Nureddin Nebati canlı yayında: 'Üç günde kendi imkanlarımızla dövizde bu noktaya geldik'

Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati, NTV canlı yayınında açıklamalarda bulundu.

Nureddin Nebati canlı yayında: 'Üç günde kendi imkanlarımızla dövizde bu noktaya geldik'

Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati, iki gün önce TRT canlı yayınına katılmış, “Dövize endeksli TL mevduat sistemine talep nasıl?” sorusuna “Rakamlar çok iyi. Gözlerimin içine bakar mısınız. Ne görüyorsunuz gözlerimde?” yanıtını vermişti.

Nebati’nin bu sözleri tepkilere neden olmuştu.

YENİDEN CANLI YAYINDA

Nebati, iki gün sonra bir kez daha canlı yayına çıktı.

''Üç günde kendi imkanlarımızla dövizde bu noktaya geldik'' diyen Nebati, ''Faiz artırılmalı diyenlere tokat gibi bir yanıt oldu. Düşük cari açıkla yüksek büyüme gerçekleştirebiliriz.Üç günde finansal istikrarı sağladık'' ifadelerini kullandı.

NTV Ankara İstihbarat Şefi Ahmet Ergen'in sorularını yanıtlayan Nebati'nin açıklamaları şöyle:

''- Herkes kendi tuttuğu yolda ilerliyor, bazen değişim gerek. Altyapı, üstyapıyı belirliyor, çok net. Siz bir ekonomi teorisini, ekolünü ya da yolunu alıp uygulamaya başladığınız zaman birilerinin sizi yönlendirmesi konusunda maalesef bir baskı var. Çünkü dünyada egemen güçler var. Biz bize öğretilmiş şeyleri yapmaktan vazgeçmenin zamanının geldiğine inanıyoruz.

- 2013 yılında Gezi olayları öncesinde faizin düştüğü, enflasyonun düştüğü bir ortamda bir sorunla karşı karşıya kaldığımız görüyoruz. Yüksek büyüme için yüksek cari açık. 2013’te 400 milyar dolara yakın borçlanmışız. 2013’ten bugüne kadar borçlanma oranı 445 milyar dolar seviyesinde. 8 yıldır bununla ilgili bir mücadele sürüyor. Geçmişteki saldırılar bir takım değişiklikleri engelledi.

- Biz diyoruz ki yeni bir ekonomik model önerelim. Bu model Türkiye’yi kapsasın, iç dinamikleriyle bir bütünlük arz etsin. Ancak ortak söylemin gerçekleştirildiği bütüncül bir bakış açısıyla herkesin anlayabildiği, toplumun ve tüm kurum kuruluşların da içinde olduğu bir şey söyleyelim dedik.

-Türkiye modeli denmesinin sebebi şu. Biz Güney Kore modeli değiliz, çünkü seçilmiş bir ülke. Çin değiliz, devasa nüfusuyla, aldığı tedbirlerle gelen bir ülke. Biz demokratik gelenekleri olan, serbest piyasaya inanan, kambiyo rejimine sıkı sıkı bağlı olan ve bu geleneği de sürdüren bir modeli ortaya koyuyoruz. Çünkü altyapımız dolu. Altyapıyı tamamlamış şekilde geliyoruz.

''ORTA GELİR TUZAĞINI AŞACAĞIZ''

- Yüksek ihracata dayalı, cari açığı azaltıcı bir model. Orta gelir tuzağını üretim üssü olarak aşacağız. Türkiye modelinde 150 dolarlardan 200 dolarlardan 1000 dolarlardan yola çıkan bir ülke değil. 8500-9000 dolarlarda kişi başı geliri olan, tüm altyapısını tamamlamış bir ülke olarak geliyor.

- Salgında Türkiye sağlık konusunda, sağlık sektöründe inanılmaz bir başarı ortaya koydu, hepimizin malumu. Biz bugüne kadar aldığımız tedbirlerle öyle bir noktaya getirdik ki, Türkiye’nin bundan sonra karşı karşıya kalabileceği olaylarla yüz yüze geldiğinde çok hızlı bir şekilde uyum sağlayıp yakın pazarlara da yakın yerlere de bir üretim merkezi oluşturabileceği imkanları ortaya koydu.

