Dolar dile geldi: Tercih edilen ben oluyorsam bu benim suçum mu?

Dünya yazarı Alaattin Aktaş faiz, fiyatlar ve dövizin dile gelse neler söyleyebileceğini kaleme aldı.

Dolar dile geldi: Tercih edilen ben oluyorsam bu benim suçum mu?

Dünya yazarı Alaattin Aktaş faiz, fiyatlar ve dövizin dile gelse neler söyleyebileceğini kaleme aldı.

Aktaş'ın bugünkü "Faiz, fiyatlar, dolar; dile gelseler acaba ne derlerdi?" başlıklı yazısı şöyle:

FAİZ: Yükseltildiğimde bana gülümseyerek bakan insanlar, tersini yaptığınızda anında sırtını dönüyor, sanki bu kararı ben vermişim gibi...

FİYATLAR: Sanki ben kendi kendime artıyorum, yiyip içtiklerimin maliyetini yükselten sizsiniz, niye suçu bana atıyorsunuz...

DÖVİZ: Dünyada en sevildiğim ülke Türkiye, bu yönden çok mutluyum. Ama sanki siz işinizi yapmıyor ve sorumluluğu bana atıyorsunuz gibi geliyor.

Demokraside karşı tarafa söz hakkı tanımak esastır. Yıllardan beri faizden, dövizden, fiyatlardan; bu büyüklüklerin birbirlerine olan etkilerinden söz ediyoruz ya... Düşündük de acaba bunların söz hakkı olsa ne söylerlerdi...

Saçma diyebilirsiniz; ama hiç mi çizgi film seyretmediniz ya da hiç mi bilim kurgu film veya dizi izlemediniz.

Biz de sözü bu verilere verirken mesela dedik zaten!

Gelin bugün bu eksikliği giderelim ve sözü faize, dövize, fiyatlara bırakalım. Ekonomide olan biteni bir de onların penceresinden dinleyelim. Bakarsınız bir şeyler öğreniriz...

FAİZ: BENİMLE FAZLA OYNUYORSUNUZ

Ben hiçbir şeyin sebebi değilim, ben sonucum. Ekonomi benim düzeyime bakarak kendine bir yol çizsin, ona göre hareket etsin diye benimle sık sık oynadınız, oynuyorsunuz; ama bu sonuç vermiyor.

Beni yükselttiğiniz, yücelttiğiniz zaman insanlar bana tebessüm ediyor, bana meylediyor. Vatandaş gelip parasını bana emanet ediyor, olur olmaz harcamalardan kaçınıyor ve böylece Enflasyonun düşmesine katkıda bulunuyor, ben de bundan dolayı mutlu oluyorum.

Ama mutluluğum hep kısa sürüyor. Beni alaşağı ediyorsunuz; gülümseyen yüzler bu kez kızgın bakışlar fırlatıyor, kimse parasını bana emanet etmiyor, adeta “Sana mı kaldık” dercesine gidip döviz alıyor, harcama yapıyor. Sonuç ne; hem diğer paralar değerleniyor, yani ben değersiz hale geliyorum, hem enflasyon artıyor.

Enflasyonun düşeceğine inanmayan insanlar gelip parasını bana emanet etmiyor. Geçen gün bir vatandaş, “Paramı sana versem 100 lirama bir yıl sonra 115 lira vereceksin, ama şimdi 100 lira olan bir mal seneye 120 olacaksa gider onu alırım” dedi. Bence siz önce şu enflasyonu halledin, ben kendiliğimden enflasyona ayak uydururum.

FİYATLAR: BENİ ARTIRAN NE, BİR KARAR VERİN!

Beni vatandaşa düşman gibi gösteriyorsunuz. Yarattığınız algı bu, bundan rahatsız oluyorum. Ben durup dururken niye artayım!

Takdir edersiniz ki benim de beslenmem ve bu beslenme için yiyip içtiklerime ödeme yapmam gerekiyor. Hani hammadde, ara mal, işçilik diyorsunuz ya, bana bunlar lazım.

Bunların fiyatını artırmayın, ben de artmam. “Bunların fiyatı döviz yüzünden artıyor” diye duydum, öyleyse dövizi artırmayın! Tutup ara ara dövizin fiyatını yükseltiyorsunuz, biliyorum, hem de birden. Uykularım kaçıyor siz bunu yapınca. Benim yiyip içtiğim hammaddenin de, ara malın da çoğu yurtdışından alınıyor, bunu bilmiyor olamazsınız. O durumda aynı miktar gıdayı almak için bir birim dövize 3 lira değil 5 lira ödedim mi, dengem bozuluyor. Çaresiz ben de artıyorum.

Benim anlayamadığım bu bağlantının şimdiye kadar nasıl olup da görülemediği. Umutla bekliyorum, bir gün herhalde bu hatadan dönersiniz. Yok eğer dediğiniz gibi faiz düşünce ben de gerileyeceksem, indirin faizi olsun bitsin; siz de rahatlayın, ben de rahatlayayım.

DÖVİZ: HİÇBİR ÜLKEDE BURADAKİ GİBİ SEVİLMEDİM

Ben burada neden böylesine önemliyim, aslında bunu bir türlü anlayamıyorum. Sanki siz kendi işinizi gereği gibi yapmıyor ve suçu bana atıyorsunuz gibi geliyor.

Sizin kendi paranız yok mu, var; bu paranızın değerini etkileyecek faiz mekanizmanız yok mu, var; ayrıca kullanacağınız başka politikalar, araçlar yok mu, var. Benimle niye uğraşıyorsunuz, suçu niye bana atıyorsunuz ki...

Türk halkı beni daha çok seviyorsa, bu kendi parasına güvenmediğini gösterir. Ben bunun sebebini tam olarak bilemem. Bir ülkede halk kendi parasına niye güvenmez de başka bir ülkenin parasını tutar, anlamadığım bir detay! Ama herhalde size düşen kendi paranızı güvenilir, en azından kısa vadede kazanç sağlar hale getirmek. Bunun için ne bileyim paranızın değerini yüksek tutacak şekilde faizi yükseltseniz, inanın kimse benim yüzüme bile bakmaz. Bana güven duyuluyorsa, tercih edilen ben oluyorsam bu benim suçum mu, aynaya bakın!

Söylediklerimin hoşunuza gitmediğini biliyorum ama gerçek böyle. Aslında bu durum biraz gururumu okşamıyor da değil, dünyanın hiçbir ülkesinde beni Türk vatandaşları kadar seven yok çünkü.

Etiketler
Faiz