Ziya Selçuk, LGS'ye ilişkin tarih verdi: Açıklama yapacağız
Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, Güney Kore'de öğrenciler arasında 5'er metre bırakılarak uygulanan 'stadyumda sınav' yöntemiyle ilgili soruya yanıt verdi.
Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, Güney Kore'de öğrenciler arasında 5'er metre bırakılarak uygulanan 'stadyumda sınav' yöntemiyle ilgili "Stadyum işi, işin biraz magazin kısmı. Birkaç yüz kişinin yaptığı bir sınav. Biz çok imkana sahibiz. Bu çerçevede her bir sınıfta kaç öğrenci olacak, mesafe ne olacak, bunlarla ilgili senaryolar çalıştık" dedi.
"PAZARTESİ AÇIKLAMA YAPACAĞIZ"
Selçuk, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını nedeniyle uygulanmaya başlanan uzaktan eğitim yöntemi ve Liseye Geçiş Sınavı (LGS) ile ilgili olarak Hürriyet yazarı Nuran Çakmakçı'ya açıklamalarda bulundu.
LGS tarihinin pazartesi günü yapılacak toplantı sonrasında açıklanacağını belirten Seçuk, "Bizim konumuz LGS,YKS YÖK ile ilgili. Pazartesi akşamı bununla ilgili açıklama olacak. Bu mesele MEB'in kendi içinde karar verdiği bir süreç değil artık" diye konuştu.
Selçuk şu bilgileri verdi:
"Mesela 7 Haziran'ı MEB kendi belirledi. Fakat artık görüş alışverişi yapılarak karar verilmesi gereken bir şey. Bu durum olağanüstü bir durum. Bilim kurulu ne diyecek, diğer sektörlerdeki durum nedir, tüm bunları ele alarak verilmesi gereken bir karar. Pazartesi yapılacak toplantı sonrası çıkacak bir karar.
Bizim okullarımız açık. Öğretmenlerimiz hazır ama açmıyoruz. Çocuklarımızı riske atmak istemiyoruz. LGS'de bir riski göze almayız. Her çocuğumuz bize emanet. Hiçbirini riske atmak gibi bir sıkıntının içinde olmayacağınızı bilmek isteriz."
'STADYUM İŞİ, İŞİN BİRAZ MAGAZİN KISMI'
Çakmakçı, Selçuk'a Güney Kore'de bir stadyumda öğrencilerin 5'er metre arayla kurulan sıralarda toplu bir sınava girdiklerini hatırlatarak bu yöntemin Türkiye'de de uygulanıp uygulanamayacağını sordu.
Selçuk, bu soru üzerine şunları kaydetti:
"Stadyum işi, işin biraz magazin kısmı. Birkaç yüz kişinin yaptığı bir sınav. Biz çok imkâna sahibiz. Bu çerçevede her bir sınıfta kaç öğrenci olacak, mesafe ne olacak, dezenfektan malzemeleri öğretmenlerin rolleri ne olacak, okul bahçesindeki durum nasıl olacak, iki sınav arasındaki boşluk nasıl değerlendirilecek bunlarla ilgili senaryolar çalıştık.
Öğretmenlerimizden, il müdürlerimizden, somut olarak simülasyonlar istedik. Filanca ilçeyi pilot olarak alalım, kaç öğrencimizi nasıl yerleştiriyoruz, ne tür sorunlar çıkıyor, bunu nasıl çözüyoruz? Bununla ilgili çalışmalar sürüyor. LGS'nin yapılmaması söz konusu değil."
'TELAFİ BÖLGELERE GÖRE DEĞİŞİR'
Çocukların durumuyla ilgili olarak bazı araştırmalar yaptıklarını belirten Selçuk, şunları kaydetti:
"Buna baktığımızda 'Şu kadarlık eğitime ihtiyaç var' diyebileceğiz. Bunun süresi kaç hafta olur, bölgesel farklılıklarla eksiklerini tamamlamaya yönelik. Her hafta il müdürlerimizle toplantı yapıyoruz. Öğretmenlerimizle desten yazıyorlar. İl müdürlerimizle şunu konuşuyoruz. Telafi bölgelere göre değişir. Telafi ihtiyaçları konusunda çalışmaları devam ettiriyoruz. Bölgesel ihtiyaçlar dikkate alınacak.
Korona aslında bir genel tablo dünya açısından. Biz LGS'de örnek sorular yayınlıyoruz. Yeni nesil soru yazmak uzmanlık istiyor. Türkiye'nin en yüksek bilgi birimine sahip uzmanlar soru hazırlıyor. Bu sorular koronayla ilgilidir. Temizlikle, özdenetim, stresle baş etme bu tür durumlarda kendimizi korumanın yollarıyla ilgili biz bu içerikleri sistemin içerisine yediririz.
'Sınıfta kaldınız' demek kolay. 'İkinci dönem' daha iyi çalışacaktım diyebilir çocuklar. Çocukların elinden bu hakkı almak istemiyoruz. Sınıf geçme kolaylaşıyor değil. Buna çocuğun ruh sağlığı, toplumun morali açısından da bakmak lazım. önemli olan MEB'in çalışması ödevini yapması. Biz gerekeni yapacağız diyerek topluma deklarasyonda bulunuyoruz. Çocuğumuz devamsızlıktan kalmadıysa biz onun birinci dönem notunu geçerli sayıyoruz. Bu isterse üniversite sınavına girecek öğrenci için olsun. Sorumluluk sınavlarının yapılması suretiyle çocuğumuzun eksiğini giderir hak kaybını önleriz. Sonra eksikliklere bakarız, neler yapabiliriz diye çalışıyoruz. Temel eğitimde de bu böyle. Veli sınıf tekrarı isterse, gelişimsel olarak fırsat tanımak isterse bu da olabilir."
'BU BİR MARATON KOŞUSU'
Selçuk, bunun bir maraton koşusu olduğunu vurgulayarak "Biz yolda telafiyi sadece üç, beş haftalık bir mesele olarak görmüyoruz. 2020-2021 yılının tamamını hem eğitim yapmak hem de telafinin tamamlanması olarak bakıyoruz" dedi.
"Atanan öğretmenlerimizin okulu yok, sınıfı, öğrencisi yok. Böyle bir durumda öğretmenlerimizi fiili olarak okula başlatma imkanımız yok" ifadesini kullanan Selçuk, sözlerini şöyle sonlandırdı:
"Burada durum o kadar net ki okul açıldığında göreve başlayacaklar. PİKTES öğretmenlerinin sorununu geçen hafta çözdük. Kadro beklentileri var. Kadrolu öğretmenliğin bir sınavı var, kim kazanırsa öğretmenliği alır."