Suriyeli işçiler tekstil sektörünü de vurdu
Suriyeli sığınmacıların yoğun olarak çalıştığı tekstil sektöründe işverenler yüksek maliyetlerden ve kayıt dışı Suriyeli çalıştıran işletmelerden şikayet ediyor. İşverenler, kayıtlı bir Suriyelinin maliyetinin bin doları bulduğunun altını çiziyor.
uriyelilerin en fazla çalıştığı sektörlerden olan tekstilde işverenler kayıt dışı Suriyeli çalıştıran işletmelerle rekabet edemediğini belirtiyor. Sektör temsilcileri ayrıca kaytlı Suriyeli işçilerin maliyetinin bin doları bulduğunu belirtiyor.
Sözcü'nün haberine göre, Türkiye Tekstil Sanayi İşverenleri Sendikası (TTSİS) İkinci Başkanı Nevzat Seyok, büyük bir işsizlik yaşanmasına rağmen Türkiye'de Suriyeli çalıştırma modası başladığını söyledi.
Suriyeli çalıştıran işletmelerin asgari ücret, vergi, mesai, kıdem tazminatı ödemeden bir işçiyi toplamda 200-300 dolara mal ederken, kayıtlı ve sendikalı işletmelerin bin dolara mal ettiğini belirten Seyok, “Kayıtsız işçi çalıştıran bu firmalarla rekabet etmemize imkan yok.
Türkiye'de tekstil ve konfeksiyonda 960 bin kayıtlı işçi görünüyor. Ancak gerçekte 2 milyon kişi çalışıyor” dedi. Seyok, istihdamın arttırılabilmesi için tekstilin tarımla birlikte stratejik sektör kabul edilip desteklenmesi gerektiğini belirtti.
SEKTÖRÜN DESTEKLENMESİ LAZIM
TTSİS Başkanı Ahmet Topbaş ve yönetim kurulu üyeleri, bir grup gazeteciyle yaptığı sohbette tekstil ve konfeksiyon sektörüne ilişkin önemli açıklamalarda bulundular. Topbaş, ülkede birçok sektörde kapasite düşüklüğü yaşanmasına rağmen tekstil ve konfeksiyon sektöründe kapasite kullanım oranlarının ortalamanın üzerinde olduğunu, sektörün ihracat ve istihdam deposu olmaya devam ettiğini anlattı.
Tekstile geri dönen ABD ve AB ile rekabet edebilmeleri için sektörün desteklenmesini isteyen Topbaş, istihdam üzerindeki yüklerin ve genel olarak üretim maliyetlerinin düşürülmesi gerektiğini, bunun için de sektöre ucuz enerji sağlanması, istihdamdaki yüzde 17.5 olan sigorta priminin en az 1 puan aşağı çekilmesi ve işsizlik sigortası fonu kesintisinin de yüzde 2'den yüzde 1'e düşürülmesi talebinde bulundu.
Topbaş, teşviklerin yanı sıra sektörün rekabet gücünün ve üretim kapasitesinin korunması için ithal tekstil ve konfeksiyon ürünlerine ek gümrük vergileri getirilmesi gerektiğini de söyledi. Topbaş, geçen yılı sıkıntılı geçiren sektörün bu yıl da henüz önünü göremediğini belirtirken, “Kârlar, ücretler geriye gitti. Herkes olmayan parayla yaşamaya alışmak zorunda.
Libya, Suriye, PKK meseleleri hallolursa önümüzü görürüz” dedi. ABD'nin İran'a uyguladığı ambargonun bu ülkeye yapılan tekstil satışını da engellediğini, ihracatın durduğunu belirten Topbaş, buna karşılık AB ve ABD'li şirketlerin başka ülkeler üzerinden İran'a mal satarak hemen her sektörde piyasaya hakim olduklarını belirtti.
ABD, AB TEKSTİL SEKTÖRÜNE DÖNÜYOR
TTSİS İkinci Başkanı Nevzat Seyok, ABD ve AB ülkelerinin işsizliği azaltabilmek için yeniden tekstil üretimine dönmeye başladığını bildirdi. Seyok, “Türkiye 1970'li yıllarda ABD'den tekstil makineleri ithal etmişti. Şimdi ABD ve Kanada Türkiye'den ikinci el tekstil makineleri almaya başladı. Avrupa'da da tekstil yatırımlarına dönüş söz konusu” dedi.
