Kamu-İş'ten 'mahalle okulları' projesi: Her mahalleye bir okul
Okulların yüz yüze eğitime açılması 21 Eylül’e ertelenirken, Birleşik Kamu-İş Genel Başkanı Mehmet Balık’tan “mahalle okulları” önerisi geldi.
Şu andaki sistemle gidilemeyeceğini belirten Balık, mahallelerde sadece o bölgenin çocuklarının gidebileceği “mini sınıflar” oluşturulması gerektiğini belirtti. Balık, ataması yapılmayan 400 bin öğretmenin de bu okullarda görevlendirilmesini istedi.
Birleşik Kamu-İş Genel Başkanı Balık, herkesin “Okullar açılacak mı açılmayacak mı” diye tartıştığına, bu koşullarda okulların açılmasının olanaklı olmadığına dikkat çekti.
Salgının devam ettiğini, sınıfların kalabalık olduğunu, şehir merkezlerindeki okullara her mahalleden öğrenci geldiğini dile getiren Balık, “Asıl problem burada başlıyor. Eğitim-öğretim yapılmalı. Örgün eğitim sisteminin başlatılması gerekiyor ancak hastalık da bu şekilde önlenemez. Daha hızlı yayılır” dedi.
Cumhuriyet'ten Mustafa Çakır'a konuşan Balık, ilkokul ortaokuldaki çocukların temizlik koşullarını tam olarak sağlayamayacaklarına dikkat çekti.
Bir öğrenci virüse yakalandığında tüm okula yayılacağını dile getiren Balık, “pandemi söyleminin” çocukları etkilemeyeceğini, oyun oynarken mutlaka temas edeceklerini söyledi.
Balık, hem hastalığın yayılmasının önlenmesi hem de okulların açılabilmesi için şu öneride bulundu: “Büyük okullar yerine mahallelerde 10 kişilik, 20 kişilik küçük okullar oluşturulmalı. Bu okullara aynı mahallenin çocukları devam etmeli. Mahallelerde konteynir sınıflar olabilir. Ya da bürolar, işyerleri, daireler kiralanabilir. Oralarda o mahallenin çocukları eğitim alabilir.”
Balık, şu anda ataması yapılmayan 400 bine yakın öğretmene de görev verilerek, yaygın-örgün eğitimin gerçekleştirilebileceğine dikkat çekti.
‘UZAKTAN EĞİTİM BAŞARI SAĞLAMAZ’
Şu andaki okul yapısı ile eğitim-öğretimin çok zor olacağını belirten Balık, şöyle devam etti: “Uzaktan televizyonla eğitimden birçok öğrenci yararlanamıyor. Uzaktan eğitimde 100 öğrencinin ancak 20’si bunu takip edebilir. Yüzde 80’i takip edemez. Çünkü ya interneti yoktur ya çekmiyordur ya da televizyonu yoktur. Uzaktan eğitim yerine, sokakta, mahallede küçük sınıflarda eğitim verilebilir. Özellikle ilkokullarda birleştirilmiş sınıflarda örgün eğitime geçilmeli. Sokak sokak her yerde olabilir. Parklara konteynir sınıflar yerleştirilebilir. Bu hastalığın ne zaman biteceği belli değil. Belki yıl sonuna kadar belki de 2-3 yıl sürecek. Öğrencilerin bu kadar süre eğitim almadan bekletilmesi doğru değil. Lisede belki uzaktan eğitim olur ama ilkokul ve ortaokullarda şu andaki sistemle başarı sağlanamaz.”