-Modelimiz; yüksek ihracata dayalı, cari açığı azaltıcı ve refah sisteminin toplumun tamamına yansıtıldığı bir modeldir. Orta gelir tuzağını üretim üssü olarak aşacağız. Ülkemiz üzerinde oyun oynanmasını engelliyoruz.

''ÜÇ GÜNDE KENDİ İMKANLARIMIZLA BU NOKTAYA GELDİK''

- Üç günde kendi imkanlarımızla dövizde bu noktaya geldik. Faiz artırılmalı diyenlere tokat gibi bir yanıt oldu. Düşük cari açıkla yüksek büyüme gerçekleştirebiliriz.Üç günde finansal istikrarı sağladık.

- 90’lı yıllarda büyüme düşük, cari açık düşük. 90’lar böyle gitti. 2002 ile 2020 döneminde yeterli ancak riskli bir şey yaptık. Cari açık yüksek, büyüme yüksek. 2013’lere geldiğimizde cari açık tavan yapmıştı. Türk lirası çok güçlü hale gelmişti, borçluluğumuz artmıştı, biz büyümeyi öyle gerçekleştirdik. İşte öğretilmiş ikinci şey; cari açık olmadan büyüme olmaz. Biz de diyoruz ki hayır, düşük cari açık ve yüksek büyümeyle yeterli ve risksiz bir yapıyı gerçekleştirmiş olacağız.

''REKABET GÜCÜ YÜKSEK SEKTÖRLERİ SEÇECEĞİZ''

- Peki nasıl yapacağız bunu? Bunu yaparken bizim 19 yıldır inşa ettiğimiz bir Türkiye’nin temelleri, altyapısı bitti. Sanayiye biz yüksek teknoloji ürünleri olmak kaydıyla destek vereceğiz. İki, proje bankacalığına giriyoruz. Bankacılıkta yeni bir enstürman geliyor, proje kredileri. Bunu yaparken de rekabet gücü yüksek olan sektörleri seçeceğiz.

- Finansal istikrarı üç günde, Cumhurbaşkanımızın manifestosuyla sağladık. Bundan yapılacak olan şey, Türkiye’nin bu imkanlarına kısa sürede uyum sağlayacak sektörleri öne çıkarmak.

''BU MODEL ÖZGÜN BİR MODEL''

- Rekabeti çok güçlü olan eserlerle çıkacağız. Peki böyle bir örnek var mı, var. Savunma sanayiinde yüzde 80’lere kadar bağımlılıkla hareket eden sektör, bugün yüzde 20 bağımlılığa dönüşmüş durumda. İmkanları bahşettiğiniz zaman Türkiye’deki girişimcilerin çok hızlı bir şekilde o sektöre akın ettiğini görebiliyorsunuz.

- Turizm ve tarım buradaki temel yolculuğumuzun en önemli yapı taşları. Yüksek teknoloji, tarım ve avantajlı olduğumuz turizmde hızlı bir şekilde toparlanmanın gerçekleştirilmesi.

- Biz ülkenin altyapısını gerçekleştirdik. Bu model, özgün bir model. Özgür, özgün, eklektik olması hiç sorun değil. Bunları yaparken de bir farkımız var. Türkiye birilerinin anlattığı Türkiye değil.

- Her alanda bir bitiş var. Neyin bitişi, ihtiyacın bitişi. İhtiyaçlar bitmiş. Şimdi diyoruz ki her şey hazır. Artık endüstri bölgeleri düşünüyoruz. Hangi hakla bize betona gömdünüz diyorlar?

- Bütün bu altyapıyla beraber Türkiye’nin bir şeye ihtiyacı yok. Bundan sonra ihtiyaç olan şey bu paradigma değişikliğine tüm aktörlerin uyması. Bankacılığın özellike uyması, bizi anlaması. Proje bankacılığını, selektif yatırımları seçmesi.

- Döviz kurlarıyla ilgili pazartesi akşamına kadar spekülasyon, manipülasyon vardı. Şimdi köpük gidiyor. Optimal noktaya kendisi ulaşacaktır.''

Etiketler
NTV Nureddin Nebati Hazine ve Maliye Bakanı