konferansa Bakan Yardımcısı Sedat Önal'ın katılacağını açıkladı.

Konuyla ilgili geçtiğimiz günlerde yapılan G-20 zirvesi dönüşünde konuşan Erdoğan, Berlin'de yapılan toplantıların ardından Paris'te yapılacak toplantı için Macron'a 'durumdan vazife çıkarmak' eleştirisini yapmış ve Macron'dan kendisine gelen davete, Yunanistan, İsrail ve Kıbrıs Rum Kesimi'nin katılacağı bir Paris Konferansı'na katılmayacakları yönünde cevap verdiğini söylemişti.

Ancak Erdoğan'ın bu sözlerinden sonra Rum gazetesi Politis, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi lideri Nikos Anastasiadis'in Libya Konferansı'na davet edildiğini yazdı.

Gelişmeleri değerlendiren Dış Politika Uzmanı Aydın Sezer, "Fransa'nın ve Mısır'ın olduğu yerde Erdoğan'ın katılmasını özellikle tercih etmeyebilirler. Erdoğan gelmesin diye bilinçli şekilde Kıbrıs Rum Kesimi'ni çağırabilirler. Ancak Türkiye katılmazsa Libya'da zemin kaybeder. Rusya adına Lavrov'un katılmasını bekliyoruz. Türkiye adına da Çavuşoğlu gidebilir. Eğer o da katılmıyorsa, Libya'da bazı şeylerin Türkiye için ters gittiğini düşünebiliriz. Türkiye ana aktörlerden birisi konumundayken, böyle bir konferansa bakan yardımcısı düzeyinde katılması insiyatifin Fransa ve Mısır'ın başını çektiği grupta olduğunu gösteriyor." ifadelerini kullandı.