AB'den Lazkiye'deki Şiddet Olaylarına İlişkin Açıklama

Avrupa Birliği (AB), Suriye'nin sahil kesiminde, devrik Beşşar Esed rejimi unsurlarının hükümet güçlerine yönelik saldırıları ve sivillere karşı uyguladığı şiddeti kınadı.

AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Başsözcüsü Anitta Hipper, konuyla ilgili yaptığı yazılı açıklamada, "AB, Suriye'nin sahil kesiminde Esed rejimi unsurları tarafından yapıldığı belirtilen hükümet güçlerine yönelik son saldırıları ve sivillere yönelik şiddeti güçlü şekilde kınamaktadır" ifadelerini kullandı. Açıklamada, sivillerin her koşulda korunması gerektiği ve bunun uluslararası insancıl hukuka tam uyum içinde olması gerektiği vurgulandı.

Ayrıca, Suriye'nin egemenliği, birliği ve toprak bütünlüğüne tüm dış aktörlerin saygı göstermesi gerektiği belirtilerek, AB'nin ülkedeki istikrarı ve barışçıl geçiş sürecini tehlikeye atan her türlü girişime karşı olduğu ifade edildi.

CABLE SALDIRISI VE LAZKİYE'DEKİ ÇATIŞMALAR

Suriye'de devrik Esed rejimi unsurlarının 6 Mart'ta Lazkiye'nin Ceble ilçesinde düzenlediği saldırıda en az 11 güvenlik görevlisinin yaşamını yitirdiği belirtiliyor.

Saldırının ardından Suriye ordusu, tank, zırhlı personel taşıyıcı ve çok namlulu roketatar gibi ağır silahlarla donatılmış yüzlerce araçtan oluşan takviye birlikleri Lazkiye ve Tartus illerine sevk etti. Bölgede devrik rejim unsurlarına yönelik geniş çaplı operasyon başlatıldı. Operasyonlarda en az 50 güvenlik görevlisinin hayatını kaybettiği, bazı silahlı grupların sivilleri hedef aldığına ilişkin görüntülerin ise uluslararası basına ve sosyal medyaya yansıdığı bildirildi.

SURİYE CUMHURBAŞKANI ŞARA'DAN AÇIKLAMA

Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed Şara, 6 Mart'taki saldırının, devrik rejim unsurlarının hükümeti test etme girişimi olduğunu belirterek, ülkeyi yeniden inşa etmek istediklerini ve kan dökme amacı taşımadıklarını söyledi.

Şara, güvenlik güçlerinin hızlı müdahalesini överken, şu ifadeleri kullandı:

"Güvenlik güçlerine, kimsenin aşırılığa ve ölçüsüz tepkilere izin vermemesi gerektiğini hatırlatıyorum. Bizi düşmanlarımızdan ayıran şey, ilkelerimize olan bağlılığımızdır. Ahlaki değerlerimizi kaybettiğimiz anda, düşmanlarımızla aynı seviyeye ineriz. Düşmüş rejimin kalıntıları provokasyon peşinde. Amaçları, aşırılıkları teşvik ederek kendi çıkarlarına hizmet edecek bir kaos ortamı yaratmaktır."