'Erdoğan seçilirse 24 Haziran’dan sonra da bu olur'
Kılıçdaroğlu'nun Başdanışmanı Ekrem Kerem Oktay, 24 Haziran seçimleri hakkında konuştu.
GAMZE BAL - CUMHURİYET - 2014’te Çankaya Belediye Başkanlığı’na aday adayı olduktan sonra 2016’da Kemal Kılıçdaroğlu’nun Ekonomi ve İş Dünyasından Sorumlu Başdanışmanlığı’nı yapan Ekrem Kerem Oktay , şimdilerde CHP Ankara 1. Bölge milletvekili adayı.
Gezici'nin son anketinde Erdoğan ve Saray ittifakına soğuk duş
AKP’nin, Türkiye’nin 2001’de yaşadığı ekonomik krizin hemen ardındaki toparlanma döneminde iktidara geldiğini hatırlatan Oktay, bugün gelinen süreçte Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın piyasalar için risk faktörü olduğunu söylüyor.
AKP’nin demokrasiden uzaklaşmasının, Türkiye’nin ekonomik geleceğinden çaldığını düşünen Oktay’la ekonomideki son gelişmeleri ve CHP’nin ekonomi hedeflerini konuştuk. “24 Haziran’dan sonra AKP seçilirse Türk lirası değer kaybetmeye devam eder, işsizlik yüzde 10 seviyelerinden yukarı doğru tırmanır, faiz ve enflasyon daha da yükselir” diyen Oktay, “Bugünün temel meselesi, geminin kaptanının gemiyi buzdağına sürüklemesidir. O zaman çözüm belli. Kaptanı değiştireceğiz” diyor.
Ekrem Kerem Oktay
- AKP 2002’de nasıl bir ekonomi devralmıştı, o dönemden bugüne yanlış bulduğunuz adımlar neler?
Türkiye, 2001’de büyük bir ekonomik kriz yaşamıştı. Her krizden sonra bir toparlanma başlar. AKP de böyle bir toparlanma döneminde iktidara geldi. O yıllarda Türkiye krizden çıkarken küresel finansal koşullarda da belirgin bir iyileşme yaşanmıştı. Petrol fiyatları hızla artarken küresel finansal sermaye büyüklüğü arttı, petrol zengini ülkelerde biriken kaynak gidecek ülke arayışındaydı. Gelişmiş ülkelerde faizler düşük, Türkiye gibi gelişmekte olan ülkelerde ise yüksekti. Ve küresel sermaye Türkiye’ye akmaya başladı. Türkiye, yüksek faiz, düşük kur politikasına sırtını dayadı ve küresel ekonomiyle entegrasyon seviyesini kontrolsüz bir şekilde arttırdı. Türkiye ekonomisinin küresel sermayeye bağımlılığı arttı. Adeta bir yalancı baharı yaşadık. Gelişmiş ülkelere üretim, tasarım, araştırma ve geliştirme yatırımı olarak giden küresel sermaye, Türkiye gibi aksak bir demokrasiye maalesef faiz için geliyor. Sonra da buna faiz lobisi diyorlar. Bu lobiye çanak tutan AKP iktidarının ta kendisidir. Türkiye’ye 2003-2018 döneminde 604 milyar dolar kaynak girişi oldu. Bu parayla 215 tane üçüncü köprü veya 32 tane GAP yapılır. Peki AKP 32 tane GAP mı yaptı? Hayır. Ne yaptı? Bu para Türkiye’deki özel sektörü baskı altına almak ve partizan bir sermaye oluşturmak için kullanıldı. Bunun da bedelini çok ağır ödedik. Halbuki demokrasi tramvay değil, raydır. Devlet o rayın üstünde gider. Siz tramvayı raydan çıkartmaya çalışırsanız tramvay devrilir. Bugün yaşanılan bu.
- Seçimlerde yeniden Erdoğan’ın seçilmesi ihtimali Türkiye ekonomisini nasıl etkiler?
24 Haziran’da Tayyip Erdoğan seçilirse ne yapacağını artık herkes biliyor. Türkiye OHAL şartlarında, baskı rejimi altında yaşamaya devam edecek. Tayyip Erdoğan’ın menüsü belli. Hukuk devleti yok, bağımsız yargı yok, adil rekabet yok, işçi hakları yok, denk bütçe yok. Ne var? Tek adam yönetiminde borçlanma var, kamu kaynaklarının harvurup harman savrulması var, israf var, yolsuzluk var. O halde ne olacak? Yerli ve yabancı yatırımcılar şimdiden Türkiye’den kaçıyor. 24 Haziran’dan sonra AKP seçilirse Türk Lirası değer kaybetmeye devam eder, işsizlik yüzde 10 seviyelerinden yukarı doğru tırmanır, faiz ve enflasyon yükselir. 16 Nisan’da halkın önüne çıktılar. Ne vaat ettiler? Ekonomi turbo motor takacak. Ne oldu? Ekonomi çöktü. Erdoğan seçilirse 24 Haziran’dan sonra da aynen bu olur. Son 4 yıldır 5’inci kez sandığa gideceğiz. Reform yapmadılar, seçim yaptılar. Türkiye’nin hayati meselelerini çözemedikçe seçime gittiler. Vatandaşın reform beklentisini hep seçim sonrası diye geçiştirdiler. AKP milletimiz için vakit kaybıdır.
- Muharrem İnce’nin cumhurbaşkanı seçilmesi halinde ‘ekonomide bir enkazın devralınacağı’ yorumlarına katılıyor musunuz?
Koşullar zor ama Türkiye’nin bu sorunları aşacak gücü var. Bugün temel mesele kaptan köşkünde bu sorunları aşacak bir kaptan yok. Geminin kaptanı gemiyi buzdağına sürüklüyor. O zaman çözüm belli. Kaptanı değiştireceğiz. Cumhurbaşkanlığı seçiminin ikinci tura kalacağı kesin. Büyüyen, güçlenen, kalkınan bir Türkiye için 24 Haziran şansımızı çok iyi kullanmamız gerekiyor. Bu sefer gerekeni yapacağız, hep birlikte kazanacağız.
‘Mars’a gidecek bir Türkiye’
- Sizin ekonomiye getireceğiniz çözüm önerileri nedir? Ekonominin iyileşmesi için hangi adımlara ihtiyaç var?
Birincisi, OHAL’i kaldıracağız. 81 ilde OHAL varken kimseye gelin buraya yatırım yapın diyemeyiz. İkincisi, hızlı bir reform sürecine başlayacağız. Adalet mekanizmasını yeniden kuracağız. Biz orman kanunuyla yaşayacak bir kabile değiliz. Kurtuluş Savaşı’nı veren, Mustafa Kemal Atatürk’ün kurduğu Türkiye Cumhuriyeti’yiz. Kendimize ve tarihimize yakışan şekilde yaşamamız lazım. Üçüncüsü, kamu yönetimi reformunu yapacağız. İşi ehline vereceğiz. Dördüncüsü eğitim reformu yapacağız. Bu çağda en büyük güç bilgi. Atatürk bu ülkede kıt imkanlarla uçak fabrikası kurdu. Bu ülke Hollanda’ya uçak sattı. İşte vizyon bu. Hedef bu. AKP bizi küçük düşünmeye, küçük hayaller kurmaya alıştırdı. Ben Mars’a gidecek roket yapan bir Türkiye istiyorum.