Türk Lirası neden aniden değerlendi, bundan sonra ne olur?
Ünlü ekonomist Atilla Yeşilada, Türk Lirası'nın son günlerdeki hareketlerini değerlendirdi.
Ünlü ekonomist Atilla Yeşilada, Türk Lirası'nın son günlerdeki hareketlerini değerlendirdi.
Yeşilada'nın değerlendirmesi şöyle:
İstanbul’da saat 17:00, ve BloombergHT ekranında dolar/TL kotasyonları 7.35-36’dan geçiyor. TL majör dövizlere karşı bir haftadır değer kazanırken, diğer Gelişmekte Olan Ülke FX’den de daha iyi performans gösteriyor. TCMB’nin 200 baz puan faiz artırımı önemli bir etken, fakat BDDK’nın swap limitlerini gevşetmesi beklentisi, tatil öncesi harcamalar için döviz satışı ve Naci Ağbal’ın TBMM’de ifadeleri daha etkili. Eğer siyasette ciddi bir hata yapılmazsa, sıcak para ilk çeyrekte Türkiye’ye akacak. Kritik sınav martta.
Reuters döviz piyasasında durumu şöyle betimledi:
"TL’nin Londra swap piyasasında gecelik faizi dün ve bugün yabancı yatırımcı için cazip olarak kabul edilmeyen -%3.5 seviyesine kadar gerilerken, yabancıların TL’de kalmasının cazip gelebilmesi ve TL’nin gerçek faizinin oluşabilmesi için swap sınırlamalarının bir kez daha gevşetilmesi bekleniyor. yeni pozisyon alma istekliliği Aralık ayının son günlerinde her yıl olduğu gibi azalırken önümüzdeki yılın ilk günlerine ilişkin beklentiler ise TCMB’nin gerçekleştirdiği faiz artışları ve tamamlayıcı kararlarla iyimser kalmaya devam ediyor.
Dolar/TL dün vergi ödemesi kaynaklı kurumsal lokal döviz satışlarının desteğiyle düşük hacimde sert geriledi. Düşüş gelişmekte olan para birimleri ortalamasının üzerinde gerçekleşti. Kur dün 7.41’e kadar geriledikten sonra günü 7.45 civarında tamamladı.
Bankacılar BDDK’nın taksit sınırlamaları gibi para politikasında sıkılaştırmayı tamamlayıcı adımlarının faiz artışının etkinliğini artıracağına dikkat çekti. Benzer şekilde sigara vergi indirimleri de enflasyona yaklaşık 50 baz puan destek olacak. Bazı bankacılar TCMB’nin politika faizinin 2021 için tepe noktasına ulaşmış olduğunu düşünüyorlar."
Reuters’in İngilizce haberine göre de, Brexit ve ABD Mali Destek Paketi belirsizliklerinin olumlu şekilde sonlanması, tüm GOP’a para akımlarını hızlandıracak. Ancak, gerçek para yağmuru Yeni Yıl’da başlayabilir, çünkü yıl sonunda hesap kapatmalardan ötürü yoğun dolar talebi oluşuyor.
Naci Ağbal’dan kararlı ifadeler ve ufak bir detay:
Hürriyet gazetesinden Neşe Karanfil’in haberine göre; Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Başkanı Naci Ağbal, geçtiğimiz cuma günü TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda sunum yaparak milletvekillerinin sorularını yanıtladı. Komisyon tutanaklarına göre, Ağbal, şeffaflık ile ilgili neler yapacaklarını da Komisyon’da anlattı.
Kamuoyundan talep edilen bilgiler olduğunu, bu konular içinde swap işlemlerin de yer aldığını anlatan Ağbal, “Yılbaşından itibaren çok gecikmeli olarak akan swap işlemleriyle ilgili bilgileri günlük olarak vermeye başlayacağız. Onun gibi, teknik birimlere teker teker çalışmalar yaptırıyorum.
