Fatih Altaylı: 'Hamidiye Suları' AK Parti’de gaz yapmaya başladı
İBB'nin iştirak şirketlerinden Hamidiye Su A.Ş.’ye kamu kurumları tarafından Ekrem İmamoğlu seçimi kazandıktan sonra üstü kapalı bir ambargo uygulanmasına devam ediliyor.
Fatih Altaylı, Hamdiue sularıyla ilgili AKP'nin 'hazımsızlığını' yazdı.
Altaylı, bugünkü "Hazımsızlığın suyunu çıkarmak" başlıklı yazısında, "Yerli ve milli diye yer gök inletenlerin, en sevdikleri Sultan’ın suyundan bile vazgeçecek kadar hazım sorunu çekmesi normal değil." yorumunda bulundu.
İşte Altaylı'nın yazısından ilgili bölüm:
İstanbul Büyükşehir Belediyesi seçimlerini CHP kazanınca, kaybeden tarafın bir miktar hazım sorunu çekmesi normaldir.
Bunun makul miktarı anlayışla karşılanabilir.
Ne de olsa çeyrek asırlık “yeme rejimi” değişince, elbette hazım sorunları ortaya çıkacaktır.
Siz de beslenme rejiminizi aniden değiştirirseniz, siz de karın ağrısı çekersiniz.
Bu hazım sorunu ile ilgili olsa gerek, İBB CHP’li bir Başkan’a geçince, İBB’nin tarihi kuruluşlarından “Hamidiye Suları” AK Parti’de gaz yapmaya başladı.
Bunun sonucu olarak da bazı kamu kuruluşları yerli ve milli ama CHP’li belediyeye ait Hamidiye Suları’nın kurumlara alınmaması talimatı verdiler.
Hatta haberlere göre İBB’nin personel maaşlarını yatırdığı kamu bankası bile “Hamidiye’den vazgeçenler” arasına katıldı.
Biraz garipsedik.
Yine de “Geçici bir kızgınlıktır. Sonuç olarak bu su Ekremiye suyu değil, Hamidiye suyu. Kurucusu Sultan Abdülhamid, adını bile ondan alıyor. Ekrem’e kızıp Sultan Hamid’den vazgeçmezler herhalde” diye düşündük.
Geçen hafta THY ile yurt dışından gelirken, en merak ettiğim şey, uçakta yıllardır verilen Hamidiye Su’yun yine olup olmayacağıydı.
Servis önümüze koyulunca tepsinin köşesinde Hamidiye bardağını görünce açık söyleyeyim, sevindim.
“Bak” dedim, kendi kendime “Demek ki bu bir yaygın talimat değil, densiz bir işlemden ibaretmiş. THY ve DO-CO hâlâ Hamidiye aldığına göre, saçma bir kan davası güdülmüyor”
Hatta hostes hanımefendiye de bu memnuniyetimi belirterek, “THY Hamidiye’den vazgeçmemiş. Bravo” gibi bir şeyler söyledim.
Genç hostes kızımız da tebessümle yanıt verdi.
Ama o da.
Dün öğrendik ki, THY ve DO-CO da talimat almış gibi artık yolculara Hamidiye değil, Fransızlara ait bir su markasını verecekmiş.
Biri belediyenin suyu.
Yüzde yüz yerli ve milli.
Üstelik de Osmanlı’dan bu yana varolan, Sultan Hamid’in adını verdiği su.
Diğeri ise Fransız Danone.
Yerli ve milli diye yer gök inletenlerin, en sevdikleri Sultan’ın suyundan bile vazgeçecek kadar hazım sorunu çekmesi normal değil.
Sonuç olarak o su hepimizin suyu.
Bir aklı başında kişi de tüm bu kurumları “Yapmayın arkadaşlar. O Hamidiye’yi çıkaran belediye dün bizimdi. Yarın yine bizim olabilir. O Hamidiye hepimizin” diyemiyor mu!
Yazık.
Çok yazık.
Epey yazık.