'Bu ülkede zarar etme olasılığı en az olan kurum ÇAYKUR zarar ediyor!'
Ekonomist Murat Muratoğlu, ÇAYKUR'un zarar ettiğini aktardı.
Sözcü yazarı Murat Muratoğlu bugünkü "Çayda ince belli hesap!" başlıklı yazısında, "Türkiye'de sadece bir günde 245 milyon bardak çay tüketiliyor. Yılda kişi başı 3.1 kilo çay içiliyor. Hesaplarsak 1300 bardak çaya denk geliyor. Ve bu ülkede zarar etme olasılığı en az olan kurum ÇAYKUR zarar ediyor!" dedi.
İŞTE MURATOĞLU'NUN YAZISI
Yönetim kurulu başkanı Cumhurbaşkanı olan Varlık Fonu'na devredilen şirketler dökülüyorlar teker teker…
Arka arkaya 3 yıl kâr eden ÇAYKUR, Varlık Fonu'na devredildiği 2017 yılından beri kar yüzü göremedi! Bu ülkede çaydan zarar eden tek kurumun ÇAYKUR olması manidar değil mi?
★★★
Bu yıl için beklenen zararı 650 milyon liranın üzerinde… Hem de çay fiyatları yüzde 30 zamlandığı halde! İnsanların aklına ister istemez zarar ettiği için satışa çıkartılan 14 şeker fabrikasının akıbeti geliyor.
Kâr eden devlet işletmeleri bilinçli hamlelerle zarara geçirildi. Sonrasında özelleştirme adı altında yandaşlara peşkeş çekildi. Fabrikaları alanlar arasında üretimi durdurup arazisine havuzlu villa yapan dahi çıktı!
★★★
ÇAYKUR için aynı uygulama söz konusu olur mu? Bence olmaz!
Keza olsa kim ne diyecek? Zaten Varlık Fonu para bulmak için kurulmadı mı? Kendisine devredilen Türkiye'nin en değerli kamu şirketlerinin oturup kâr etmesini bekleyecek değiller herhalde…
Varlık Fonu'nun kerameti, sahibi olduğu şirketlerin hisselerini ister satar, isterse rehin verip borç arayabilir. Kimseye de haber veya hesap verme mecburiyetinde değildir!
★★★
Türkiye'de sadece bir günde 245 milyon bardak çay tüketiliyor. Yılda kişi başı 3.1 kilo çay içiliyor. Hesaplarsak 1300 bardak çaya denk geliyor. Ve bu ülkede zarar etme olasılığı en az olan kurum ÇAYKUR zarar ediyor!
Nasıl? Öncelikle banka kredileri çok fazla… Finansman giderleri inanılmaz boyutta… Her kurumu borca sokmak var bu iktidarın fıtratında…
★★★
Asıl özel sektör üreticileri iyi çayı alırken kötüsü ÇAYKUR'a kalıyor. Çay yeni sürgünlerden 2,5 yapraklık üst kısım kesilerek hasat ediliyor. Onun altı odunlaşmış eski yapraklar.
Çiftçiler bu yeni sürgünü özel firmalara, alttan kestikleri bir o kadarı da ÇAYKUR'a satıyor. Kurum, “ben bunu almam” da diyemiyor!
Aksi takdirde hemen siyaset devreye giriyor. Tepeden inme baskıyla çay üreticisi, çer çöp çayını gene satıyor.
★★★
Kurumu içeriden de yiyorlar. Milyonlar yatırılan teraziler kimden alındı? Dağıtıcıların da soyadı fazla tanıdık! Neden hep aynı? Yurtdışı gezileri, pahalı uçak biletleri, lüks otel masrafları… Çayı bedavaya dağıtsan bu kadar zarar olmazdı. ÇAYKUR'un bu zarar rakamı, AKP'nin yönetim konusundaki başarı seviyesinin açık bir kanıtı.
★★★
Başarı kimin umurunda? Elinin altında koskoca 46 yaş çay işleme fabrikası… Nasıl olsa vatandaşın parası… AKP yıllarca bunun semeresini aldı. Bu sebeple ÇAYKUR'u satamaz!
Seçim zamanı seçmenleri fabrikada işe alıyor. Onların ve ailelerinin oylarıyla seçime giriyor. Nitekim oy oranı yüzde 70'lerin altına düşmüyor. Zararı vatandaş ödüyor, oyları AKP topluyor!
Çayeli'ndeN öteye Rizeli gitmiyor ki! Tarla sahiplerinin çoğu İstanbul'da yaşıyor. Rize'de yaşayan bile tarlaya uğramıyor!
Çay tarlalarında Gürcüler çalışıyor. İşin komiği kayıtlarda turist olarak görünüyor hepsi!
Resmi kayıtlara göre bu yıl Gürcistan'dan 40 bin kişi bölgeye gelerek çalıştı. Tespit edilmiş rakamlar ile her biri en az 3 bin doları cebine koyup ülkesine döndü. Turist diye giriş yapıp en az 120 milyon dolar götürdü!
YouTube kanalıma ilgi çok… Elimden geldiği kadar gelen sorularla ilgili videolar çekmeye çalışıyorum. İyi de gelen her 4 sorudan 3'ü doların akıbeti hakkında…
Bankalardaki mevduatının yarısı döviz bazında olunca gayet normal aslında…
★★★
İktidar bu hassasiyeti çoktan çözmüş, kamu bankaları üzerinden dolar satıp yükselmemesini sağlıyor ki, çıkıp “ekonomide iyi gidiyoruz” diyebilsin! Algıyı yönetebilsin.
Ekonominin kurallarına göre hem dövizi hem faizi birlikte uzun süre baskılayamazlar. Süre göreceli bir kavram olsa da bakalım önce hangisini bırakmak zorunda kalacaklar?