Trump'ın Teklifi Sonrası Flaş Hamle! Ürdün'den Gazze İçin Arap-Mısır-Filistin Planı
Ürdün Dışişleri Bakanı Eymen es-Safedi, Kral 2. Abdullah, ABD Başkanı Donald Trump ile görüşmesi ile ilgili çarpıcı açıklamalarda bulundu. 'Trump'a 'Filistin Filistinlilerin, Ürdün de Ürdünlülerindir' dediklerini belirten es-Sefedi, Trump'a, adil ve kapsamlı bir barış için çalışma ve Filistinlileri yerinden etmeme yönündeki tutumumuzu sunduklarını vurguladı. Eymen es-Safedi "Gazze Şeridi'nin Filistinlileri yerinden etmeden yeniden inşasına yönelik Arap-Mısır-Filistin planı var" dedi.

Ürdün Dışişleri Bakanı Eymen es-Safedi, Ürdün devlet televizyonu Al-Mamlaka TV'ye verdiği röportajda Gazze Şeridi’ne yönelik insani yardımların devam etmesi ve ateşkesin sürdürülmesi gerektiğine dikkat çekti. Gazze’nin yeniden inşasına yönelik bir Arap-Mısır-Filistin planının bulunduğunu belirten Safedi, bu sürecin Filistin halkının yerinden edilmeden yürütülmesi gerektiğini vurguladı.
'KRAL ABDULLAH GÖÇE MÜSAADE ETMEZ'
Ürdün’ün çıkarlarının, “Ürdün’ün Ürdünlülere, Filistin’in ise Filistinlilere ait olduğu” gerçeğine dayandığını ifade eden Safedi, Kral II. Abdullah’ın ABD Başkanı Donald Trump’a bu doğrultuda “pratik öneriler” sunduğunu söyledi. Kral Abdullah’ın, Filistin topraklarında bağımsız bir Filistin devleti kurulmasının, bölgedeki güvenlik ve istikrar için tek çözüm olduğuna dikkat çektiğini aktaran Safedi, Trump’ın da Ürdün’ün bölgedeki istikrarı sağlama konusundaki önemli rolünü kabul ettiğini belirtti.
Arap ülkeleriyle güçlü bir koordinasyon içinde çalıştıklarını dile getiren Safedi, bu süreci bağımsız bir Filistin devleti kurulması yönünde değerlendirmeyi amaçladıklarını ifade etti. Ayrıca, Kral Abdullah’ın Ürdün’ün Filistinlilerin kendi topraklarından göç etmesine izin vermeyeceğini net bir şekilde dile getirdiğini vurguladı.
Safedi, Katar merkezli Al Jazeera televizyonuna verdiği başka bir röportajda ise “Önceliğimiz Ürdün’ü ve Ürdün halkını korumaktır, Trump ile yürüttüğümüz diyaloğu da bu temelde başlattık.” dedi. Arap ülkelerinin ortak hareket ederek Trump’ın planına alternatif oluşturabilecek ve Gazze’deki insani krizi sona erdirebilecek kapasiteye sahip olduğunu belirten Safedi, bölgedeki koordinasyonun devam ettiğini ve Filistinlilerin Gazze’de kendi topraklarında kalmasını sağlayacak makul bir plan geliştirebileceklerini söyledi.
'TRUMP'A TUTUMUMUZU SUNDUK'
"Bizim vizyonumuz var, Trump'ın da vizyonu var ve Gazze'yi halkını yerinden etmeden yeniden inşa etmenin mümkün olduğuna inanıyoruz." diyen Safedi, sözlerini şu ifadelerle tamamladı:"Trump'a 'Filistin Filistinlilerin, Ürdün de Ürdünlülerindir' dedik. Trump'a, adil ve kapsamlı bir barış için çalışma ve Filistinlileri yerinden etmeme yönündeki tutumumuzu sunduk" ifadelerini kullandı. Öte yandan, Mısır Dışişleri Bakanlığı da dün yaptığı açıklamada, Filistinlilerin kendi topraklarında kalmasını garanti altına alacak şekilde Gazze Şeridi’nin yeniden inşası için kapsamlı bir plan hazırladıklarını duyurdu.
TRUMP'IN GAZZE PLANI
ABD Başkanı Donald Trump, geçtiğimiz günlerde Beyaz Saray’da İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ile düzenlediği ortak basın toplantısında, ABD’nin Gazze Şeridi’ni devralacağını açıklamıştı.
Trump, Gazze’nin artık yaşanamaz hale geldiğini savunarak, Filistinlilerin başta Mısır ve Ürdün olmak üzere komşu ülkelerde inşa edilecek yeni yerleşim yerlerine gitmelerinin daha iyi olacağını iddia etmişti. Ayrıca, "Gazze'yi Orta Doğu’nun Rivierası’na dönüştürme" fikrini dile getirerek, bölgenin yeniden yapılandırılmasını önerdi.
ULUSLARASI CAMİADA TEPKİ GÖRDÜ
Trump’ın açıklamalarına sadece Filistinliler değil, birçok insan hakları örgütü ve bağımsız gözlemci de tepki gösterdi. İnsan Hakları İzleme Örgütü (HRW), planın "etnik temizlik" anlamına geldiğini belirterek, zorla yerinden edilmelerin uluslararası hukuka aykırı olduğunu vurguladı.
Arap Birliği ve İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) da planı şiddetle kınadı ve Filistin halkının haklarının korunması için uluslararası toplumun harekete geçmesi gerektiğini belirtti. Filistin yönetimi, Trump’ın açıklamalarının ardından diplomatik girişimlerini artırarak, Birleşmiş Milletler (BM) ve Avrupa Birliği’ni (AB) bu plana karşı açık bir tutum sergilemeye çağırdı.
Kaynak: Haber Merkezi