Bu çalışmalar çerçevesinde kamuoyunun, karar vericilerin bilmeleri bakımından ihtiyacı olan veriler nelerdir? Bu verilerden Merkez Bankası’nın yine araç bağımsızlığı, Merkez Bankası’nın yürüttüğü operasyonel faaliyetlerinin çerçevesi dahilinde neler paylaşılabilir? Onlarla ilgili çalışmaları arkadaşlar şu anda yürütüyor” dedi.
Bu açıklama da piyasaları memnun etti. Uzun aradan sonra TCMB’nin başında hesap veren, enflasyona karşı mücadelede kararlı bir guvernör var.
Ve detay da şu:
“Destekleyici düzenlemelerin 2021 yılı haziran ayında sona ermesiyle 2021 yılında TGA oranlarının artış eğilimine gireceğini ancak çok yüksek düzeylere de çıkmayacağını söyleyen Ağbal, “Riskler var. Teknik nokta olarak çok yükseğe çıkmayacağını düşünüyoruz ama nereden baktığınıza bağlı olarak değişir” dedi.
Eğer bankaların riskli kredi oranı örneğin yüzde 10’un altındaysa, defter değeri bazında bankalar GOP benzerlerine göre oldukça ucuz kalıyor.
Borsa’dan devam edelim. Gedik Yatırım bugün şu yorumu yaptı:
“Son dönemdeki güçlü performansa rağmen, BIST-100 endeksinin 2020 Ocak başından bu yana GOÜ piyasalarına göreceli performansı -yüzde 15 olarak devam etmektedir.
Öte yandan, Türkiye’nin GOÜ’lere karşı FD/FAVÖK iskontosu %33’dür. Türkiye’nin tarihi FD/FAVÖK iskontosunun yüzde 18 olduğunu göz önünde bulundurduğumuzda, bu iskontonun daha da kapanma olasılığı olduğu görüşüne sahibiz.
Global finans basınında, salgının biteceği algısı ile global fonların GOP hisselerini tahvillere tercih edeceği yazılıyor. BİST’e 1Ç20201’de güçlü sıcak para girişi yaşanabilir."
Değerli Meslektaşım Murat Sağman’a göre, halen dünyada en yükse faiz veren 10cu ülkeyiz. JP Morgan, 2021 yılında rezerv para merkez bankalarının $5 trilyon daha basmasını bekliyor ki, bu para $18 trilyona varan eksi getirili Eurobond ve DİBS göz önüne alındığında, Türkiye gibi yüksek risk ve yüksek getiri vadeden ülkelere kayacak.
2020 yılını en az $10 milyar sıcak para kaçışı ile tamamlayacak olan Türkiye’de yabancı yatırımcılar malsız kaldı. Mecburen, “akmasa da, damlayacak."
Bu manzarayı ne bozabilir? Siyaset! Mart ayında Joe Biden ve AB’nin Türkiye hakkında bir karar vermesini bekliyorum. Bu karar Ankara’ya ortadaki siyasi ihtilafların halledilmesi için ekonomik baskı şeklinde gerçekleşebilir. Yeni yaptırımlar söz konusu olduğunda, Erdoğan’ın nasıl tepki vereceğini kestirmek çok önemli. Bence Erdoğan sonunda Batı’yla uzlaşacak. Bu senaryoda, dolar/TL çok rahatlıkla 7.00’ın altına inebilir. Ancak, 7.00’ın altında TCMB’nin piyasadan döviz alarak FX rezervlerini güçlendirmesini beklerim.
Kötümser senaryoda, Batı’yla ihtilafın devamı ve ek yaptırımlar ani sıcak para kaçışına neden olur. Bu daha düşük olasılıklı senaryoda ise dolar/TL yüzde 20 civarında değer kazanabilir.
Marta kadar iç siyasette gerginliği artıracak gelişmeler yaşanmaz, Erdoğan da uzun süredir vaat ettiği reform programını açıklarsa, TL cinsinden varlıklar, CDS ve Eurobond’larda prim beklerim.